Bu Blogda Ara

20 Ekim 2016 Perşembe

Son Fasıldın

son fasıl ile ilgili görsel sonucu

Ey sevgili ömrümde son fasıldın
Gece gündüz demedin nasılsın
Güzelliğinle kasıldın da kasılsın
Başka sevenim yok diye ey sevgili
Çok seven bir divaneyim diye
Ben gibi bir seven sen olmadın
Kapansın artık bitsin bu son fasıl
Ümitsiz bekleyişim sen bir kenarda dur asıl

Sevenim ben bir sevenim
Aşkla seven bir âşık divaneyim
Son fasılda son bir gündeyim
Son fasıl’ın son demindeyim
Çaresiz bir fasıl
Dermansız bir cevapsız bir nasıl
Teselliden haber yok velhasıl
Kapansın artık bitsin bu son fasıl
Ümitsiz bekleyişim sen bir kenarda dur asıl

Bir damla aşkın denize var mı faydası
Gönlümü yakar gözlerimde akan yaşların damlası
Böyle acıyla mı olurmuş hasretin sancısı
Aşkla sevmeyen sen bir vefasız
Sen kaçıp giden hayırsız
Burnumdan getirdin fitil fitil
Kestin bu bedenimi dilim dilim
Sana geçmiyor artık hiçbir sözüm
Kapansın artık bitsin bu son fasıl
Ümitsiz bekleyişim sen bir kenarda dur asıl


Bana çektirdin binlerce ah
Sende çekesin binlerce eyvah
Kederle doldurdun ömrümü
Kederle dolsun bekle sen ölümü
Tazeyken kopardın gülümü
Gözyaşların dönsün nisan seline
Acıların yerleşsin beline
Son nefes yerleşsin o nefesine
Layık olmayasın her şeyin güzeline
Ben gibi korkarak acıyla yaşa
Kapansın artık bitsin bu son fasıl
Ümitsiz bekleyişim sen bir kenarda dur asıl

Terk edip giderken böyle acılarla bıraktın
Son fasılda güldürtmedin cehennem azabı yaşattın
Ağladıkça gözyaşım bitti sırtını yan döndün yattın
Çizgilerle dolsun o yüzün
Acılarla dolsun ağlasın gözün
Sana kalmadı artık söyleyecek bir sözüm
Bu fasıla çare yok yok bu ayrılığa bir çözüm
Kapansın artık bitsin bu son fasıl
Ümitsiz bekleyişim sen bir kenarda dur asıl

Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Gurbet Benim Yolum



Gurbet benim yolum açarken bana kolun
Düşüp gelme peşime kalmaz huzurun
Gurbet yollarında sesin gelmez bana
Böylesine ayrılıkta baş etmeye yetmez sözüm
Alışırım ben yokluğunla yaşamayı öğrenirim
Her gece hayalinle düşlere yatar uyurgezerim
Sanma sensiz ben gurbet illerinde gülerim
Bir yırtık resmine bakar
Hasretine yokluğuna ağlarım

Alıştım sanma yokluğuna gece gündüz ağlarım
Yolum düşmez yoluna oturur karaları bağlarım
Ağlasam faydasız ben kendi kaderime koşarım
Senden ayrı yaşamak alnıma yazıldı kaderimle yaşarım
Gurbet illerinde kolum bağlandı yokluna ağlarım
Sanma sensiz ben gurbet illerinde gülerim
Bir yırtık resmine bakar
Hasretine yokluğuna resmine bakarım

Uçan kuşlarla bir selamını bana gönder beklerim
Yokluğunda kalmadı dermanım nede kaldı nefesim
Koşarak gelmek isterim dilimde hala güzel ismin
Alışamadım yokluğuna hasretinle ben yanarım
Bu zalim gurbetim sözlerine ben nasıl kanarım
Aç kollarını sevdiğim geliyorum ben sensizliği yıkarım
Sanma sensiz ben gurbet illerinde gülerim
Bir yırtık resmine bakar
Hasretine yokluğuna yanarım


Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Koşuyorsun Hasrete

                                         Hasrete Koşuyordun

hasret ile ilgili görsel sonucu

Geri dönersen eğer bir daha bakmam yüzüne
Artık hiçbir değer vermem artık senin sözüne
Gidişin gitti gücüme sözlerim gitse de gücüne
Ne sen ne de ben artık dönemeyiz o eski güne
Ben sana daha bir defa sevgilim canım demeden
Ben sana yaklaştıkça sen benden kaçarak
Hasrete doğru koşuyordun


Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Devamını link tıklayarak okuyunuz


      http://www.edebiyatevi.com/yazi/176842_hasrete-dogru-kosuyordun.html

Hasrete Doğru Koşuyordun


 hasret ile ilgili görsel sonucu
Severken seni ben sen saçlarına benden habersiz
Söylesene sevgilim sen ayrılığımı örüyordun
Beni bir sevgili değil sen yabancı gibimi görüyordun
Ben sana yaklaştıkça sen benden geri kaçıyordun
Gözlerim gözlerine ellerim ellerine değmeden
Ben sana daha bir defa sevgilim canım demeden
Ben sana yaklaştıkça sen benden kaçarak
Hasrete doğru koşuyordun

Saçlarının kokusunu nede çok severdim
Gözlerindeki bakışla ben sanki denizlerde yüzerdim
Bana güldüğünde ben deliler gibi gülerdim
İsmimle bana hitap edince ben kendimden geçerdim
Gözlerim gözlerine ellerim ellerine değmeden
Ben sana daha bir defa sevgilim canım demeden
Ben sana yaklaştıkça sen benden kaçarak
Hasrete doğru koşuyordun


Geri dönersen eğer bir daha bakmam yüzüne
Artık hiçbir değer vermem artık senin sözüne
Gidişin gitti gücüme sözlerim gitse de gücüne
Ne sen ne de ben artık dönemeyiz o eski güne
Ben sana daha bir defa sevgilim canım demeden
Ben sana yaklaştıkça sen benden kaçarak
Hasrete doğru koşuyordun

Mehmet Aluç-Kul Mehmet

19 Ekim 2016 Çarşamba

Harcama Tüketim Çılgınlığı


çılgınca harcama çılgınlığı ile ilgili görsel sonucu
Görsel sonucu
  


                  Esaretlikle Dolu Çılgınca Harcamanın Istırabı!
 Hayatımızı dört bir yandan saran, tüketim çılgınlığı harcama arzusun delice çılgınlığı sarmış durumda. Birde işin içine reklamı katarak tüketmemizi zorluyorlar, zorlamazsa da elini cebimize ister istemez uzatıyor. Soframıza kazancımıza tek başına sahip olmanın, harcamanın mantıksızlığı ile bir dostumuzu komşumuzu buyur etmekten uzak, baskıcı diktatör emperyalizmin uşaklarının düşünceleri savı ile adaleti insanlık ilişkilerini komşuluk akrabalık ilişkilerin dibine dinamit koyarak parçalayan düşüncenin, kör karanlık ışığında yaşamaya çalışıyoruz. İnsanlığın güzel sarsılmaz güzelliği sımsıkı aile komşuluk ilişkilerinin, muhteşem ışığını güzelliğini o emperyalizmi savunan karanlık düşünceli insanların karanlığı ile değiştirerek, o güzellikleri yaşamaktan maalesef mahrum kaldık, hatta hiç haberimiz yok hafızalarımızdan kökten silinmiş mevcutta.
   Yaşamanın binlerce dili var iken, insanca el ele gönül gönüle yaşayın, birbirinizin kadir kıymetini değerini bilin, sımsıkı omuz omuza birbirinize destek olun dilinde çıkan, akrabalık komşuluk ilişkilerine sımsıkı sarılın… Binlerce güzel sözlerini duymamazlık’dan gelerek, sadece kendimiz ailemiz için yaşarken karanlık zihniyetli insanların, odamızın içine kadar karanlık düşünceleri fikri ile girmesine izin verdik bu izin vermek, bizim batışımız yalnız kalışımız toplumca yok oluşumuz demek olduğunu anlayamadık lakin farkında hala hiç değiliz!
    Kendi kazancımızla paramızla sırtımızda kazanmaları yetmemiş gibi, kazandığımıza göz dikerek, kendi kazancımızla bizi yönetmeye yok etmeye çalışıyorlar. Zaten kazanırken hakkımız olanı kesiyorsunuz, özgürce harcamamıza izin vermeyerek kendi fikrinizle düşüncenizle yokluğa götüren bir çılgınlık içinde harcamamızı isterken,bari bırakın sosyal hayatımızda istediğimiz gibi yaşayalım!
   İnsanın kendi iç dünyasında binlerce dünya olabilir lakin o içimizdeki dünya değil, dış dünyamız bize nefes aldırıyor, mutlu mesut ederken tüm dertlerimize el ele omuz omuza vererek insanlarla beraber gönül gönüle gülümseyerek aşmamız için bizi bir arada tutuyor. Baskıcı ele geçirmenin fikirsiz ligi ile tüm dünyaya insana fikre düşünceye egemen olmanın peşinde olan, emperyalist karanlık fikirli insanların yanımıza sokulmasına nasıl izin verdik hala anlamış değilim ve anlamakta ben zorlanıyorum!
   Eşitlik diye bizi eşitsizlik uçurumunda aşağıya atan bu zihniyetin hala elini sıkarak sırtını sıvazlayarak yan yana yaşamaktan uzaklaşmadan, suratına yüce Allah C.C. vermiş olduğu tokatta ki sillede ki gayretin gücüyle vurmadıkça yok olmaya dağılarak paramparça olmaya yaşamaya devam edeceğiz. An zamanın tarihimizin içinde fışkırarak bize yön vermesi gerekirken, biz tarihin üstüne kapkara bir örtü örterek, geçmişimizi unutarak, kendimize Esaretlikle dolu çılgınca harcamanın hatta birbirimizi paradan daha çok harcamanın içinde olduğu karanlık insanların, karanlığı içinde tarih yazmaya çalışıyoruz. Teknoloji çılgınlığı ile her ay çıkan yeni model telefonların çıkması ile bütçemizi onlara yetiştirmek için harcarken, cebimizi boşaltırken, kapımıza gelen bir fakiri edepsizce kovmanın ona yardım etmenin mümkün olamayacağı savı edepsizliği ile kovmanın peşindeyiz.
   Oysa elimizde bizi sömüren yeni düzenin zinciri olan teknoloji zırvası telefonla meşgul olacağımıza, karşımızda fakir yetim düşkün olan insanların peşinde koşarak, soframıza komşumuzla beraber misafir ederek, gönüllerini severek okşayarak vakit geçirmek yerine, ellerimizde yeni çıkan telefonlarla yalnızlığımızı yaşayarak telefonla beraber yanında bilmem ne programını satın aldırarak onun yanın da başka bir zırvayı almanın reklamı ile cebimizi boşaltmasına izin vermenin edepsizliği ile yaşamaya devam ediyoruz, hem de sırıtarak gülümseyerek! Daha söyleyecek çok şeyler var lakin bugünlük bu kadar yeter. Selam ve dua ile.
Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Gel Yanıma Güzelim


 
gel yanıma güzelim AŞKLA sevelim ile ilgili görsel sonucu
Gel yanıma güzelim sevelim sevilelim
Dünya üç günlük aşksız gezmeyelim
Sevenler aşkla ölüyor bunu bilelim
Sevgisiz bin kahırla azapla ölmeyelim
 
Gel yanıma güzelim sevelim gezelim
Aşk çok güzeldir sevelim haydi bilelim
Aşkla sevenler güzellikleri görür görelim
Sevgisiz bin kahırla azapla ölmeyelim
 
Görenler mesut görmeyenler mutsuz ölür
Aşkı görelim aşkla aşkı gönlümüze örelim
Aşkla sevelim kâinatta ne var hissedelim
Sevgisiz bin kahırla azapla ölmeyelim
 
Sevelim sevilelim bu beden toprak olacak
Bu bedenlerin üstüne topraklar dolacak
Hem sana hem de bana inan yazık olacak
Bedeni gönlü veren Rahman’a da ayıp olacak
Neden boş getirdiniz diye bizden hesap soracak
Sevgisiz bin kahırla azapla ölmeyelim
 
Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Varalım Gel Seninle


 gel yanıma güzelim AŞKLA sevelim ile ilgili görsel sonucu
Sevdiğini söylesen bana sen bir kerede
 Seni görmek isterim bu garip yüreğimde
Ne sen benden nede ben senden ayrı kalalım
Varalım gel seninle aşkın doğduğu yere

Dur kaçma sen benden bir defada dinle beni
Bak gönlüme gözüme çok severim ben seni
Bilirsin sende beni aşkımız değil yeni
Varalım gel seninle aşkın doğduğu yere

İş işten geçince çok beklersin yar beni sen
Ararsın bir sevgi bir mutluluk bulamazsın
Gecen de gündüzünde huzurla olamazsın
Varalım gel seninle aşkın doğduğu yere

Neden seni severken beni görmezsin neden
Seni sevmek suç mu yar sevmezsin beni birden
Ben yerimde aşkımız gönlümde sen içinde
Varalım gel seninle aşkın doğduğu yere

Şimdi ağlasam eyvah diye bana da yazık
Seni terk edip gitsem olur sana da yazık
Seni sevmezsem gitsem ah bu cana da yazık
Varalım gel seninle aşkın doğduğu yere

Gelmiyorsan da eğer aşk gitsin başka yere
Sen ayrı bir yere var ben ayrı bir yer nere
Nere alsın beni bu götürsün akan dere

Varalım gel seninle aşkın doğduğu yere
Kul Mehmet’im sen sevsen olmuyor acep neden
Sevme desem bu gönül söz dinlemiyor dünden
Sevip sevmemek elde değil ne gelir elden
Varalım gel seninle aşkın doğduğu yere
Mehmet Aluç-Kul Mehmet

18 Ekim 2016 Salı

Yaşadım Ben Anladım

aşkı yaşamak ile ilgili görsel sonucu

Ağlamak böylesine nedir hiçte bilmezdim
Aşka düştüm ağladım şimdi ben ben anladım
Göç etmek hasret nasıl neymiş hiçte bilmezdim
Sana ben hasret kaldım şimdi ben ben yaşadım
Yaşadım ben anladım ağladım ben anladım

Aşkın güzelliğiymiş hasret kalmak ağlamak
Kadir kıymeti bilmek ona candan bağlanmak
Vuslat için sabırla vuslat için yol almak
Sana ben hasret kaldım şimdi ben ben yaşadım
Yaşadım ben anladım ağladım ben anladım

Aşk anlamın kapısı canlanmanın yapısı
Aşk ceza değil ki can gönüle varılması
Aşkın bu coşkusuyla hakka hep koşulması
Sana ben hasret kaldım şimdi ben ben yaşadım
Yaşadım ben anladım ağladım ben anladım

Dudağıma gönlüme değdi aşkın busesi
Dilimde ne güzel bak aşkın çıkıyor sesi
Belli işte gönlümün hazı tatlı neşesi
Sana ben hasret kaldım şimdi ben ben yaşadım
Yaşadım ben anladım ağladım ben anladım

Kul Mehmet’im tertemiz aşkımı gördün işte
Gönlümde aşkın hazı taze her gülüşünde
Gülüşünle güldüm ben seni ilk ilk görüşte
Sana ben hasret kaldım şimdi ben ben yaşadım
Yaşadım ben anladım ağladım ben anladım
Mehmet Aluç-Kul Mehmet




Kıymetini Değerini Bil Ey İnsan


 insan bir sırdır ile ilgili görsel sonucu
Giderken bana senden bir şey bırak
Hiç aklına gelmeyen el sürmediğin
El sürmeye kıyamadığın bir şey olsun
Arayınca sana bana yol olsun
Birbirimizi bulsun buluştursun
Düşünme haydi ver
Yoksa ne olduğunu bilmiyor musun?
Yüreğindeki gizemi çözemedin mi?
Hülyaların heveslerin hiç değil
Hakkın önünde eğilen secde içinde
O gönlün içindeki haktan bir nefes
Bana sen giderken versin heves bir an
Görmez misin benimlesin
Çılgınlık hiç değil
Var olman yanımda olmandır sır
Gönlündeki merhamettir imandır gizem
Sen varsan dünya var yoksan yok dünya
Karanlık köşelere ışık olan
Hakkın nurunu alıp ışık olan yolda olan değil duran
İnsanın insanlığın derdine düşen
Gülmeyeni güldüren insan sensin
Sanki yelsin bir an huzurla esen
Alıp başını gidemezsin misyonun var
Yüzüme gülüşünle bakmadan gidemezsin
Hatta  güldürmeden gidemezsin ey insan
Sen hayat gibi gerçek
Yalan dünya gibi ölümle yalan olan gerçek
Ölümle sonsuz hayatın kapısına varan koşan hakikat
İmanı alınca anlam mana kazanan mana denizinde insan
Almayınca yoklukla yok olan nefis şeytanla rezil olan işte feryat
Hayat zaman hakikat seninle başını almış yürüyor
Sensiz baksana sen öldüğün gibi ölüyor bitiyor hakikat bu
Gittiğin yere sonsuz hayata yeniden yürürken
Sonsuz hayat yine seninle var oluyor
Yüce Allah seninle yaratıyor senin için anlasana
Değerini kıymetini bilsene
Âlemlere Rahmet Nurdan Nebiyi senin için gönderdi
Sırsın haktan gelen ve hakka giden
Gelmesin diyen bu imanla zalime sille olan haktan
Hakkın hakikatin mühürlenmiş candan ruhusun yaşayan
Yaşarken yaşatan ve yaşayan
Sen yaşayasın diye kâinata Rahman
Hayat güzellik nimet verilmiş nur nur
Kıymetini değerini bil ey insan
Mehmet Aluç-Kul Mehmet

17 Ekim 2016 Pazartesi

Umutla Umutsuzluk Resitali





Umutla mı söyle sen her an yaşayacaksın
Yoksa umutsuz kalıp sende sönecek misin?
Umutların içinde sende gülecek misin?
Yoksa kaybolup sende yaşamayacak mısın?

Yok mu bu sorulara gülen bir nur cevabın
Yoksa bu umutsuzluk ocaktaki kebabın
Her gün karamsarlıkla utanmadan yediğin
Yoksa kaybolup sende yaşamayacak mısın?

Bir nefes almak sana belki basit gelecek
Bir an nefes almazsan bu hayatın sönecek
Kazancın kaybettiğin önüne bak gelecek
Yoksa kaybolup sende yaşamayacak mısın?

Umutsan yeşerirsin gönülde hiç solmazsın
Dünya ve ahirette dolu dolu yaşarsın
Umut olmak ne kadar güzel der şaşırırsın
Umutların içinde sende gülecek misin?

Mehmet Aluç-Kul Mehmet


Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç