Bu Blogda Ara

9 Ekim 2016 Pazar

Budur Yolumuz Hak Resul Canımız


allah resul ile ilgili görsel sonucu

Hakla Resul yolumuzdur
Bir hırkadır çulumuz
Hakka doğru gideriz
Cümle canları can biliriz
Canlar içinde canımız ararız
Hak yolda canlara varırız
Budur yolumuz Hak Resul canımız
Nur Muhammed peygamberimiz
Haktan Nur Resulden gelir hikmetimiz

Gönül kırmak bize yakışmaz
Gönülden seven ağlamaz
Bizi nefis şeytan bağlamaz
Hak ile olan yolda kalmaz
Nur Resul ile olan nursuz kalmaz
Budur yolumuz Hak Resul canımız
Nur Muhammed peygamberimiz
Haktan Nur Resulden gelir hikmetimiz

Gelenler hakka Resule olur çok
Çokluk ile olana olunmaz yok
Helal yiyen kalmaz aç olur tok
Seherde secde ile ey kul ol
Nurdan Peygambere ümmet ol
Budur yolumuz Hak Resul canımız
Nur Muhammed peygamberimiz
Haktan Nur Resulden gelir hikmetimiz

Bizim yolumuz hak ile Resul yoludur bellidir
Bundan gayrısı yanlıştadır belli ki delidir
Nefis şeytanla olanın hali yokluktur bellidir
Hak Resul gönlümüzde aldığımız nefesimizdir
Budur yolumuz Hak Resul canımız
Nur Muhammed peygamberimiz
Haktan Nur Resulden gelir hikmetimiz

Seherde bülbülle öteriz
Hakkın nur Nebinin gülüşüyle güleriz
Ağlayan gülmeyen varsa yanına gideriz
Hakkı söyleriz hak yolunda ölürüz insanları severiz
Nur Peygamber kardeşsiniz der biz bunu biliriz
Haktan geldik Nur Resul ile hakka gideriz
Budur yolumuz Hak Resul canımız
Nur Muhammed peygamberimiz
Haktan Nur Resulden gelir hikmetimiz

Nurdan Nur Resul Peygamberimiz
Bir adı da nurdan Ahmed biliriz gönülden severiz
Hak yolunda Nur Resul ile gideriz
Tevhid yolunu açtı Nur Resulü candan severiz
Bundan başka yolumuz yok biz bize yeteriz
Budur yolumuz Hak Resul canımız
Nur Muhammed peygamberimiz
 Haktan Nur Resulden gelir hikmetimiz

Anlamsızlık yok olur
Hak yolunda nur Resul peşinde
Anlamla anlayan kullar mana peşinde yol alır
Hak yolunda nur Resulle olmayan elbet yanılır
Hak yolunda Nur Resulle cümle canlar sarılır
Bütün dertler paylaşılır uçurumlara atılır
Budur yolumuz Hak Resul canımız
Nur Muhammed peygamberimiz
Haktan Nur Resulden gelir hikmetimiz

Hak yolda herkes birbirine zimmetlidir
Her kul bu yolda elbet kıymetlidir
Bu yola gelmeyen elbet rezillik içindedir
Hak yolda hakla nur Resul ile olan gülendir
Bundan gayrısı bu ömrü âlemi öldürendir
Budur yolumuz Hak Resul canımız
Nur Muhammed peygamberimiz
Haktan Nur Resulden gelir hikmetimiz

Hak yolda Nur Resulle imanla coşunca
Hak yoluna canlar ile can cana koşunca
Zalim o an yıkılır hak yolunda hakka gönülden varınca
Yıkılmaz dağları el ele gönülden aşınca
Budur yolumuz Hak Resul canımız
Nur Muhammed peygamberimiz
Haktan Nur Resulden gelir hikmetimiz

İnceden incedir bu yolumuz
Nur Resul Peygamberimiz nurumuz
Gönül kırmaz incitmeyiz budur durumumuz
Hakka koşanı koşmayanı buluruz
Hak yolunda beraber koşar nur oluruz
Hak yolunda cana can olanları buluruz
Budur yolumuz Hak Resul canımız
Nur Muhammed peygamberimiz
Haktan Nur Resulden gelir hikmetimiz

Mehmet Aluç-Kul Mehmet








Sahte Sözler Yalan Aşklar Yalan Duyguların Anaforu

HAYATIMIZDAKİ YANLIŞLIKLAR ÇIKMAZLAR ile ilgili görsel sonucu
    Duygularımız hayatımız düşüncelerimiz yarınlarımız yalanlarımız bunları çoğaltmak mümkün, lakin doğruları ve yanlışlıkları ile çıkmaz sokaklarımız acaba anlaşılması mümkün mü kırıldığımız yok ettiğimiz canlarımız var mı güzel yarınlarımız? İnsanın bir cazibe merkezi olması gerekmez mi, birbirimize hoş görünen herkesi güldüren gönülden seven ilk anda görününce hissedilen… Yoksa olmalı mı insan hep terk edilen gönülden sevilmeyen? Kendi çıkarı için insanı ezen mi olmalı? Elbet her adımda her bakışta üzen olmalı elbet!Boş istasyonları beklememeli,gönülden geleni olmalı insanın.
   Farkında mıyız bilmem ben kendimde de hep hissederim, bazen düşüncelerimizin hırçınlığına anlam veremiyorum veremiyoruz, her şeyin bizim olmasını istiyoruz diğer insanlara yaşam hakkı hiç vermek istemeden yaşamak istiyoruz. Bu duygularımız inkâr edilemez bir gerçek lakin ne zaman ne şekilde bitecek acep mezara ulaşınca bitecekse, insan hiç mi gülmeyecek? Karşındaki insanla arkadaşı komşusu ile hiç mi neşelenmeyecek? Hayatımız kahırla mı geçecek sona erecek? Yalanlarımız bizi cehennem götürecek bilirken, hala nasıl bu iş son bulacak bitecek? Sorular cevaplarının üstünü çizdiğimiz, bilmek istemediğimiz, gönlümüzde yer vermeden es geçtiğimiz anlar zamanlar, hep yok oluşla mı dolacak? Yok mu gönlü güzellikle sevecek okşayacak? Anımıza zamanımıza hep yalan mı dolacak? Güzellik ne zaman gönlümüzü saracak?

   Kazanmak isteriz lakin parayı! Gönül dost kazanmak istemeyiz. Kendi çıkarımızı isteriz, karşımızdaki yıkılsın isteriz! İsteriz de o yıkılınca bir e sonra bizde yıkılırız, kalmaz güzel anlarımız yarınlarımız, insanlar bizim canlarımız… Hakkını yediğimiz insanlar bizden uzak kaçar, iş verdiğimiz hakkını yediğimiz daha fazla hak verene giderse iflas eder yıkılırız neden bilmeyiz? İnsan olmadan, güler yüz olmadan nasıl kazanırız, oysa hep kaybederiz. Amel defterimiz doluysa eksilerle, nasıl bize gülümsesin, var mı bunu açıklayacak olan? Nefretle nefrettir kazanılan, yakan yıkan yıkılan… Doğru olanla yanlışı yıkmadıktan sonra yıkılan biz oluruz, yanlış bizi terk etmez biz yıkılana kadar peşimizi bırakmaz gelir hem de azar azar, yokluk bize doğru koşar, bizi yıkmak için coşar da coşar… Şarkılarda dinlediğimiz aşk sevgiyi hayal ederken gülümseriz, hayatımıza tatbik etmek için neden kaçar gerisin geriye nefrete iltica ederiz? Biz gülümserken neden başka insanlar gülmesin? Doğru doğrudur güzelliğe yoldur, yanlış yanlıştır sanmayın ki kurtuluştur, oysa yakıştır batıştır…Anlamları, anlamsızlık çıkmazına sokarsak çıkmaza girer, gidecek yol bulamayız… Karşımıza çıkan her insan bizi yanlışa götürse de, biz doğruya giden olmalıyız yanlışa gideni doğru yola götürmeliyiz desem çok zor diyeceksiniz sizlerde benim gibi! Gerçekten zordur, zor olmadan kolay gelmez, kapımızda bize gülümsemez, çabalamak en güzeli uğraşmak gerek. Bu çabanın içinde doğru mutlakla doğruya götürecek, yalana gidenin de yalanını suratına bir tokat gibi yapışacaktır, alıp sizin peşinizden sürükleyecektir. Az çaba gayret, ve sonunda edilir inanın hayret.

   Sahte sözler yalan aşklar,  sabırla sebatla devam ettirilmeyen, tahammül edilmeyen bir yaşantı ile- aşk ki her şeye formül- bundan habersiz sahtelik kokan evlilikler ile kendimize kendi gönlümüze has çıkarımızla heveslerimizin uçurumunda yaşarsak maalesef bu yalanlarla geçici heves arzularla yaşarsak, çocuklarımızın da beyni yıkanır, duygusal bir hayatın güzelliğinden uzak yetenekleri becerilerini her an körelten yalanla gerçeğin yeri elbette onlarda değiştirir, her doğruyu yalanla değişir isek çocuklarımızda bizler gibi mutsuz umutsuz olacak, gönüllerine yalanı koyacak, haliyle mutlu olmayacak… Hayat bizim ömür bizim insanlar canımız ey iki gözüm sana bana bu sözüm, olmazsak doğru kaçırırız mutluluk dolu vapuru. İnsan dünyaya ne için geldiğini bilmeli, imanı gönlüne alıp hep gülmeli, insanları güldürtmeli bu hayatı bu imanla kardeşlikle devam ettirmeli. Kul Olarak kulluğumuzu bilerek hakka Rahmana karşı yerine getiri isek iyiden, güzelden, doğrudan yana olduğumuz zaman, güzellikten yana yaşarız. Bizler kötü, çirkin ve yanlışları da gönlümüzde hayatımızda bakış açımızda cesaretle bıraktığımız zaman, her zaman güleriz doğrularla gezeriz, sevgi denizinde hep birlikte yüzeriz, inanmazsanız deneyin ve sonucunu görün. Şaşırın hayret edin, boşa geçen günleriniz için ağlarsınız, saçınızı başınız yolarsınız neden geç kaldım neden boşa yanıldım diyerekten. Çok geç değil var hakkın huzurunda eğil bu güzellikler senin benim için değil hepimiz içindir, insan içindir gönül içindir… Selam ve dua ile.
Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Kısmet İsmet Hatice Netice Mualla Oh Ne Ala

ismet herşey kısmet ile ilgili görsel sonucu

Arıyorum yok bizim ismet
Kısmet olsaydı gelirdi İsmet elbet
Kısmet peşinde gelir bilirim İsmetle Rahmet
Kısmet İsmet Rahmet vaz geçilmez üçlü

Ararım yok Hatice
Acep bekliyor mu ki bir netice
Çok güzel bir kızdır kendince
Netice Hatice gelsen bize bu gece
Neticeye varırdık elbet konuşsak ta gizlice

Muallayı anlamak çok zor
Yoksa Mualla oh ne ala sözü yakar mı kor
Değişik renkli giyinirsin bunun için denilir Mualla oh ne ala
Bazen kırmızı yeşil mor yeşil mavi ala ala giyinirsin Mualla
Buluşmaya gelirken sen bana pencereden mendil salla

Kısmet İsmet Hatice netice Mualla oh ne ala
İşte atlıyoruz yazarken bazen daldan dal dörtnala
Bunlar gönlümüzde vazgeçilmez sözlerimiz hoppala
Olsun güzel deyimlerimizdir söyleriz aliyyülala

Lügatimizde bir ırmak nehirdir bu sözler içinde yüzeriz
Bazen canımız sıkılır etrafında dolanır gezeriz
Kendimizi bu sözlerle bazen güzel latifelerle güldürür geçeriz
Gönülden gönüle kapı açmak için güzel olur böyle söyleriz
Mehmet Aluç-Kul Mehmet 

Var Olanı Kabul Etmek


 var olanı kabullenmek ile ilgili görsel sonucu
Her gece ölüp ölüp dirilirken canım
Şaştım kaldım geceleri sensiz kaldım
Gidişin mi bela sensizliğin mi çözemedim
Kaldım bin bir çözümsüz belaların içinde

Muhalif fikirlerin rüzgârı mı esti etrafında
İspat için soru sormadın kaçtın yanımda
İkna edemem diye mi korktun vurdun sırtımda
Kaldım bin bir çözümsüz belaların içinde

Mümkün olan bendeki duygularımdan mı korktun
Bende mümkün olanlar senin için eksik miydi vurdun
Karşıma geçip yanlış giden hakkında bir sorumu sordun
Kaldım bin bir çözümsüz belaların içinde

Zihninde kabul edemediğin neydi neden söylemedin
Hata bende ise kabul eder düzeltirdim sevdiğimi görmedin
Yeterlilik derecesin den mi korktun kendine değer mi vermedin
Kaldım bin bir çözümsüz belaların içinde

İstek ve arzularına yetişemedim ise arzularına sınır çekeydin
Birbirimize yeterdik yetersizliği aşardık bana bir söyleseydin
Küskün gecelerimizde bana gönülden sen bir gülümseseydin
Kaldım bin bir çözümsüz belaların içinde

Tam mükemmel insan ararsak yalnız kalırız işte kaldık
Neden acaba gönlünün kapısını yüzüme kapattın biz olamadık
Giderken neden güzel aşkımız hatırına demedin Allahaısmarladık
Kaldım bin bir çözümsüz belaların içinde

Var olanı kabul etmek insanlığın gereği olsa diye düşünürüm
Var olandan daha güzelini el ele yapmak gerekir derim
Benimle yol almayanı ben sanma bir daha düşünür üzülürüm
Kaldım bin bir çözümsüz belaların içinde

Kul Mehmet’im bal damlama dı bir gün dudaklarında
Her gün gezdim etrafında kaldım bir sığıntı yanında
Bir ateş değdi yaktı bu bedenimi san her yaklaştığımda
Kaldım bin bir çözümsüz belaların içinde

Mehmet Aluç-Kul Mehmet

8 Ekim 2016 Cumartesi

Zalimin Yön Duygusunu Zulmünü Başına Yıkarız


vatan nöbeti ile ilgili görsel sonucu

Ayağımızda prangalar var sanılmasın mahkûmuz
Karanlık hapishanelerde bizler dururmuyuz
Yıkarız enginleri imanımızla zalimle olur muyuz?
Zalimin yön duygusunu zulmünü başına yıkarız
Sillemizdeki gayreti saklayan yüce Allah'ın kudretiyle vururuz

Zincirleri ayaklarımıza boynumuza takanın
Zincirleri boyunlarına imanımızla birliğimizle takarız
Vatanımızı yarınımız yakmaya çalışanı yakarız
Zalimin yön duygusunu zulmünü başına yıkarız
Sillemizdeki gayreti saklayan yüce Allah'ın kudretiyle vururuz

Obamız gönül hanemizdir yıktırtmayız
Vatan toprağını zalime haine bıraktırmayız
Şehadete koşarız vatanın toprağını adım attırtmayız
Zalimin yön duygusunu zulmünü başına yıkarız
Sillemizdeki gayreti saklayan yüce Allah'ın kudretiyle vururuz

Ruhumuz sürgünü kabul etmez
Ecdadımıza yakışmadı bize de yakışmaz
Milletime esaret kölelik asla yaklaşmaz
Yaklaşırsa yıkarız dersini alır neye uğradığını anlamaz
Zalimin yön duygusunu zulmünü başına yıkarız
Sillemizdeki gayreti saklayan yüce Allah'ın kudretiyle vururuz

Mehmet Aluç-Kul Mehmet





Kerbela da Yüreğimizden Vurdular


kerbela ile ilgili görsel sonucu 
Kerbela da İmam Hüseyin’i değil İslam âlemini vurdular
Biranda vurdular yüreğimizden kolumuzu kökten kırdılar
Kırdılar ah kırdılar kolumuzu kanadımızı kökten kırdılar
Bir an gaflete daldı o an Müslümanlar
Zulüm vahşet ile al kana âlemi boyadı

İmam Hüseyin Hz Peygamberin çiçeği torunu canımız ciğerimiz
Onunla gülerdi nur Resul Hz Ali Hz Fatıma’nın biricik oğlu ciğerimiz
Hasan ve Hüseyin benim dünyada kokladığım iki reyhanımdır
 Diyerek buyurarak onları her gün kokluyordu Nur Resul
Bir an gaflete daldı o an Müslümanlar
Zulüm vahşet ile al kana âlemi boyadı

Nur Peygamber şöyle derdi:
Hüseyin bendendir, ben de Hüseyin’denim
Allah’ı seven Hüseyin’i sever
Hüseyin, torunlardan bir torundur buyurdu
Ciğerimize zulmün oku saplandı kanı akıttı durdu
Bir an gaflete daldı o an Müslümanlar
Zulüm vahşet ile al kana âlemi boyadı

Bir yudum suyu çok gördüler
Onları zalimce öldürdüler
Bir daha gün yüzü görmediler
Kendi zulümleriyle zalimler geberdiler
Bir an gaflete daldı o an Müslümanlar
Zulüm vahşet ile al kana âlemi boyadı

Gül bahçemizin gülü soldu al kana boyandı
Bunu yapan yezit ile adamları cehenneme uzandı
Toprak o an kan ile doldu çöller yandı
Yüreğimize sancı doldu o zalime o melunlar nasıl yaptı
Bir an gaflete daldı o an Müslümanlar
Zulüm vahşet ile al kana âlemi boyadı

Kerbela’nın yıkıldı dağı taşı akar gözyaşı
Hüseyin’imin yoktur başı
Yıkılsın yezit ile melunların başına dünyanın taşı
Yıkıldılar bir bir azap ile ah ile kalmadı onların başı
Bir an gaflete daldı o an Müslümanlar
Zulüm vahşet ile al kana âlemi boyadı

Gün birlik kardeşlik günüdür
Kerbela’yı bir daha yaşamamak için imanın günüdür
Zalimleri kardeşlikle yıkma günüdür
Zulüm ancak böyle def edilir ancak bununla mümkündür
Müslümanlar kardeşlikle imanlarıyla her daim üstündür
Bir an gaflete daldı o an Müslümanlar
Zulüm vahşet ile al kana âlemi boyadı

Mehmet Aluç-Kul Mehmet







Mübarek Muharrem Aşure ayı

Mübarek Muharrem Aşure ayı
 
       muharrem ayı nedir ile ilgili görsel sonucu
    muharrem ayı nedir ile ilgili görsel sonucu
   Mübarek Muharrem ayı bize sancılarımızı hatırlatsa da, bizler kalamayız birbirimize yabancı, bizleri bölmek yutmak isteyenlere her çeşit aşlarımızı birbirine katarak tatlı bir yiyecek yaptığımız aşuremiz gibi, acılarımızı sancılarımızı kardeşliğimize imanımıza katarak birlik ve beraberliğimizi tatlı gülüşlerimizle tatlandırarak sürdürmek imanımızın gereğidir. Muharrem ayımız biz Müslümanların İslam tarihinde bir takvim başlangıcı olması, Hz. Ömer'in halifeliği döneminde yapıldığı tespit edilmiş, o tarihten bu yana da pek çok İslam ülkesince kutlanmaktadır.  Muharrem ayının Hicrî yılbaşı olması, Noel kutlaması gibi bir geleneği çağrıştırmamaktadır, bununla beraber, yılın ilk günü olması açısından biz Müslümanlar için bir önemi de bulunmaktadır. Yüce Kur’an’da ise Muharrem'in ayının farklı bir özelliğinden söz edilir.
  Tövbe Süresinde "Allah katında ayların sayısı, gökleri ve yeri yarattığı gün Allah'ın yazdığı şekilde, on ikidir. Bunlardan dördü haram aylarıdır, dosdoğru hesap işte budur" şeklinde bildirildiği gibi, bu dört aydan biri de şu anda kavuştuğumuz mübarek Muharrem ayıdır.
  Hz. Âdem olmak üzere, Hz. Nuh, HZ. İbrahim Hz. Musa, Hz. Davud, Hz. Yakub, Hz. Yusuf, Hz. Eyyub, Hz Yunus ve Hz. İsa gibi peygamberler bu mübarek ayda ve Aşure günü, özel olarak bazı nimetlere ermişler, bazı sıkıntılardan kurtulmuşlardır.
Muharrem ayı sıkıntılardan kurtulma ayı
Gönüllerde hüzün takviminde kurulsa da yayı
Hz Hüseyin canımız ciğerimizin akıtıldı hunharca kanı
Ağla gönlüm gözlerim unutulur mu böylesi acı
 
Hazreti Âdem babamızın bolca hikmeti onda
Nuh’un gemisinin karaya varınca kalan nimeti burada
Yüce Efendimiz Âlemlere Rahmet ’in sünneti onda
Muharrem ayına kavuştuk cümlemizle beraber şükür bu aya
 
Âlemlere Rahmet ‘in biricik gülü soldu
İnsanlık bu zulümle o anda soldu bu yolu neden buldu
O an o vakit zaman dünya bu zulümle durdu
Hak edenler cezasını elbet aradı buldu
Muharrem ayına kavuştuk cümlemizle beraber şükür bu aya
 
 Bu yönüyle mübarek Muharrem ayımız bir yıl dönümü kabul edilmektedir. Hz. Hüseyin (r.a) ve evlatlarının zalimce hunharca şehit edilmesi meselesine gelince, burada ölen şehitleriz mükâfatını almış, en yüce mertebelere ulaşmıştır, Âlemlerin Rabbi Yüce Allah'ın da zalimlere hak ettikleri cezayı en âdil bir şekilde vereceğinden hiçbir kimsenin de şüphesi yoktur. Bu Vesile ile Kaderi hükme boyun eğen her mümin olarak hepimiz bu olaya üzülür, ancak itidalini ve soğukkanlılığını kaybetmeyiz diyorum. Bu acı duygular hisler bazılarının vücuduna verdiği işkenceyi kabul etmeyiz ve bu acı his ve duyguları bizi taşkınlıklara götürmemesini dilerim
 
Bugün varız yarın yokuz bunu neden acep sanki hiç bilen yok
Dost arayan dost kapısını bir muhabbetle neden çalan hiç yok
Bir selam ile bu âlemde yanımıza gülümsemeyle neden gelen yok
Gam yükünü yüklenmeye bu dünyada ey kul hiç gerek yok
Muharrem ayına hürmetle aşlarımızı birleştirelim
Birleştirdiğimiz aşlar ı paylaşalım gülelim güldürelim
On iki ayımızı aşure ayı Mübarek Muharrem ayı bilelim
 
   Burada meydana gelen bütün bu acı olaylar ezelî takdirin bir hükmüdür. Bizler bunu bir "yas töreni" haline dönüştürmek gayreti ile sünnetin ruhuna ters düşmemeye çalışmamız imanımızın gereğidir düşüncesindeyim. Bu vesile ile mübarek muharrem ayımız İslam âlemine mübarek olsun yeniden dirilişle kardeşliğimiz daim olsun kardeşlerim. Selam ve dua ile.
Mehmet Aluç-Kul Mehmet 

Sözler Aşkla Dökülsün Dilinde

aşk dilleriyle konuşalım ile ilgili görsel sonucu

Bana geleceksen aşk diliyle gel
Aşksız dilde olur diken eser kara yel
Sözler diken gibi batar gönül sevmez
Sözler aşkla dökülsün dilinde tel tel

Aşktan başka ne varsa gönlünde boşla
Sev insanları candan gülümseten bir hoşla
Nefsi şeytanı durma sen hemen taşla
Sözler aşkla dökülsün dilinde tel tel

Gel insanları tatlı dil sözlerle karşıla
Sana kim dedi söyle gönülleri haşla
Hayat devam etmeli kaos’suz barışla
Sözler aşkla dökülsün dilinde tel tel

Haydi, durma güzel aşk sözleriyle başla
Sende görsün insanlar varsınlar aşka
Sen başka güzel âlem başka güzel olsun bu bakışla
Sözler aşkla dökülsün dilinde tel tel

Aşksız dil derdini anlatamaz yıkılır kalır
Aşk ile seven sevdiğini aşk diliyle alır
Aşksız olan gönül her dem yanılır
Sözler aşkla dökülsün dilinde tel tel

Aşksız dil ne halden anlar ne halleri sorar
Aşksız dil hem gönlü hem insanları yorar
Aşk ile olmayan insan insanları kapısından kovar
Sözler aşkla dökülsün dilinde tel tel

Aşksız gönlün nehri pınarı bulanık akar
Dilinde çıkan sözler hep gönülleri yakar
Kâinatı anlamadan insanı anlamadan bakar
Sözler aşkla dökülsün dilinde tel tel

Arıda aşk olmazsa çiçek aşksız açarsa bal olmaz
Dünyada huzur barış olmazsa yaşanacak diyar kalmaz
Hak bizleri barış için gönderdi neden kimse anlamaz
Sözler aşkla dökülsün dilinde tel tel

Dikmeyelim gönüllere hasret dağlarını
Yıkmayalım gönülde aşk bağlarını
Aşk olmazsa kuramayız güzellikle yarınları
Sözler aşkla dökülsün dilinde tel tel

Muhannete muhtaç olmayalım birlik olalım
Zalimin zulmünde inlemeyelim kardeş olalım
Nefis şeytandan çekmeyelim hakka nura varalım
Sözler aşkla dökülsün dilinde tel tel

Kul Mehmet’im aşksız dillere yanarım
Aşksız ağlayan gönül varsa ona koşarım
Dertli gönülleri aşk iline götürür aşka bağlarım
Sözler aşkla dökülsün dilinde tel tel

Mehmet Aluç-Kul Mehmet 

Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç