Bu Blogda Ara

22 Ekim 2016 Cumartesi

Haydi, İş Başına Aslanlarım


  Haydi, yaşamın katilleri durmayın
               İş başına…  Âdem Efiloğlu
 haydi mazlumla olma vakti ile ilgili görsel sonucu

Haydi, aslanlarım iş başına
Vakit çalışma vakti durmayın
Zalimleri yıkma öldürme vakti
Yıktılar yıkılacaklar haydi
Dağıttılar dağılacaklar geldi vakti
Öldürdüler acımasızca
Ölecekler soluksuzca
Haydi, iş başına aslanlarım
Durmayın haydi mazlumun ahını alma vakti

Perişan mazlumun onlar sebebi
Bozuktur onların yoktur nesebi
Zulmü sırtlarına aldılar geldiler
Haydi, zulümle onları gömme vakti
Haydi, durmayalım haydi iş vakti
Gönülden mazluma yardım vakti
Akan gözyaşlarını silme vakti
Öldürdüler acımasızca
Ölecekler soluksuzca
Haydi, iş başına aslanlarım
Durmayın haydi mazlumun ahını alma vakti

Bölündüler üçe beşe
Bırakmadılar evlerde neşe
Geldiler durmadan peş peşe
Bizdeki imanı unuttular hatırladılar kalmadı onlarda da neşe
Hücum ediyoruz milletçe
Hücumlarımızı sert gördükçe kudurdular
Kudurdukça öldüler başladı bizde neşe
Haydi, vakit mazlumla olma vakti
Zalimi yıkarken, gönülden sevme vakti
Haydi, iş vakti durmayın
Öldürdüler acımasızca
Ölecekler soluksuzca
Haydi, iş başına aslanlarım
Durmayın haydi mazlumun ahını alma vakti

Kardeşimin gözünde kalmamış canlılık
Onlarda bir gram kalmamış insanlık
Yaptıkları denk değil hayvanlığa bir anlık
Canavara eşit yaptıkları yok insanlık
Canavar canavardır leş yer
Bizdeki imanla yıkılmayız bizde var insanlık
Mazlumun gözyaşına dünyayı başlarına yıkarız
Ağlamalarına aman dilemelerine bakmayız
Yedi düvel yıkamadı Çanakkale de
Yenilgiye doymadılar hala yenilgi peşindeler
Ecdadın imanı var bizde bilmezler
Yıkılıyorlar hainlerle beraber tek tek
Haydi, iş vakti durmayın
Öldürdüler acımasızca
Ölecekler soluksuzca
Haydi, iş başına aslanlarım
Durmayın haydi mazlumun ahını alma vakti
Mehmet Aluç-Kul Mehmet






Gönül Olursa Harap


dosta varmalı ile ilgili görsel sonucu
Gönül olursa harap can dosta nasıl vara
Varıp da o dertleri söyleyin nasıl sara
Ağlayan varsa o ah bu gönül nasıl dura
Gönül olursa harap can dosta nasıl vara

Gönül olursa harap kalır iki arada
Dost arayıp bulamaz beni cana soranda
Dost arayıp bulamaz beni kendin yoranda
Gönül olursa harap can dosta nasıl vara

Ozan ol aş engini aşıp dostla olmalı
Kul olup hak yolunda hakka dostla olmalı
Bu yalancı dünyada kulu candan sarmalı
Gönül olursa harap can dosta nasıl vara

Varmalı gönüllere arada kalmamalı
Bu dünyada hakka kul gönülden can varmalı
Bu gönül ile cümle insanı anlamalı
Gönül olursa harap can dosta nasıl vara

İster Kul Mehmet deyin ister ozan hep yazan
Gönüllerin içinde haktır kul ile olan
Kul bu hakkı alırda Gönül’e doğru koşan
Gönül olursa harap can dosta nasıl vara
Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Recep Tayyip Erdoğan Mazlum İçin Koşan



Bu vatan uğruna ölenlerin
Sahip çıkmak için canın verenlerindir
Bir cennet yurdu vatanım
Canım cennet vatanım diyenlerindir

Tutuşturmaya çalışanlar
Tutuşacaksınız 
Yıkmaya çalışanlar
Yıkılacaksınız 

Vatan bağrında çıkan binlerce evlattan
Cana can olan canlardan birisi var koşan
Recep Tayyip Erdoğan mazlum için koşan
Ağlayan mazlumla ağlayan onlar için coşan
Recep Tayyip Erdoğan mazlum için koşan

Şahlanmış küheylana binen yola çıkan
Mazlumlar için zalime sille tokat için giden
Ölmeden bu vatanı mazlumu vermem diyen
Ağlayan mazlumla ağlayan onlar için coşan
Recep Tayyip Erdoğan mazlum için koşan

Fırat Kalkanı ile mazlumlara kalkan olan
Yedi düvel düşmana karşı dik onurla duran
Milleti için var olan milleti için zalime vuran
Ağlayan mazlumla ağlayan onlar için coşan
Recep Tayyip Erdoğan mazlum için koşan

Hudutlar ki düşman işgal altında halkı vuran
Halkı vuran zalime karşı çıkan milletiyle vuran
Zalimi yıkmak için gece günüz mazlumla olan
Ağlayan mazlumla ağlayan onlar için coşan
Recep Tayyip Erdoğan mazlum için koşan

15 Temmuzda destan yazın diye yollara çıkaran
Vatan hainlerinin oyunun bozan milleti ile olan
Milletinin mazlumların sönmeyen umudu olan
Yüce Rahmanın izni yardımı ile yollarda olan
Ağlayan mazlumla ağlayan onlar için coşan
Recep Tayyip Erdoğan mazlum için koşan

Ölmek var vatanı vermek yok diyen milletini seven
Yerden semaya kadar mazlumların hakkını savunan
Dur ey zalim bu topraklar aziz ecdadındır diye kovan
Milleti cephede o her an zalimlerin arasında olan
Ağlayan mazlumla ağlayan onlar için coşan
Recep Tayyip Erdoğan mazlum için koşan

İsimler gelip geçicidir hakkın yolunda kimse koşan
Milletin bağrında çıkmıştır zalimi imanı ile boğan
Milleti ile yüce Allahtan güç kuvvet alan coşan
Kim bizimle mazlumla ise odur gönlümüzde var olan
Ağlayan mazlumla ağlayan onlar için coşan
Recep Tayyip Erdoğan mazlum için koşan

Mehmet Aluç-Kul Mehmet

İşte o Kahraman Recep Tayyip Erdoğan’dır

recep tayyip erdoğan ile ilgili görsel sonucu

Kim demiş mazlum kimsesiz diye
Gömüldüğü yaşadığı topraklarda çiçekler açmaz
Baharlar gelmez diye
Hangi rezil söyledi ise
Dizilir bir bir boğazına
Dün Fatihler Ertuğrul vardı ise
Bugünde Recep Tayyip Erdoğan var
Mazlumlar için yok edilmeye çalışılan
Zulmün devamı için yıkılmaya uğraşılan
Akan gözyaşlarındaki umutları söndürmeye çalışanlar
Zalimle çalışan
Uğraşından yıkılacak
Söndürmeye çalışan sönecek
Çünkü Âlemlerin Rabbi var yanımızda
Canımızda
Kanımızda
Anımızda
Atılan adımlar ilerisi için
Atılan adım mazlumun gülüşü için
Anlamaz o zalim neden ne için
Geri dönmez adımlar mazlum için
Gülüşler sönmez insanlık için
Kalpler karartılmaz bu dünya Müslüman
Mazlum haklar için
Bu âleme bir kahraman gerekiyor
Her devir asır için
İşte o Kahraman
Bugünde Recep Tayyip Erdoğan’dır

Şehidimin gözleri yaşlı
Annelerin gözleri yaşlı
Eşlerin çocukların gözleri yaşlı
Yazılmadı böyle zulüm azdılar
Azdıkça kudurdular
Kudurdukça yaktılar
Ama işte zulme
Hakkın tokadını sillesini vuran geldi
Bir rüzgâr gönüllere esen
Gönlerdeki bayrağı dalgalandıran
Cana can olan
Canların canı için koşan
Ağlayan sızlayan
Ve kükreyen bir aslan
Bugünde Recep Tayyip Erdoğan’dır
Cana candır mazluma can
Ağlayana mendil uzatan
Beraber ağlayan
Ağlama güzel günler bizim için diye yola çıkan
Zalim onu görünce kaçan
Yıkmaya çalışan yedi düvel zulmüne karşı
Âlemlerin Rabbi onu koruyan
Dualarımızla yol alan
Duamızda var olan

Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Aslını Saklayarak Gönülden Sevmenin Güzelliğini Maskeleyerek Sırf Çıkarı İçin Sevmek!

  
 çıkar ilişkisi ile ilgili görsel sonucu
 Düşleriniz gülüşleriniz hakkınız olan haklarınız yarınlarımız için göğüs ğögüse savaşmak ve kazanmak, elinizden almaya çalışanlarla savaşmak en doğal hakkımızdır. Bu bizim en doğal hakkımız. Sakin olun derlerse sakin olmayın, bin bir telaşla elinizden almak için koşarcasına gelenler için, sakin olmayın! Kazanmak haksızlığı yenmek için çalışın ve gönülden vererek paylaşarak engin olun! Yarınlar için toplumun geleceği için daha çok çalışın erdemli olun, erdemli olmayı insanlara anlatın. İnsanlarla iç içe olun onlarla omuz omuza yaşayın ve onlarla eğlenin! İyi insan olmak neymiş hakkınızı yarınlarınızı düşlerinizi almaya gelenlere gösterin ve iyi insan olun. Kaşlarınızı insanlara eğmeyin hep gülümseyin.
Birliktelik erdemli insan olmak insanın kendisini hayatın acımasızlıklarla doldurmaya çalışan insanlıktan nasibini almamış olanlara insanlığınızla savunabileceği yegâne silahlardan üstündür, öldürtmek insan zalim yapar, yaşatmaya çalışmak erdemin onurun güzelliği ile karşınızdaki insanı da erdemli onurlu yapar. Daha fazlası olmalı diye düşünecek olursak herkese gülümsemeli, yanında derdi ile ilgilenmeli yalnız bırakmamalı gizli söylenmemiş olduğu her şeyi unutmuş olmuş gibi unutmalı
Farkındaysanız geçmiş yani Tarih bize yaşarken hangi fırsatların kaçırılmış olduğumuzu hatırlatan bir dosttur arkadaştır, okudukça bildikçe geçmişi eksik olan yanlarımızı buluruz hangi olasılıkları gözden kaçırdığımızı buluruz. Bilhassa içten ifadelerimizin eksikliğini yalnızlıkla yaşamış olduğumuz, geride bırakmış olduğumuzu hayatın yaşarken hangi yönlerini yanlış yönlerini bıraktığımızı tarihin içinde muhakkak bulacağımızdan emin olabilirsiniz Bu durum, bazen bizi bırakarak ötelere giden ölen insanların yaşantısından örnekler kesitler bularak tanımanın, o geçmişi yaşayanları tanımaktan dolayı yaşadığımız hayatı daha kolay anlaşılır olarak bulacağız. Böylesine hazır olan hayatların yaşanmışlığı bize daha kolay olduğu düşüncesini uyandıracak bizlerde. İnsan yaşamış insanların kişisel sırlarını öğrenerek ortaya çıkarıldığında, kendi sırlarının değerini veya onların saklamayarak açığa çıkarmışsa saklama gereğini veya açığa çıkarmışlar ve başarıya ulaşmışlarsa içindeki sırları meydana çıkarma ihtiyacı duyacaktır haliyle. Bazen saklamak için çok daha fazla özen gösteren biz yaşayanların saklanarak hayata geçirmemenin eksikliği ile yanlışa düşerek paylaşmayarak solup gitmesine izin vermemiz, kaybetmemize neden olmaktadır. Aslını saklayarak gönülden sevmenin güzelliğini karşılıksız vermek sevmek yerine, maskeleyerek sırf çıkarı için sevmek bir süre sonra bu gerçeği öğrenen karşımızdaki insanın, bizden soğumasına bizi yalnız bırakmasına neden olacaktır. İnsan iyi güzel yönleri birliktelik var iken yanlış yönlerde insan hayatını hiçe sayarak yok etmeye çalışırsa, önce insanların hayatı sonra kendi hayatının yok olacağını da bilmelilerdir! İşte biz insanlar bunu bilmediğimizden hep kaybediyoruz. Kaybettirmek için yola çıkan kaybetmeye mahkûmdur. Kazanmak için yola çıkan her zaman kazanmaya ulaşır ve kazanır
Hayatın içinde nelerin hangi içeriklerle hangi güzellikleriyle içimizde içerebileceğine izin vermek  koymak veya koymamak, kaybettirmek veya kazanmak bizim elimizdedir, bu bakımdan onu paylaşarak yeni güzelliklerin ortaya çıkması adına yenilikleri bulmak adına hayatımıza, daha güzel yönleri eklemekte biz insanoğlunun elindedir. Yönleri yok etmek kaybetmeye, yönleri bir merkeze ulaştıran farklı yönleri bulmak bize hep kazandıracaktır.
İnsanların gerçek olan daha sonra yok olacak olan bu hayatlarında üzerlerine yapıştırdıkları zengin-Fakir-asil-asil değil-adına değer ifade etmekten uzak etiketler arasındaki farkı ayırt etmeyi öğretmek, insanlığa büyük adımlar attıracak ve önlerini görmek birbirlerini tanımak adına sadece –Daha çok iyilik ve Salih amel işleyerek insanların takva yönüyle-üstün olacaklarını bilincini bize söyleyen, Nur Kur’an’ın bu emrini öğretmek bilinçlerine yerleştirmeye çalışmak yeni bir hayat medeniyet güzellikleri inşa ederek güçsüz olanları ezmenin önüne geçerek, herkesin eşit olduğunu idrak etmelerini sağlamak, insanları dışlamak hak ettikleri haklarını almak bize bir şeyler kazandırmayacağını söyleyen Yüce Kur’an’ın bu emrini hayatımıza geçirmek, toplum olarak güçsüz bir halde iken bizi en güçlü bir toplum haline getireceğini de unutmamamız gerekmektedirDışlanmış insanların bizden uzaklaşarak güç kaybetmemize yeniden aynı toplum içinde kardeş kavgalarına da sebebiyet verecektir. İşte batının yıllardır bunu yaparak bizleri böl parçala yok et mantığı ile bizleri birbirimizden uzaklaştırarak, yeryüzünü kirleterek nefretle kuracakları hem geleceğimizi hem de dünyanın geleceğini yok etmenin peşindeler. Bizler Allah C.C. iman eden müminler olarak, Allah c.c. almış olduğumuz tertemiz nurla bezenmiş insani değerleri gönüllerin sevgilerin tertemiz ışığı ile tertemiz insana değer veren insanı ve kâinatı koruyan değerlerle yaşayarak, bu güzellikleri dünyaya ve kendimize armağan etmekle mükellefiz. Kışkırtan unsurları yok ederek, insanın ve kâinatın daha doğrusu hayatımızın ve dünyanın hak ettikleri ne ise onu onlara vermek veya kazandırmak için bu yolda hayatımızı ortaya koymalıyız.
Geçmişe yani tarihe tarihimize dönüp baktığımızda, tutkuyla sadece kendisi için, toplumu göz ardı ederek yaşayan insanların bağlandıkları inançla hiç alakası olmayan batıl inançların kendilerini şiddete götürdüğünü görmezden gelmelerine fırsat verdiğini, görmelerine engel olarak çıkar ilişkilerine dayalı hayatlarını her zaman kaybettiklerine şahit olacaksınız. İlginçtir ki bu yenilgi ile insanların hala ders almadan ya da tarihin sayfalarını açmadan insanların neden her defasın da aynı hata ile kaybetmeyi unutarak, aynı hataya düştüklerini görerek hayrete düşeceksiniz. İnsanın doğruyu gerçeği güzeli söyleyenleri duymayarak kendi aptallıklarına gülmekten aldıkları akıl almaz zevkleri, yanlış yola girmeleri ve bu nedenle neden bu aptallıklara engel olmak adına bir çaba sarf etmediklerine de şahit olacaksınız tıpkı günümüzde tarihten ders almayarak düşmüş olduğumuz birçok hatalar gibi. Diğer insanların fikirleri düşünceleri fikir düşünce zenginliğimizdir, onların bu fikri düşüncesi bizi izleyen yabancı bir gözmüş gibi düşünürsek hiçbir zaman birlik ve beraberliğimizi sağlayamayacağız. Her günün sabah ve akşamında hayatımızdan ömrümüz bir yaprak gibi yere düşerken, geriye kalan ömrümüzü, zifiri karanlıklara gömmek yerine, ışıkların aydınlıkların olduğu bir dünyaya doğru devam ettirir isek aydınlıkları yaşamayı istersek, aydınlıklarda yaşarız. İnsanların hayatlarına zenginliklerine dünyaya sahip olmaya değil, sahip olanlarla olmayanların hayatını güzelleştirmeye gelmedik mi biz bu dünyaya. Çok malı olan az olanla paylaşmaya çalışarak, ahireti kazanmaya gelmedik mi biz bu dünya âlemine. Hayat bir yürüyüştür ama tek başına değil toplumla el ele gönül gönüle yapılan bir güçlü yıkılmaz sarsılmaz yürüyüştür bu hayat. En güzelini birliktelikle kardeşçe yaşamak dileğimle, Selam ve dua ile.
Mehmet Aluç-Kul Mehmet

21 Ekim 2016 Cuma

Aşkla Âşığın Halleri

aşkın gönül halleri sözleri ile ilgili görsel sonucu

Âşık kelimelerle aşkın heceleri ördüğü demdedir
Aşk ile beraberken sanmayın âşık zevktedir
Yârin gözlerine bakarken aşkla melek yüzündedir
Âşık aşkla yaşarken kendimde değil yârin gönlündedir

Aşk bir derya aşkın fikri derse sanmayın Leyla
Bazen Süheyla bazen kâh Leyla bazen fazlasıyla
Aşk isme bakmaz gönüle baktırır Rahman tamamıyla
Âşık aşkla yaşarken kendinde değil aşk deryasının içindedir


Aşk Rahmana varılan yolun başı fikrindeyim
Yar ile bu yolda âşık Rahman’ın ismiyle zikirdedir
Bazen yaz bazen kış ayında sabahın seherindedir
Âşık aşkla yaşarken kendinde değil hak yolun içindedir

Silinir aşktan önceki fikir düşünce tüm hisler
Aşk dizayn eder kendisi kaybolur tüm nedenler
İşte bu nedenle âşıkta başkadır o gönülden gülmeler
Âşık aşkla yaşarken kendinde değil gönüllerin ziyaretindedir

Âşık aşkla başlar gönüllerin cüzünü okumaya
Aşkı hece hece gönlüne gönüllere başlar dokumaya
Usulca yaklaşır gönüllerin sımsıcak doruğuna yamacına
Âşık aşkla yaşarken kendinde değil gönüllerin şevkindedir

Âşık aşkla kaybetmiştir eski yüzünü özünü
Aşkla açar artık bakar kapatır o gözünü
Aşk gönlün kıblesini çevirir hakka yönünü
Âşık aşkla yaşarken kendinde değil Kâbe’nin içindedir

Varlık dediğin aşkla yok olur vardırmaz hiçe
Onunla hiç olur başlar hakka doğru göçe
Kalp gönül gözü yanmazsa hak görünmez derler göze*
Hiçlikle hakkın aşığı olur başlar âşık söze
Âşık aşkla yaşarken kendinde değil sözlerin içindedir


Âşık aşk sözleri ile gönlünü yakmak için varır köze
Sözler biter yanma başlar kâinat görünmez göze
Nazlı yârin eli elinde yürür onunla hak yolu seke seke
Âşık aşkla yaşarken kendinde değil yârin düşündedir


Titrer gönül huşu ile günde beş vakit
Nazlı yârle secde ile ulaşır hakka her vakit
Namazla sözle gönülle merhametle ulaşır hakka zahit
Âşık aşkla yaşarken kendinde değil gönüllerin içindedir

Aşk yolunda âşık yâri bir an kaybeder
Hasret yoluna varır beklemeye şükreder
Hasret yolunda yâri bırakır Vuslatla değişir
Vuslat sonsuzdur bilir yar ile sanki helalleşir
Âşık aşkla yaşarken kendinde değil Vuslat’ın içindedir

Artık aşığın yolunda gönlünde dilinde Allah vardır
Bu dünya âleme sığmaz olur ona dardır
Hak yolun artık hakkın aşkı ile dönülmez yoldadır
Âşık aşkla yaşarken kendinde değil hak yolun içindedir

Aşk bir sır muamma zenginliktir âşık olan sırrına erir
Gönlünde ne varsa alır cümle gönüllere karşılıksız verir
Hak yolunda hak yolun içinde yürürken vuslatla erir
Aşkın aşk güzelliği özü sedası hakkın deryasında gelir
Âşık aşkla yaşarken kendinde değil hakkın deryasında gezinir

Âşık aşkı saklayamaz bellidir halinde elindedir
Saklarım dese saklayamaz dökülür dilindedir
Gönüller bilir hisseder okşayan o serinliğindedir
Âşık aşkla yaşarken kendinde değil hislerin içindedir

Âşık aşkla kör kütük halinde değildir bilen yanlış bilir
Aşktan önceki hali kör kütüktür bilmeyen ne bilir
Âşık kör kütük odun gibiyse gönüller onunla nasıl sevinir
Odun yakar baştan sona geride ne beden ne ceset kalır
Aşk yakarsa geride Leyla Mecnun Keremle aslı
Hz Mevlana Yunus Emre Hacı Bektaşi veli diğerleri kalır
Âşık aşkla yaşarken kendinde değil dillerin içindedir

Hz Mevlana Yunus Emre Hacı Bektaşi Veli ve diğerleri
Uzandı bu aşkla cümlemize elleri ellere gönüllere dilleri
Ölüm âşık için ölüm değil vuslattır âşık bilir bu halleri
Mevlana göre bir Şebiarus ’dur aşkla atan gönülleri
Âşık aşkla yaşarken kendinde değil
Hakkın yarattığı gönüllerin kâinatın hak yolun merkezindedir
Mehmet Aluç-Kul Mehmet


*Üstat Bahtiyar Vahap zadenin bir sözüdür.

20 Ekim 2016 Perşembe

Son Fasıldın

son fasıl ile ilgili görsel sonucu

Ey sevgili ömrümde son fasıldın
Gece gündüz demedin nasılsın
Güzelliğinle kasıldın da kasılsın
Başka sevenim yok diye ey sevgili
Çok seven bir divaneyim diye
Ben gibi bir seven sen olmadın
Kapansın artık bitsin bu son fasıl
Ümitsiz bekleyişim sen bir kenarda dur asıl

Sevenim ben bir sevenim
Aşkla seven bir âşık divaneyim
Son fasılda son bir gündeyim
Son fasıl’ın son demindeyim
Çaresiz bir fasıl
Dermansız bir cevapsız bir nasıl
Teselliden haber yok velhasıl
Kapansın artık bitsin bu son fasıl
Ümitsiz bekleyişim sen bir kenarda dur asıl

Bir damla aşkın denize var mı faydası
Gönlümü yakar gözlerimde akan yaşların damlası
Böyle acıyla mı olurmuş hasretin sancısı
Aşkla sevmeyen sen bir vefasız
Sen kaçıp giden hayırsız
Burnumdan getirdin fitil fitil
Kestin bu bedenimi dilim dilim
Sana geçmiyor artık hiçbir sözüm
Kapansın artık bitsin bu son fasıl
Ümitsiz bekleyişim sen bir kenarda dur asıl


Bana çektirdin binlerce ah
Sende çekesin binlerce eyvah
Kederle doldurdun ömrümü
Kederle dolsun bekle sen ölümü
Tazeyken kopardın gülümü
Gözyaşların dönsün nisan seline
Acıların yerleşsin beline
Son nefes yerleşsin o nefesine
Layık olmayasın her şeyin güzeline
Ben gibi korkarak acıyla yaşa
Kapansın artık bitsin bu son fasıl
Ümitsiz bekleyişim sen bir kenarda dur asıl

Terk edip giderken böyle acılarla bıraktın
Son fasılda güldürtmedin cehennem azabı yaşattın
Ağladıkça gözyaşım bitti sırtını yan döndün yattın
Çizgilerle dolsun o yüzün
Acılarla dolsun ağlasın gözün
Sana kalmadı artık söyleyecek bir sözüm
Bu fasıla çare yok yok bu ayrılığa bir çözüm
Kapansın artık bitsin bu son fasıl
Ümitsiz bekleyişim sen bir kenarda dur asıl

Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Gurbet Benim Yolum



Gurbet benim yolum açarken bana kolun
Düşüp gelme peşime kalmaz huzurun
Gurbet yollarında sesin gelmez bana
Böylesine ayrılıkta baş etmeye yetmez sözüm
Alışırım ben yokluğunla yaşamayı öğrenirim
Her gece hayalinle düşlere yatar uyurgezerim
Sanma sensiz ben gurbet illerinde gülerim
Bir yırtık resmine bakar
Hasretine yokluğuna ağlarım

Alıştım sanma yokluğuna gece gündüz ağlarım
Yolum düşmez yoluna oturur karaları bağlarım
Ağlasam faydasız ben kendi kaderime koşarım
Senden ayrı yaşamak alnıma yazıldı kaderimle yaşarım
Gurbet illerinde kolum bağlandı yokluna ağlarım
Sanma sensiz ben gurbet illerinde gülerim
Bir yırtık resmine bakar
Hasretine yokluğuna resmine bakarım

Uçan kuşlarla bir selamını bana gönder beklerim
Yokluğunda kalmadı dermanım nede kaldı nefesim
Koşarak gelmek isterim dilimde hala güzel ismin
Alışamadım yokluğuna hasretinle ben yanarım
Bu zalim gurbetim sözlerine ben nasıl kanarım
Aç kollarını sevdiğim geliyorum ben sensizliği yıkarım
Sanma sensiz ben gurbet illerinde gülerim
Bir yırtık resmine bakar
Hasretine yokluğuna yanarım


Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç