Bu Blogda Ara

12 Mayıs 2016 Perşembe

Acımadın


 
Sözlerim hecelerimle sana oldu küskün
Ben değilim gönlüm naçar kaldı üzgün
Rahmete kapalıydı gönlünün kapısı açmadın
Hicran ateşiyle kor alev yaktın acımadın
 
Peşinden koşmayla halim kalmadı
Doluya koydum dolmadı boşa koydum almadı
Yaralı gönlüme tabipler derman bulamadı
Hicran ateşiyle kor alev yaktın acımadın
 
Seni ararken ben pişmanlığı buldum
Gece gündüz hasretlikle ağlar oldum
Gönlümde açan çiçeklerimle sarardım soldum
Hicran ateşiyle kor alev yaktın acımadın
 
Mühürlenmiş yolların varmak imkânsız
Bu gönlüm arayıp ta bulamadı kaldı vatansız
Bir insan nasıl vicdansız olur nasıl yaşar imansız
Hicran ateşiyle kor alev yaktın acımadın
 
Açtın hicranla dermansız bir kapı
Girmem için vermedin izin yoktur gönül kapısının sapı
Aradım bulamadım gönül de seveceğim başka kapı
Hicran ateşiyle kor alev yaktın acımadın
 
Artık yıkılsın sıra sıra dağlar
Yeşermesin artık yeşeren bağlar
Cana can olamadıysa ölsün canlar
Hicran ateşiyle kor alev yaktın acımadın
 
Artık bilmem giderim nereye
Kul Mehmet’im sende var secdeye
Yüce Rahman ulaştırır seni gideceğin yere
Hicran ateşiyle kor alev yaktın acımadın
Mehmet Aluç-Kul Mehmet
 
 
 

Sitedeki yazıların tüm hakları ve sorumluluğu yazı sahiplerine aittir. Yazıların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Aksi davranışlara karşın yasal işlemlere başvurulacaktır.

Bunca Zifiri Karanlığı

Bunca Zifiri Karanlığı
 
Bunca zifiri karanlığı deler nur
Sen imanınla hak yolunda dur
Günde beş vakitte secdede nur
Bunca zifiri karanlığı deler nur
 
Karanlık gecelere doğar imanla nur
Biter gam kasavet vakit nurdan vakit
Ölüm gelir ansızın ömür elimizde değil nakit
Bunca zifiri karanlığı deler nur
 
Cehaletin gözleri dalar uykuya
Hak açar gözlerini gönülde arka arkaya
Anlar kul neden gelmiş bu dünyaya
Bunca zifiri karanlığı deler nur
 
Kaç gün zulüm doğdu hak gelince bilinmez
Zulüm hakkın sesi olmadan yok olup gitmez
Gönülde merhamet iman olmayınca insan sevilmez
Bunca zifiri karanlığı deler nur
 
İnsan hak yolda hakka secde ile emir olundu
Hak sesini duyan hakkın yolunda bulundu
Hak sesi duymayanlar nefis şeytan ile yok olundu
Bunca zifiri karanlığı deler nur
 
İman merhametle açar bağlarda güller
İmanla ne güzel gülümser son vakitte ölüler
İman yoksa ne yapsın sağlar ölüler zalimler
Bunca zifiri karanlığı deler nur
 
Zulmün kundağına sarılan ömrü boşunadır
İmanla cennet çiçeği iman edenin açar bağrındadır
Bilinmez bu hayatta yarın ecel kimin kapısındadır
Bunca zifiri karanlığı deler nur
 
Kul Mehmet’im iman gönülde yankılanmakta
İmanla yaşayıp ölene cennet ötelerde kucak açmakta
İmanı olmayana bu dünya cehennem ateşini yakmakta
Bunca zifiri karanlığı deler nur
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-
 
 
 

Sitedeki yazıların tüm hakları ve sorumluluğu yazı sahiplerine aittir. Yazıların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Aksi davranışlara karşın yasal işlemlere başvurulacaktır.

Biter Elbet



Biter elbet gecelerle karanlık
Nurdan İslam’la Doğar nurdan Sabah
Zalim der yıkıldı dünyam eyvah
Biter dünyanın susuzluğu İslam’la o sabah
Ne gam kalır ne dert çile kalır biter ah
Üstadın dediği gibi belki yarın belki yarından da yakın
Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Sitedeki yazıların tüm hakları ve sorumluluğu yazı sahiplerine aittir. Yazıların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Aksi davranışlara karşın yasal işlemlere başvurulacaktır.

9 Mayıs 2016 Pazartesi

Ah Güzelim

 
Ah güzelim ah bir aynı dilde konuşsak
Ah bir günümüz ah aynı günümüz olsa
Sen ayrı bir yol tutturmuşsun gidersin
Ben sana muhalif ayrı bir yolda giderim
Orta yolun ortasında bir seninle buluşsak
Derdimiz nedir öğrensek bir çare bulsak
Bu kör çaresizlik ayrılık oklarını elimizden atsak
Yıkan yıkılan olmasa ah bu ellerimiz ne olur
Harap olmazsak ah güzelim gönülden sevsek
Hangi gün sen sevsen hangi gün ben sevsem
Olmaz ya buna bir karar versek olmaz mı?
Hiç buluşmamaktan ağlamaktan evla değil mi?
Bizi bu benlik değil mi ki kor alev alev yakan
Bizi yakanı vuslatla yaksak güzelim olmaz mı?
Sağ yanımız boş işgal altında yalnız kalmasın
Hayat değil ki bir oyuncak bak artık büyüdük
Yüreğimizi hasrete yapmayalım biz artık uşak
Alnımıza yazılan kaderse neden hicranla doldururuz
Vuslatla sarılmayla ömrümüzü şen etmek elimizde
Bir gülümseme dersen boş bekler yanaklarımızda
Yazık değil mi gülümsemelerimiz parçalanır boş yere
Varlığımızı gönlümüzü aşkımızı garip bırakmayalım
Sen benimle gül ben seninle ömrümüz bizimle gülsün
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-
 
 
Evla: Çocuk dilinde ateş. Kızgın yağın içine bir şey atıldığında çıkan ses.
 

Sitedeki yazıların tüm hakları ve sorumluluğu yazı sahiplerine aittir. Yazıların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Aksi davranışlara karşın yasal işlemlere başvurulacaktır.

8 Mayıs 2016 Pazar

Hala Sana Koşuyorum

 
Gözlerim de akar hüzün sanki çeşme
Giderken sen mi açık bıraktın bilmem
Gizli gizli değil ağlarım aşikâr
Nice anlar sana baktı seni gördü bu gözler
Şimdi anlar mı sözler çaldıkça ayrılık bestesini
 
Bu kadar güzel yapmışsın ki bu ayrılık bestesi
Notaları mısraları yüreğimi yakar
Çılgın gecelerde hep seni hatırlatır sinsi sinsi
Dinledikçe gönlüme şiir olursun hece hece
Seni düşünürüm hala her nedense bilinmez
Terk edip gittin amma ben unutamadım
 
Hasretin tuzağına yakalanıyorum ben gündüz gece
Sanki o gözlerin hasretin içinde gizli bana bakıyor
Hasrete yalnızlığa yürürken korkuyorum
Kendime hâkim olamıyorum ağlıyorum ben hala
Yüreğim karalar bağlarken üşüyorum tir tir
Hasret seni bana getirir diye hala bekliyorum
 
İnsan hasrete koşarken gülümser mi ben gülümsüyorum
İçinde sen varsın biliyorum sana kavuşmak için koşuyorum mütemadiyen
Yağmur rüzgârla boğuşurken terk edemiyorum bilmem neden muamma
Belki benim gibi ağlamanı istemiyorum
Hata yaptınsa düzeltmeni isterim hissediyorum ben
Ayaklarım koşma dese de gönlüm koş diyor sana koşuyorum
 
Gözlerimde akan her damlada sen varsın
Ağlamazsa gönlüm çatlayacak söz dinlemiyor
Hasretle geceler gündüzler rüzgârla seni bana fısıldarken
Hasret beni seninle yoğururken yeniden senle oluyorum
Belki sana çılgın sözler gibi gelecek bu sözlerim seninle sensiz böyle oluyorum
Kollarım açtım rüzgâra beni sana getirmesi için arkama aldım sana uçuyorum
 
Yıkmasın içimizi hasretin karı boranı susuzluğu
Aşkı sensiz daha güzel anlıyorum sende anlamışsındır biliyorum
Gözlerin sanki ufukta beni anlarken görüyorum gülümsüyorsun adeta
Acaba aşkta hasret mi hakikat hasret ’siz kalmamak mı bu âlemde anlamsızlık
Ben neler konuşuyorum hayret ederken kendime hala sana koşuyorum
Aç kolların hasret içinde sevdiğim var ben onunla olmak istiyorum
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Sitedeki yazıların tüm hakları ve sorumluluğu yazı sahiplerine aittir. Yazıların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Aksi davranışlara karşın yasal işlemlere başvurulacaktır.

Sordun mu? Buldun mu?

 
 
Bu bedende bu içindekileri neden var sordun mu?
Ne için neden sende var olduğunu buldun mu?
Bulamadınsa bulan birisini arayıp bulmadın mı?
Hemen ara bul sor öğren yoksa için bomboş kalır
 
Sakın bedeninle içindekilerine uzak kalma sen
Can ile bu beden ayrılınca beden toprak olur
Canlı olan ruh bomboş kalır ateş ile kül olur
Hemen ara bul sor öğren yoksa için bomboş kalır
 
Issız kalma var hak yoluna doğru at bir adım
Al bedenin içine imanı merhameti kul olursun
İman merhametle al sen yaşa kutlu mutlu olursun
Hemen ara bul sor öğren yoksa için bomboş kalır
 
Elbet bu gönül zaman olur üzülme sen bir gün kırılır
Kırılırsa Aradığın hak yolda Rahman sana o an sarılır
Bildiğimiz sarılma değildir anlarsın o an gönül ayılır
Hemen ara bul sor öğren yoksa için bomboş kalır
 
Yolum kaybettim gidemem deme değil bu neden
Düşünsene seni bu âlemi kimdir var eden güldüren
Ah imandaki hak yoldaki lezzeti tadı bir bir bilseniz
Hemen ara bul sor öğren yoksa için bomboş kalır
 
Hak yolun sıcaklığı merhameti sanki ana kucağı
Hayır, hayır bir Rahmetin merhametin sönmez ocağı
Bir adım attığında vardığında dersin bu kimin bacağı
Hemen ara bul sor öğren yoksa için bomboş kalır
 
Yıkılır diktiğin o sıra sıra boş nedenler teoriler dağlar
Gönlünde açılır cennetten güller sümbüller içinde bağlar
Görürsün içinde nurdan nura bürünmüş cana can canlar
Hemen ara bul sor öğren yoksa için bomboş kalır
 
Gizli gizli açılır hayatın yaşamın sırrı gözler önüne
O nurdan imanın merhametin güzelliği yansır gözüne
Bu hak yolda ömrüne akar hakkın nur olan nuru gönlüne
Hemen ara bul sor öğren yoksa için bomboş kalır
 
Bu hak yolda akar nurlar imanla merhamettin nur çeşmesi
Bedenine gönlüne simana yansır hakkın nurdan gülümsemesi
Bu yolun yoktur inan ne gündüzü nede bitecek tatlı bir gecesi
Hemen ara bul sor öğren yoksa için bomboş kalır
 
Kul Mehmet’im bu iman yaşanır anlatmaya ömür yetmez
Hak yolda hak Kur’an nur Resul anlatmaya mürekkep yetmez
Bu yol Nurdan Kur’an Resul yoludur yürümeyle inan bitmez
Ölüm gelince dünya hayatı biter Ahirette devam eder gider
Hemen ara bul sor öğren yoksa için bomboş kalır
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Sitedeki yazıların tüm hakları ve sorumluluğu yazı sahiplerine aittir. Yazıların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Aksi davranışlara karşın yasal işlemlere başvurulacaktır.

Kim dedi sana hemen çık aya

 
Bu dünyanın devri âdem için       
Neden kendini düşündün niçin
Merhamet değil miydi bizim için
Hele düşün neden geldik bu dünyaya
Gönül’e girmek varken
Kim dedi sana hemen çık aya
 
Bil bakalım mezar kime eşiliyor
Gül bülbülle neden gülüşüyor
Bu dünya ya gelen ölüp gidiyor
Gönül’e girmek varken
Kim dedi sana hemen çık aya
 
Yığdığın dünya malı boyun aşıyor
Aç varken söyle tok nasıl yatıyor
Mazlumun güzelliği bu âleme doğuyor
Gönül’e girmek varken
Kim dedi sana hemen çık aya
 
Çoğu kul iyilikten kaçar
Kaçarken nefis şeytan yakalar
Nefret elbisesi giydirir sokağa atar
Gönül’e girmek varken
Kim dedi sana hemen çık aya
 
Merhamet olmazsa kula kim bakar
Merhametsizlik âlemi yakar
Ölüm gelince kul nereye kaçar
Gönül’e girmek varken
Kim dedi sana hemen çık aya
 
Gönül varmak için kanattır
Her şeyin güzeli Hakka varmaktır
İman merhamet Gönül’de kanaattir
Gönül’e girmek varken
Kim dedi sana hemen çık aya
 
O kadar aç varken neden çıktın aya
Açları doyurmak varken ne verdi sana o kaya
Cehennem ateşini al göğsüne daya
Gönül’e girmek varken
Kim dedi sana hemen çık aya
 
Allah’ın emri bu dünyadan geçmiyorsun
İnsanları güldür der güldüremiyorsun
Tıkanırcasına yerken fakire vermiyorsun
Gönül’e girmek varken
Kim dedi sana hemen çık aya
 
Ölüm sanki bana gelmez diyorsun
Son nefeste bak soluksuz gidiyorsun
Bir şey kazanmadın ki ne bekliyorsun
Gönül’e girmek varken
Kim dedi sana hemen çık aya
 
Hep benim olsun dedin sömürdün
Neden son nefeste feryat edersin işte öldün
Söyle kükreyen cehennemde kendini mi gördün
Gönül’e girmek varken
Kim dedi sana hemen çık aya
 
Gününü gün ettin haram kazandın yedin
Kulları sömürdün ne varsa aldın bitirdin
İşte şimdi ecelle kazandığını hak ettin bittin
Gönül’e girmek varken
Kim dedi sana hemen çık aya
 
Hak hukuk bilmedin çaldın çırptın
Cehennem alevini kendin kazandın
Eyvah deme artık sen oyunu kaybettin
Gönül’e girmek varken
Kim dedi sana hemen çık aya
 
Söyle ey zalim çektiğin ağrı ayrı bir ağrımı
Boşa yıkmışsın dünya denilen kaldırımı
Burası değil senin babanın makamı, hak makamı
Gönül’e girmek varken
Kim dedi sana hemen çık aya
 
Elinden uçurama atardın mazlumu
Elinde uçurum mu kaldı ey yağ tulumu
E şimdi yaşarsın elbet bu bozulumu
Gönül’e girmek varken
Kim dedi sana hemen çık aya
 
Velvele koparma artık ey leş
Sana kim dedi nefis şeytanla birleş
Mazlumla yaptın sen boşuna güreş
Gönül’e girmek varken
Kim dedi sana hemen çık aya
 
Senin gibi ey zalim puşt olunca
Kendi cehennem ateşin mezara dolunca
Azrail tutar ensende cehenneme atınca
Gönül’e girmek varken
Kim dedi sana hemen çık aya
 
Kul Mehmet’im gönülde imanla sevda bitmez
Nur Kur’an Nur Resul varken zalimler gülmez
Gönülde varsa iman ceset ölür bu can ölmez
Gönül’e girmek varken
Kim dedi sana hemen çık aya
Mehmet Aluç-Kul Mehmet
 
 

Sitedeki yazıların tüm hakları ve sorumluluğu yazı sahiplerine aittir. Yazıların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Aksi davranışlara karşın yasal işlemlere başvurulacaktır.

Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç