Bu Blogda Ara

30 Ekim 2016 Pazar

Bu Hayatın Bazen Uzun Bazen Kısa Yürüyüşleri


Görsel sonucu
   İnsanoğlu sadece kendisini değil, tüm insanlığı, bireysel olarak da birbirlerini düşünmek için var edilmiştir. Yaşadığı hayat boyunca, birçok dost arkadaş edinerek yaşamak ve onu düşünerek hayatını idame etmek için, bu dünya âlemine gönderilmiştir. Dünya hayatında beraberce bu hayatın bazen uzun bazen kısa yürüyüşlerinde, beraber yürümek ve hayatını noktalamak için yaratılmıştır. Bazen yürürken, taşa takılıp düşeceğin anda seni dostun arkadaşın tutar, düşmezsin veyahut ta düşersin, gelir seni kaldırır aynısını sen yaparsın düşen bir insanı dostunu düşmek üzere iken tutarsın veya düştüğünde koşar kaldırırsın. Her gün sen veya dostun arkadaşın birbirinizi düşünerek birbirimizi hatırlayarak yaşarız. Yere düşerken üzerine bulaşan toz toprağı silkeleyip yola devam ederken. İnsan düşerken kaldırılır, kalkarken düşer insan bu dünya hayatında diye düşünürken, beraber gülümseyerek bu hayat yolunda yan yana yürümek için vardır insan.

   İşte insan ve hayatı, dostu arkadaşı ile dünya hayatı yaşantısı bunun için vardır. Hayatın bize verdiği uzun veya kısa anında, hep birlikte nefes aldığımız gönlümüzü dünyamızı bu birlikteliğin güzelliği ile doldurduğumuz bir evrendir bu yaşadığımız hayat. Sadece kendimiz için yaşamadığımız tüm   insanlık, insanlar için yürüdüğümüz bir hayattır bu yaşadığımız hayat.

   Âlemlerin Rabbi Yüce Allah C.C. yarattığı hayat verdiği biz her canlıyı yaratan, her anda bizimle olan varlık ve yoklukla kulu kiminle nasıl yaşıyor ne düşünüyor diye imtihan eden yüce Allah C.C. cümlemizi korku dolu anlarda dehşet dolu günahlarımızdan tövbe ile af eden, bizi koruyan yalnız Allah C.C. dır. Bizlerinde birbirimizi koruması gözetmesi için bu âleme gönderen imtihan ile sınayan kulun bu imtihanları birliktelikle kazanmasını isteyen Yüce Allah C.C. dır. Hep birlikte el ele bu dünya hayatımızı güzellikle sonlandırarak imtihanı kazananlardan olmak dileğimle. Selam ve dua ile.

Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Akar Gözüm Yaşı



Nazlı yârim eğme sen bana o hilal kaşı
Seni candan severken eğdirme sen bu başı
Tertemiz aşkımıza değdirtmeyesin nazar
Eğdirirsen bu başı akar gözüm yaşı

Sevdim seni gönülde gücüme gider küsmen
Razı gelmez bu gönlüm karşımda beni üzmen
Razı olmaz bu gönlüm sen bir an gülmezsen
Eğdirirsen bu başı akar gözüm yaşı

Gücüm yetmez eririm hilal kaşın kaldıramam
Yıkılırım ben o an yüzüne ben bakamam
Anlatmak istesem de gönlüme anlatamam
Eğdirirsen bu başı akar gözüm yaşı

Gülmek sana yakışıyor sen her zaman yârim gül
Gülmezsen ben yanarım geriye kalır bir kül
Seni güldüren seven olmak isterim herkül
Eğdirirsen bu başı akar gözüm yaşı

Kul Mehmet’im ben bunu yazarken çok üzüldüm
Yazması düşünmesi çok zor neden düşündüm
Hilal kaşım eğersen gülmezsen ben ölürüm
Eğdirirsen bu başı akar gözüm yaşı

Mehmet Aluç-Kul Mehmet

29 Ekim 2016 Cumartesi

Hakkın Karşısında


 
hakkın huzurunda ile ilgili görsel sonucu
 
Bu dünya hiç kimsenin değildir hiç bir kulun
Bu dünyada bellidir kul senin gidiş yolun
Geldin sen gitmek için durma yap kul hazırlık
Hakkın karşısında az sevgi imanla durun
 
Arayın bu dünyada hakkın yolunu bulun
Gönülden sevin gönül köşkünde siz oturun
Biliyorum demeden önce Kur’an’a sorun
Hakkın karşısında az sevgi imanla durun
 
İman çeşmesi olsun haydi gönlü doldurun
Güzelliği yaşatın kula yolu buldurtun
Olmaz olmaz demeyin olmazları oldurtun
Hakkın karşısında az sevgi imanla durun
 
Kul Mehmet’im ömür bir anda gelirde biter
Çok kazansan mal yığsan bir günde elbet biter
Salih amelle gönül kazan demeyin yeter
Hakkın karşısında az sevgi imanla durun
Mehmet Aluç-Kul Mehmet
 

Varalım Haydi Gönül Almaya


 
dosta varalım  yunus emre ile ilgili görsel sonucu 
 
Gönül ola gönül ’ün kadir kıymeti bile
Muhabbetin yurduna coşkusu ile vara
Gönülleri candan o muhabbetliye sara
Gönülsüzse muhabbet acep o kimi sara
 
Varalım haydi gönül almaya durmasana
Gönül yurdunda dostla muhabbetle kalmaya
 
İnsan düşünce dara muhabbetli dost sara
Ya da muhabbetle can dostuna hemen vara
Silinsin muhabbetle gönüldeki tüm kara
Gönülsüzse muhabbet acep o kimi sara
 
Varalım haydi gönül almaya durmasana
Gönül yurdunda dostla muhabbetle kalmaya
 
Çekerken gönül dertle çaresizlikten nara
Varalım haydi gönül almaya durmasana
Gönül yurdunda dostla muhabbetle kalmaya
Gönülsüzse muhabbet acep o kimi sara
 
Varalım haydi gönül almaya durmasana
Gönül yurdunda dostla muhabbetle kalmaya
 
Dertten kederden uzak canlarım kalasınız
Canlara varıp candan canları bulasınız
Bir ömür boyu dostla dost gibi kalasınız
Gönülsüzse muhabbet acep o kimi sara
 
 
Varalım haydi gönül almaya durmasana
Gönül yurdunda dostla muhabbetle kalmaya
 
Gönüllerin muhabbet gönül tahtı kurulmuş
Gönüller muhabbetin şavkına da vurulmuş
Tüm dertler sıkıntılar unutulmuş sarılmış
Gönülsüzse muhabbet acep o kimi sara
 
Varalım haydi gönül almaya durmasana
Gönül yurdunda dostla muhabbetle kalmaya
 
Kollarsa sarmak için kocamanda açılmış
Dostlar geliyor diye herkes yola çıkılmış
Muhabbetin sofrası otağları kurulmuş
Gönülsüzse muhabbet acep o kimi sara
 
Varalım haydi gönül almaya durmasana
Gönül yurdunda dostla muhabbetle kalmaya
 
Gönül yurdunun taze çiçekleri açılmış
Ne güzelde gönüller birbirine sarılmış
Dosttan ayrı kalanlar eyvah ki yanılmış
Gönülsüzse muhabbet acep o kimi sara
 
Varalım haydi gönül almaya durmasana
Gönül yurdunda dostla muhabbetle kalmaya
 
Muhabbetle silinir paslanmış gönül pası
Muhabbettir bu gönlün açık duran kasası
Gelen doldurur onu ihtiyaç duyan varır
Gönülsüzse muhabbet acep o kimi sara
 
Varalım haydi gönül almaya durmasana
Gönül yurdunda dostla muhabbetle kalmaya
 
Muhabbettir bu gönlün tatlı şekerden dili
Serinletsin seherde esen muhabbet yeli
Sevsin herkes yazan bu mecnun gibi kel keli
Gönülsüzse muhabbet acep o kimi sara
 
Varalım haydi gönül almaya durmasana
Gönül yurdunda dostla muhabbetle kalmaya
 
Uzansın dostun garip uzaktakine eli
İşte böyle söylerim dinleyin siz bu keli
Bazen güzel olanı dost sözü dinlemeli
Gönülsüzse muhabbet acep o kimi sara
 
Varalım haydi gönül almaya durmasana
Gönül yurdunda dostla muhabbetle kalmaya
 
Bu can gönülden cümle can gönüllere selam
Tatlı konuşsun diller tatlı çıksın her kelam
Gönüller hak yolunda yoluna etsin devam
Gönülsüzse muhabbet acep o kimi sara
 
Varalım haydi gönül almaya durmasana
Gönül yurdunda dostla muhabbetle kalmaya
 
Kul Mehmet’im biz dosta vardık unuttuk gamı
Muhabbet için açtık kapı verdik selamı
Muhabbete biz doyduk gönüldür dil kelamı
Gönülsüzse muhabbet acep o kimi sara
 
Mehmet Aluç-Kul Mehmet

28 Ekim 2016 Cuma

Rabbim Kahhar İsminle Yakıver


zalimler için yaşasın cehennem ile ilgili görsel sonucu
 
Zalimle zulme çanak tutanları
Aç gözüyle doymayıp insanı sömürenleri
Ağlarken masumları öldürenleri
Rabbim Kahhar isminle yakıver
Müslümanları zaferle taçlandır güldürüver
 
Müslümanlar çekiyor cefayı sancıyı
Zalim kendisi sürüyor sefayı
Rabbim sen zalime şirin gösterme dünyayı
Rabbim Kahhar isminle yakıver
Müslümanları zaferle taçlandır güldürüver
 
Fitneyi dünyaya serpenlere
Oturup bakarken seyirci kalanlara
Masum yıkılırken ayağına taş takanları
Rabbim Kahhar isminle yakıver
Müslümanları zaferle taçlandır güldürüver
 
Fırsat bulunca masumun üstüne çökenleri
Masum çocukların gözyaşını damla damla döktürenleri
Bu zulme seyirci kalıp zalimle gülenleri
Rabbim Kahhar isminle yakıver
Müslümanları zaferle taçlandır güldürüver
 
Rabbim beşeriz şaşarız sen yolunda döndür
Günde beş vakit secdede sen bizleri güldür
Bir an unutursak sen hatırlat bizi seninle var ediver
Rabbim Kahhar isminle yakıver
Müslümanları zaferle taçlandır güldürüver
 
Kul Mehmet’im içimiz yanıyor Rabbim sen söndür
Zalim zulme koşarken sancılandır öldürüver bizi güldür
Kardeşlerimi zulüm altında kurtaracak yiğitleri gönder
Rabbim Kahhar isminle yakıver
Müslümanları zaferle taçlandır güldürüver
 
Mehmet Aluç-Kul Mehmet

27 Ekim 2016 Perşembe

Hasret Sancı Sabır Nedir?


 
 
 
Hasret nedir ayrı yolda acılarla kalmak mı?
Hasreti bitirecek olan Rahmana varmak mı anlamak mı?
Nedir sancılar?
Sancılar yanmak için mi?
Yoksa sancıları bitirecek olan Rahmanın
Güç kudretinin farkına varmak mı?
Rahmana vararak 
Hasreti vuslata çevirenin Rahman olduğunu anlamak mı?
Güç kudretin dermanın Rahman olduğunu bilerek
Kul olmak mı söylesene sırra erdin mi?
Sırra ermeden önce kavruldun mu?
Ham iken tekâmüle vardın mı?
Tekâmül ile hakka kul oldun mu?
Sırrın sırrına vardın mı?
Yoksa hala sancılar mı çekersin sancılanarak
Yoksa hakka vararak hakkın güç kudretine sarılarak
Sabırla hakka vardın mı?
Nedir sabır?
Tekâmülün kapısını açmak varmak
Hakka varmak hak ile yolda olmak
Hakkın yolunda haktan gelip hakka varmak
Hasret sancılarla yıkılmamak
Yıkanı kaldıranın Rahman olduğunu anlamak
Huzura varmak huzurla olmak
Vardın mı sen sırrın sırrına
Koşmaz mısın seni bekleyen bugüne yarına Rahmana
Cana can veren canı verirken alana
Sonsuz hayatla diriltene
Vuslatla sonsuz âlemde cennet yurduna alana
Nurdan Nur Resul sancağı altında buluşturana
Ne beklersin sancılarla sancılanmayı unut
Sabır bekler yolda odur sana Rahmandan bin bir sırla dolu umut
Haydi, kendini unut halk için durma çalış
Derdi kederi hasreti sancıları unut
Unutmaktır sabırla hakkadır umut
Budur tek gerçek olan somut
Bundan gayrısını sen var unut
Haktan geldin halk için işte sana Rahmandan komut
Hakka varmak için gideceğin yolda hayat budur
Bu gidişle varacağın sonsuzda bekleyen budur boyut
Bürün haktan gelen hakkı sükûta
Kalırsın yıkılmadan işte ayakta
Yıkılır hakkın karşısında bozuk olan her canlı bir solukta
Bekliyor zulmün parçalanacak karanlık yüzü bak işte oracıkta
Seni bekliyor hakkın giydireceği zırhla
Yürüyeceğin yolda zalim yıkılmak için bekler bir adımda
Gösterir Rahman güç kudretinin sana verdiği gücün yansımasıyla
Göster zalime yaşamak almak kazanmak değil avanta
Yık haydi durma sen baştan başa
Durma her an yeniden dirilişle var yaşa
Mehmet Aluç-Kul Mehmet
 
Tekâmül: olgunluk

Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç