Bu Blogda Ara

18 Mart 2016 Cuma

Beyaz Gelinliğinle



Bir anda nasıl kaldık dilimiz bağlı
Gözlerimiz oldu ağlamaklı
Hasreti vuslat ile nasıl bağlamalı
Severek gönüllerde çağlamalı
Karalar yerine beyaz giymeni isterdim
Beyaz gelinliğinle seni sarmak isterdim

Sana yakınken ben sen çok uzaktın
Nasıl olur şimdi uzaklarda kaldın
Seni sarmak isterken uzaklara kaçtın
Ayrılık hançeri gönlümüze saplandı
Karalar yerine beyaz giymeni isterdim
Beyaz gelinliğinle seni sarmak isterdim

Ayrılığımıza neden ne onu çözemedik
İkimizde ayrı ayrı hiç gülemedik
Birleşelim dedikçe biz birleşemedik
İmkânsızı yaşadık kuramadık bir ocak
Karalar yerine beyaz giymeni isterdim
Beyaz gelinliğinle seni sarmak isterdim

Söndü gönül ocağımız yanmaz mı acep
Yeniden sevmemiz için yok mu sebep
Aşkımıza neden değil ki hiçbir mezhep
Yıkılmasın ne olur o kaşlarındaki hilal
Karalar yerine beyaz giymeni isterdim
Beyaz gelinliğinle seni sarmak isterdim

Yeter artık artık ağlamayalım
Gel kaçalım yalnız yaşamayalım
İki lokma ekmekle doyarız gel ayrılmayalım
Ayrılık değil vuslat olsun bize helal
Karalar yerine beyaz giymeni isterdim
Beyaz gelinliğinle seni sarmak isterdim

Korkma seninle enginleri dağları aşarız
Sığınacak bir liman bulur neşeyle yaşarız
Birbirimizi aşkla seviyoruz iyice bağlanırız
Bu gönlüm senindir sevdiğim gel sen al
Karalar yerine beyaz giymeni isterdim
Beyaz gelinliğinle seni sarmak isterdim

Seni bırakıp ta nereye gideyim
Sen yoksan ben nasıl güleyim
Bırakın beni o zaman öleyim
Mezarlara sığamam ki söyle nasıl öleyim
Koş gel kollarıma seni seveyim
Karalar yerine beyaz giymeni isterdim
Beyaz gelinliğinle seni sarmak isterdim

Kul Mehmet’im yıkılsın aramızdaki duvar
Zaten ikimizin de gönlünde aşk var
Aç kollarını beni aşkınla beraber sar
Yoksa bu dünya ikimize olur dar
Karalar yerine beyaz giymeni isterdim
Beyaz gelinliğinle seni sarmak isterdim


Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Çanakkale Milletimizin Zaferi



Yaşar mı hiç imanla çıkan Çanakkale de mahşer
Düşman denilen yıkıldı o öfke dolu zalim beşer

İmanla yükselir Çanakkale savaş başlar
Şehadetle cennete yürür cümle naaşlar

Yıkılır mı Çanakkale de vatanımla istiklal bayrak
Şehadetle şehit olanların göğsünü açın bakın iman apak

Çanakkale de bitti sanmayın hayâsızca akın
Yenilgiye doymayan düşman yine meydanda bakın
Geldiği gibi gidecek yine siz iyi bakın

Düşmanda var bin bir surat yüz
Çanakkale de yenilgiye doymadı yüzsüz
Biz yaptığı yokuşları ederiz yine dümdüz

Açıldı gönüllerle Allah Allah nidası ile dua için eller
Şehadete koşan Mehmetçiğim koşarken gülümser
Bu iman sende iken tüm şerler biter

Vatan üstünde yaşayan Milletim iman gönlünde budur gerçek
Bu iman var iken bu vatan toprağı çiğnetilmeyecek

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Çanakkale Geçilmez Dedi Milletim Geçilmedi


Çanakkale bir ulusun imanı ile yükselişi, batırılmaya yok edilmeye çalışılan ulusun iman le direnişi ile dirilişidir. Vatan işgal altındaydı, ağlayan analar bacılar çocuklar zülüm altına alınmak yok edilmek isteniyordu. Her ana evladına, oğlum yerin vatan cephesindedir var git ya şehit ol ya gazi ol ve bundan başkası olursa sakın dönme helalliği ile bir ulusun direnişi ve dirilişidir Çanakkale.

Geride yakınlarını Yüce Allah’a emanet ederek yola çıkan Mehmet, Ahmet, Seyit… Kısacası Mehmetçiğimiz, özlemi hasreti sadece vatanın kurtuluşu idi. Geride kalanlar için vatanı korumak tek gayesi idi. Hasret vatanı korumak çiğnetmemek bir karışını vermemek, şafağa zaferi istiklali taşımaktı. Vatan için ölüm Şehadet onlar için cennetti Gül kokan Peygambere ulaşmaktı, gözlerini kırpmadan şehadete vatan için koştular.
Çanakkale geçilmez dedi milletim geçilmedi. Zafer için gelenler yenilgi ile hezimet ile geri döndüler. Çanakkale bir ulusun duasının zaferi, göğsünde imanı ile yazdığı destanın zaferidir.

Bir sabah özgürlüğümüzü vatanımızı almak için zafer sarhoşluğu ile yola çıkan düşmanın şafakta hezimet ve yenilgi ile çöküşüdür Çanakkale zaferi. Savaşı tankla tüfekle yenmenin hesabını yapan düşman, gönlümüzdeki imanı vatan sevgisinin hesabını yapmaktan acizdi… Acizliği ile yenildi ve geldiği gibi değil yıkıldığı gibi gittiğinin zaferidir Çanakkale zaferi. Üstat ne güzel demiş:

“Dur yolcu, bilmeden gelip bastığın
Bu toprak, bir devrin battığı yerdir
Eğil de kulak ver bu sessiz yığın
Bir vatan kalbinin attığı yerdir.”
--------
Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...
Yine bir şey yapabildim diyemem hâtırana.
Sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,
Şarkın en sevgili sultânı Salâhaddin'i,
Kılıç Arslan gibi iclâline ettin hayran...
Sen ki, İslam'ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,
O demir çenberi göğsünde kırıp parçaladın;
Sen ki, rûhunla beraber gezer ecrâmı adın;
Sen ki, a'sâra gömülsen taşacaksın...Heyhât,
Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihât...
Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana âğûşunu açmış duruyor Peygamber.
                                         Mehmet Akif Ersoy
Mehmet Aluç-Kul Mehmet


Çanakkale'm Vatanımın Yıkılmaz İman Dolu Bağrı'sın

Çanakkalem Vatanımın Yıkılmaz İman Dolu Bağrısın


Çanakkale Mehmetçikle vatanın destanına bakın
Koşarken imanla cepheye akın akın
Ak şehadeti alın göğsüne takın
Vatanı milleti ile hor görenlerin çöküşüne bakın
Ey düşman yaklaşma sen sakın
Milletimle beraber göğsümüzdeki imana bakın
O iman ki vatanı verdirtmez size umutlanmayın sakın
Karanlığa batırırken karanlığa batmanız oldu yakın
Bu bedeni canı Allah vatan için verdi veririz vatan için bakın

Vatan için atar bu kalp vatan için alınır nefes
Hangi çılgın bu milletime zilletten örtecek üstüne kafes
Son nefesi son imanı cennet vatan için taşırız budur nefes
Nefretin bilinir ey düşman şimdi tam oldu görünür şimdi bilir herkes
Milletim imanı ile sel olur akar üstünüze boğulursunuz
Dağ diye güvendiklerinizle yıkılır altında kalırsınız
Ön safta bayrak ile Mehmetçiğim imanla koşar sizler yıkamazsınız
Karanlığa batırırken karanlığa batmanız oldu yakın
Bu bedeni canı Allah vatan için verdi veririz vatan için bakın

Çanakkale’m vatanımın yıkılmaz iman dolu bağrısın
Düşmanı yıkmak için sen o an gönüllere çağrısın
Hak yolda yürüyen milletinle şehadetle cenneti cennet yapanlarlasın
Düşman adım atması ile yıkıldı düştü yerde
Gönüldeki imanı örter mi hiç hiçbir perde
İstiklal vatan bayrak hiç düşer mi gezer mi yerde
Ey düşman vatan aşkı iman neymiş nasılmış gel gör de
Dağılsın öfkeniz bedeniz ile beraber hepsi ayrı bir yerde
Karanlığa batırırken karanlığa batmanız oldu yakın
Bu bedeni canı Allah vatan için verdi veririz vatan için bakın

Budur vatan bayrak aşkı ile iman budur verilmez vatan
Şehadet olurken Mehmetçik odur cennete çiçek açan
Milletim sizin gibi değil sizin gibi değil o yüreksiz o an
İman dolu yüreği ile vatan cephesine koşarken azminiz bitti o zaman
Kükrerken aslanlar gibi Mehmetçiğim bakın sizden nedir geride kalan
Nefretinizle yapmak isterken talan her hayalleriniz oldu bakın yalan
Söyleyin kim küçük gördü bizleri kimdi sizleri üstümüze salan
Üstümüze salanla sizler bakın oldunuz yalan
Karanlığa batırırken karanlığa batmanız oldu yakın
Bu bedeni canı Allah vatan için verdi veririz vatan için bakın

Kördünüz görmediniz bilemediniz sizler vatan bayrak aşkı ile imanı
Viran etmek yok etmekti tüm gönüllerimizle limanı
Viran olurken sizler bilemediniz yıkılacağınız bu anı
Nefretinizle akıttınız vahşice binlerce masum kanı
Ey düşman kör gözlü, Milletim vatan için ölür tutar yakanı
Hiç verir mi ey utanmaz rezil düşman sana bu cennet vatanı
Çiğnetir mi bir karış toprağı, unutur mu altında şehadetle yatanı
Sizlerdiniz güzelliğin içine binlerce nefreti katan insanlığı satan
Bizim için can verilir iyi dinle verilmez hiç vatan
Karanlığa batırırken karanlığa batmanız oldu yakın
Bu bedeni canı Allah vatan için verdi veririz vatan için bakın

Vatanı içi ölen şehitlerimiz hiçbir zaman ölmez
Vatan bayrak saldırı altında iken yüzlerimiz gülmez
Son nefes son beden kalana kadar vatan için canımızı veririz yetmez
Dedik dinlemediniz binlerce kez Çanakkale geçilmez
Çanakkale geçilmez
Çanakkale geçilmez
Çanakkale geçilmez
Sizler bir avuç değil bir gram toprak verilmez
Kundakta yatan bebeklerin rızıkları ile gelecekleri önünüze serilmez
Bugün ağlayan yarın güler yani yarın ne olacağı hiç bilinmez
Sizin gibi öfke nefret dolu çapulculara da bu cennet vatanımız verilmez
Karanlığa batırırken karanlığa batmanız oldu yakın
Bu bedeni canı Allah vatan için verdi veririz vatan için bakın

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

17 Mart 2016 Perşembe

Çanakkale zaferi Göğsümüzde Destan



Çanakkale zaferi bir milletin duasının zaferi
Çoluk çocuk bir millet bu vatanın neferi
İstediler milletim düşsün yere
Milletim imanı ile koştu göğsün gere gere
Yıkılırken bedenler birer birer şehadete koşarken
Düşman yıkıldı derken Milletime Çanakkale de
Yeniden dirildi vatanımla milletimiz bir hamlede

Gözlerinde nefret düşmanın alev alev
Milletim karşısında imanı ile oldu dev
Tankına topuna güvenen düşman yandı alev alev
Canım yurdu istiklali tekellerine aldı sandılar
Sandılar göğsümüzdeki imanı unuttular
Unuttular ve o an battılar yok oldular
Yıkılırken bedenler birer birer şehadete koşarken
Düşman yıkıldı derken Milletime Çanakkale de
Yeniden dirildi vatanımla milletimiz bir hamlede

Düşman ayak bastığı her yer oldu mezar
Milletimin bastığı her yer oldu cennet lalezar
Çanakkale’mde yükseldi şehadetle anıt mezar
Düşman yenilgiyi yaşadı azar azar
Milletime cennet bahçesi onlara oldu mezar
Yıkılırken bedenler birer birer şehadete koşarken
Düşman yıkıldı derken Milletime Çanakkale de
Yeniden dirildi vatanımla milletimiz bir hamlede

Öfke nefret doluydu düşmanda emeller
Milletimi bilinmez neler bekliyordu neler
Toprağa şehadetle düşerken nurdan bedenler
Düşmanda tükeniyordu bir bir öfke dolu nedenler
Sürünür mü imanı ile şehadete koşan yiğit
Ey düşman öfke nefretinle sen defol git
Yıkılırken bedenler birer birer şehadete koşarken
Düşman yıkıldı derken Milletime Çanakkale de
Yeniden dirildi vatanımla milletimiz bir hamlede

Analar dedi oğlum git vatan için yolun açık ola
İman göğsünde var koru vatanı,
cennet bahçesine çevirmeden sakın verme mola
Şehadete koşarsan sütüm sana helal melekler seninle ola
Şehadettir parolan dönersen parolasız yüzün kara ola
Cennet kapısında Nur Resul senin ile ola
Yıkılırken bedenler birer birer şehadete koşarken
Düşman yıkıldı derken Milletime Çanakkale de
Yeniden dirildi vatanımla milletimiz bir hamlede

Yiğidimin bükülmez kolunda bayrak
Yere düşerse bayrak vatan yarınlar olmaz ak
Ey düşman sen nefretin kolunda değilsin pak
İmanı ile yiğidim geliyor sen kaç önüne bak
Bin Mehmetçik ölse yüz bin Mehmetçik ölmek için var
Yıkılırken bedenler birer birer şehadete koşarken
Düşman yıkıldı derken Milletime Çanakkale de
Yeniden dirildi vatanımla milletimiz bir hamlede

Yıkamazsınız sizler bu mukaddes vatanı
İstiklaline koşuyor marşını yazıyor bak ufukta bak ta tanı
Her Mehmetçiğimin yüreğinde yazıyor bu yıkılmaz destanı
Sizler ki küfrünüzle yıkamazsın imanla şehadetle kazanılmış bu vatanı
Yıkılırken bedenler birer birer şehadete koşarken
Düşman yıkıldı derken Milletime Çanakkale de
Yeniden dirildi vatanımla milletimiz bir hamlede
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-


Cananın Yoksa Ağlamalı



Lale bahçesinde gezmek için gönlünde gül açmalı
Gönlünde gül bahçesi yoksa açtıran bir cananın olmalı

Ey gönül cananın yoksa ağlamalı
Cananını bulmak için gece gündüz gönül bahçesinde aramalı

Bu dünya fani faniye bel bağlamamalı
Faniye bel bağlayanları gece gündüz iman kapısına bağlamalı

Aşk için yola çıktınsa sakın yolundan dönme
Kendini bilmez nefsin içinde sen sakın kendini öğme

İnsanları sevmek için çekme zahmet
Zahmet çekmez isen yağmaz başına Rahmet

Merhametsiz kalan viran olmuş gönül denilen belde
Ne kazanırsan verirsin ahiret için o nur elde

Ölüm bu dünyada bu ömre değil mi son nokta
Arama hayatı nefrette ondan hayat yokta

İnanmayana ne söylesen yapsan hiç inanmaz
İhtiyarlık gelince adım atmak istesen de atılmaz

Vatanı yıkmak ister viraneler
Virane olmuşsunuz ne sunarsınız bize yok olmak için neler

Nefreti ile vatanı bölmek isteyenler bölüm bölüm
Ey viraneler sanmayın sizi yakalamayacak nefretinizle ölüm


Ellerinde taş olanlar sizlerde yok merhamet nedir elinizde taşlar
Merhameti olmayanda nefret vardır nefret ile viranelik başlar

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç