Bu Blogda Ara

28 Şubat 2016 Pazar

Dünya'ya Ve İnsana Ve Peşinde Ahiret Âlemine Yatırım Yapmak




   Ey İnsan, her şeyden önce sen bu dünya âleminde ne için geldiğinin idrakine var. Kör kuyu içinde imansızlıkla yaşamayı terk et. Yüce İslam dini ile ferah huzur dolu gülümseten bir iklim içinde gez ve yaşa, eğer bunu yaparsan, ızdırap duymazsın hem bu âlemde hem de ahiret âleminde. Yaşadığımız bu dünya âleminde iki yolumuz vardır hak ve batıl, iki yönümüz vardır birincisi maddi yönümüz yani dünyaya olan meylimiz ikincisi ise ilahi yönümüzdür. İlahi yönümüzle yüce Rahmanın bize indirdiği Nur Kur'an ve Nur Nebinin sünneti ile nefsini terbiye ederek bu yüce bilgilerin ışığı altında yürüyerek, hakka ulaşmaktır. Nefsi yönümüzle dünyanın isteklerine bağlanarak yönümüzü önümüzü görmeden körü körüne yaşadığımız bir yönümüz, ilahi yönümüzle kâmil sıfatına ererek Hak olan yüce Hakkın sırrına mahzar olarak, onun yolunda ayaklarını gönlünü bedenini sabit kılarak bu istikamette hiç sapmadan yürümektir.
   Hak olmayan batıl olan şeytanın yolunda çamurlara günaha batarak yürüyenlerin sonu nardan Cehennem, hak yolda yürüyenlerin merhametle cennet bahçelerinde gezinmeleri diye ayırırsak daha kolay anlaşılır olur. Hak yolunda yani ilahi yolda yürümek ve idrak ile aklın gönlün kapılarını hakka açarak, körü körüne bilgiye bağlı kalmadan araştırarak ilim irfan yolunda ilerlemek ile olur. İdrak ah ne güzel bir kelime anlama yeteneği, anlayış, akıl erdirme  bir kul için bulunmaz bir nimettir. Yükümüz ağır olsa da bu iman yolu bizim yolumuzdur, bundan başkası fani olan çare sunmayan çaresizlik yoludur. İman berrak bir pınardan akan su ile yıkanmak tertemiz olmak, diğer yollar ise çirkefe çamura batarak uçurumlara düşmektir. İman yolu dediğimiz gibi zordur, imtihanı çetindir lakin Yüce Allah'ın yardımı ve sabrı ile aşmaya çalışmak kulun görevidir.
‘Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten nasıl sakınmak gerekirse öylece sakının! Ona lâyık olduğu tazimi gösterin ve ancak O’na teslim olan Müslüman olarak can verin!’  ÂLİ İMRÂN – 102
‘Bu böyledir, çünkü iman edenlerin yardımcısı Allah’tır, kâfirlerin ise Mevlâları, dostları yoktur.’ MUHAMMED – 11

   Bu Dünyada hem dünya'ya hem de insana ve peşinde ahiret âlemine yatırım yapmayı ön gören Yüce Kur'an Nur Sünnet ve iman ile daha güzel bir yatırım var mıdır bu âlemde? Bu yatırım ile cennete koşan kulun yaşantısından daha güzeli aranırsa bulunabilinir mi?

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Dörtlük- Bizi Can Eyleyen


Aşksız yârsiz geçer mi olur mu sabah ah o geceler
Aşksız yârsiz söndü kül oldu nice insan ile niceler
Aşk ile canlanır çoğu bilmez canlanır cümle hücreler
Sinemiz içinde cennet çiçekleri açtıran aşk değil midir?
İman ile aşk değil midir bu bedenimiz içinde bizi can eyleyen
Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Dörtlük-Cümle Canlar-




Benim ellerimdi bunlar

Harama dokundu diyemez şunlar

Hak yolunda gezmeli kullar

Kendi haline oturmuş ağlar cümle canlar

Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Dörtlük-Bahar Çiçekleri Gibi Olur




Nefreti ile gezen kul gammaz olur

Aşk ile sevende naz sanma bulunur

Nefret ile gezende merhamet olmaz

Aşk ile sevende merhamet açan bahar çiçekleri gibi olur

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

İman Ki Gönüllerde Dalgalanan Sancak

iman,sancak,


Bitirir miyim sandın senli yarınları
Gülümseyen gülüşünle gülümseyen düşlerimi
Unutur yitir imiyim sandın cennet gülüşlüm
Gözlerindeki aşkın içinde kaybolur muyum sandın
Gözlerindeki aşkın deryasında çiçek olup açılmadıkça
Terk eder gider miyim sandın ötelere
Seni siler miyim bu dünyada ve gönlümde ahiretim de
Cennet kokan bakışların ve gülüşlerini unutur muyum sandın
Yanında ecel terleri cennet çiçekleri gibi kokarken
Yüreğindeki imanla aşkın Nur Kur'an ile coşarken ötelere
Sana varmayan sarp yokuşları Allah'ın izni yardımı ile
Yıkarım iman ile aşkın kuvveti ile geleceğin cennet çiçeğisin sen
Gönlümde cennet kokusu ile açan
Unutur muyum terk eder miyim sandın cennet güzelim
Cehennem çukurlarında senin için sürünür
Zalimin lanet çaresizliğini otağını başına yıkarım
Gözlerine o karanlığın gölgesi düşmesin diye
Binlerce yaralar alırım ama ben seni hiçbir zaman unutmam
O yürekteki imanı yaratan Yüce Rahman bunun için yarattı
Zalimin zulmünü yıkmak
İnsanları candan gönülden sevmek
Kendi mutluluğumuzdan öte
Tüm insanlığın mutluluğuna koşmamız için yarattı ve gönlümüze almamızı istedi
Hangi çılgın yıkar imanı sinede
Sendeki imanın güzelliğini görünce
Hangi vahşet yok olmaz bize imanın gücünü veren Rahmanın yardımı ile
Sen âleme cennet gülü eken güzelim
Nur İslam ile Nur Resule giderken yolumda yarenim gönül yoldaş'ım
İnsan kendini unutur seni insanlığı unutmaz
Hak ile bakan gözlerindeki imanın gülümsemesini gören hak yoluna gelir
Bu imanın bakışı ile zalim yanmaz mı?
İman ki gönüllerde dalgalanan sancak
Sancak ki Nur Resul elinde emanet bizlere ancak dalgalanır
Sancağın gölgesi cennette yansır âleme haktandır pınarı
Batıl yolu kapanır hak yolu açılır canlar canlara can olur canlanır
Söyle şimdi güzelim
Seni nasıl unuturum
Hak gönüldeki gözdeki imanla kulunu hemen tanır
İşte ah o zalim ile yandaşları yanılır şeytana bağlanır hak bilmez
İmanla mümin şehadeti imzalar âlemi insanı tanır sırra erer her derde katlanır
Yağar nur nur ihsan âleme
Aha geldik gidiyoruz desek de şehadetle ötelere sonsuz âleme yine unutmayız
Bekleriz cennet bahçesinde imanımızla
Yüce Rahmanın Merhameti Rahmeti izni ile
Ah bilmezler
Ah bilmezler
Ah bilmezler gün yüzü görmezlere acırız
İman ile biz iman edenler tenha yer bulamayız
Ah o bilmezler kendilerini yalnız bilir ve görürler

Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Dörtlük- Kimsesizlerin Kimsesi-



Beni seni kimsesiz sanıp yüreğimi yakacağını sanma

Bizlere beraber olan sahip çıkan Rahman vardır şeytana kanma

Beni yakıp yıkacağını ümit ederken vefasızlığın ile sen kendin sakın yıkılma

Kimsesizlerin Kimsesi Yüce Rahmanın cehennem narında yanma

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

26 Şubat 2016 Cuma

İkinci Bir Dörtlük




Bazen ararsın bir gönül dostu bulunmaz
Dost ile yola çıkan bir ömür boyu yorulmaz
Aşk ile gönülleri sevmeyen insan olmaz
Aşk ile insan sevmeyen ile yola çıkılmaz
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Bir dörtlük




Kul Mehmet'im der ki sabrın sonu selamettir
Selametle gönülde esen Rahmet ile huzurun neşesidir
Ferhat ile Mecnundan farkımız nedir sabırla devam eden imtihan çilemizdir
Çile için sabır eden kul Cennette Gül Kokan Resulle inşallah beraberdir
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

24 Şubat 2016 Çarşamba

Viran Olan Gönlümü Sevindirdim



 Söyle bana kaçtır senin yaşın
Baş üstünde oynar gözün kaşın
Sağa sola döner o başın
Aşk ile sevmenin vardır bedeli
Viran olan gönlümü sevindirdim
Nazlı yârin peşine düştün düşeli

Yüreğin yanar alevden bir kor
Sen aşkı sevip yaşayana sor
Az çileyi çekersen iyiye yor
Aşk ile sevmenin vardır bedeli
Viran olan gönlümü sevindirdim
Nazlı yârin peşine düştün düşeli


Viran yerde durmaz aşk iyi bilmeli
Girdiğin bu yolda doğru olmalı gitmeli
Önündeki yüksek dağları aşıp geçmeli
Aşk ile sevmenin vardır bedeli
Viran olan gönlümü sevindirdim
Nazlı yârin peşine düştün düşeli

Sanma dünya senin etrafında döner
Yaşayan bu beden ecel ile söner
Merhamet nefreti anında yok eder
Aşk ile sevmenin vardır bedeli
Viran olan gönlümü sevindirdim
Nazlı yârin peşine düştün düşeli

Aşk seher vaktinde gülümser gezer
Aşksız gezmek ölümden beter
Acı çile bir gün olur biter gider
Aşk ile sevmenin vardır bedeli
Viran olan gönlümü sevindirdim
Nazlı yârin peşine düştün düşeli

Aşksız bu gönül her an aç
Aşk bu gönül’e derman ilaç
Gönlündeki aşkı merhameti saç
Aşk ile sevmenin vardır bedeli
Viran olan gönlümü sevindirdim
Nazlı yârin peşine düştün düşeli

Aşk ile seven merhameti sanmayın gizler
Aşk sevdiğini her an özler
Aşk gelince dilde bitmez sözler
Aşk ile sevmenin vardır bedeli
Viran olan gönlümü sevindirdim
Nazlı yârin peşine düştün düşeli

Kul Mehmet’im aşk ile sevilir taze çağında
Aşk gezer nazlı yârin gül bağında
Yâri gördüm sevdim yirmi üç yaşında
Aşk ile sevmenin vardır bedeli
Viran olan gönlümü sevindirdim
Nazlı yârin peşine düştün düşeli
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-





23 Şubat 2016 Salı

Ara Leyla’nı Yalnızlık Uçuruma Çeker


Leyla’yı arayan o gözlerimiz yok artık
Leyla yerine biz hasreti gönül’e sardık
Yolların başında ortasında yalnız kaldık
Ara Leyla’nı yalnızlık uçuruma çeker

Divane gezme aşkla gezen yazıktır cana
Bak il il hasretle geziyorsun yana yana
Derdini sen anlat sana can olacak cana
Ara Leyla’nı yalnızlık uçuruma çeker

Leyla’n yanında olmayınca sabah hiç olmaz
Serap seni bak aldatır kimse seni sormaz
Aşk la sevdiğini aramayan adam olmaz
Ara Leyla’nı yalnızlık uçuruma çeker

Sevk etme sen kendini derinden o kedere
Yaşadığını sabırla yor sen bu kadere
Aramazsan Leyla’yı söyle sana kim vere
Ara Leyla’nı yalnızlık uçuruma çeker

Kul Mehmet’im sevmeyen gönüller aşka küser
Aşk ile sevmeyen kulun tüm neşesi biter
Gönül aşk ile sevince rahatlar genişler
Ara Leyla’nı yalnızlık uçuruma çeker
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-




Şehidim Mehmetçiğim cennette sevinir


 

Acılar dizilirde sineye
İhanet sığar acep nereye
Leşler dökülürken dereye
Cennete giden Mehmetçiğim
Elinde cennet çiçekleri ile giden Mehmetçiğim
Giderken ekersin vatan denilen her bir yöreye

Ötelerde sizi gül kokan Resul bekler
Sizi görünce gül gülüşüyle gülümser
Kulunu seven Rahman şehitlikle sizi bekler
Cennete gidişinizi anlatamaz sözcükler
Elinde cennet çiçekleri ile giden şehidim
Giderken ekersin vatan denilen her bir yöreye

Sizin cennette gülüşünüz bize yeter
Vatan topraklarında bizler şahadeti bekler
Güneş doğmayınca sabah olmaz açmaz çiçekler
Sizlerin şahadeti ile vatan vatan olur bize gülümser
Elinde cennet çiçekleri ile giden şehit polisim
Giderken ekersin vatan denilen her bir yöreye

Kul Mehmet’im ömür bu dünyada tükenir
Yüce Allah ahrette yeni ömürler yükletir
Sanma kul cennete girmek için bekletilir
Kapı açılır cennet gülleri önüne serilir
Şehidim Mehmetçiğim… Kollarını açmış sevinir
Bizlere gelin gelin diye cennette seslenir
Elinde cennet çiçekleri ile giden vatan evladı
Giderken ekersin vatan denilen her bir yöreye
Mehmet Aluç-Kul Mehmet




22 Şubat 2016 Pazartesi

Gerisini Düşünme



Gel perişan halini hayra yor
Aşk ateşi yakar ateşten kor
Kaybettin ise yolunu bir bilene sor
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme

Gönül’e sabırla Rahmet iner
Eceli gelen bu dünyadan gider
Çile dediğin bir gün gelir biter
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme

Uzatılır sana Yüce Mevla’dan el
Koş gel der yoluma yavaş olsa da gel
Merhameti görünce gözünde akar yaş olur sel
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme

Çileyi derman gelir alnında öper
Bundan sonra her şey olur süper
Ölümden sonra yeni hayat sana güler
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme

Can olan canlar canına can katar
İnsan canı sevmeyen nefretle yatar
Nefis şeytan alır pislikten çamurlara katar
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme

Ölümden sonrada sonsuz hayat vardır
Bu dünyada ne kadar iyilik yaparsan kardır
Gönülde yoksa iman mezar ile ahiret çok dardır
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme

Her karanlığın ardında güneş doğar her seher
Dünyada ölümden sonra var sonsuz bir sefer
İman ile merhametle ol Allah’a ol bir nefer
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme

Nur Kuran ve Nur Resul bize rehber
Karanlık yollarda nurdan bir fener
Arasan da bulunmaz böyle bir cevher
Dert sıkıntı çileli günler gelir geçer
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme

Kul Mehmet’im imanla ol işte sana hüner
Dünya iman ile merhametle döner
Bu canlı beden bir gün olur söner
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme


Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Nebiye Ulaştır Yolumuzu



Lütfünü esirgemeyen Yüce Allah’ım
Ömrümüz hata günah dolu Rahmanım
Sana döndüm geç oldu yönümü
İmanınla doldur özümü aç gözümüzü
Sana gül kokan nebiye ulaştır yolumuzu

Nefis şeytanla başımı vururken taşa
Nefis şeytan kandırdı dedi olursun paşa
Akıttılar gözümde yaş yatırdılar günah çamuruna
Senin yolun bu dediler işte böyle yaşa
İmanınla doldur özümü aç gözümüzü
Sana gül kokan nebiye ulaştır yolumuzu


Geç ayıktım geldim huzuruna Allah’ım
Dertlerime derman sensin Yüce Rahmanım
Kendim düştüm sen düşürdün diyemem hâşâ
Boş yere inandım başım vurdum taşa
İmanınla doldur özümü aç gözümüzü
Sana gül kokan nebiye ulaştır yolumuzu


Doğarken giymiştik unuttum ben kefen
Bu âlem bize tapulu değil bilemedik edindik mesken
Ölenlerden ders almadık önlerimizden geçip giderken
Bu dünya ya gelirken bize kalacak derken ecel alıp giderken
İmanınla doldur özümü aç gözümüzü
Sana gül kokan nebiye ulaştır yolumuzu

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Var Git Güzel



Akıl mantık ile sevmedin gönülden dışarı çıktın
Gönül evine değer vermedin utanmadan yıktın
Hayret etmiş gibi birde edepsizce durdun baktın
Var git güzel sen yoluna senden bana yar olmaz

Yıkık hatıralar arasında kendi düşlerimle kaldım
Bir güzel seveyim dedim seveyim derken yandım
Severken herkesi kendim gibi dürüst kul sandım
Var git güzel sen yoluna senden bana yar olmaz

Bülbül gibi gül dalına neşeyle ben konarken
Gül yerine zakkum ağacına konup yanarken
Her gün damla damla seninle ben solarken
Var git güzel sen yoluna senden bana yar olmaz

Kul Mehmet’im yazlarım artık oldu kışım
Dertsiz iken bin dertlerle dolu bu başım
Gece gündüz akıyor artık benim gözyaşım
Var git güzel sen yoluna senden bana yar olmaz
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-



Sözlerim



Yıllarca düşünmenin içinde yürüdüm durdum lakin bir adım yürüyerek düşüncelerime ulaşmak için adım atmayı unutmuşum hiç haberim olmadı.

Karar verdim düşündüğümü yapmaya, bir avuç karar vermeyi küçük gördüm, karar vermenin rüzgârında bir sağa bir sola savruldum durdum, yapmanın ve hayata geçirmenin yolunu kaybettim.

Bilmek için yüreğim yanarken, okuyup öğrenmek için elime bir kitap alıp okumadım, bilememenin karanlığında kendimi çokbilmiş sandım, lakin aydınlatan yolların ışığında yürüyemedim, karanlık çukurlara düşe kalka, bütün bedenimi parçaladım.

Hayatı, yaşayarak nefes alarak yürümek, sonunda ölerek gitmek sandım, oysa arkada izler bırakarak yürümek gerektiğini, son anda öğrendim. Çünkü yürüdüğüm yollarda hep izleri takip ettim yürüdüm.

Yaşarken ölüme yürüdüğümüzü unutur, aklımıza gelirken korkarız, oysa geride bıraktıklarımızın bize gittiğimiz mekânda, faydası olup olmadığını düşünmeyerek biriktiririz, ölüm anını ve sonrasındaki hayatı güzelleştiren faydalı güzellikler peşinde gitmez, ondan sonra edepsizce korkarız.

Aynı kısır döngü içinde aynı mekân içinde yaşarken, yeni fikirlere dünyaya açılmadan, her şeyi bildiğimizi sanırken, bilemediğimizin karanlığında bir ömür boyu nefessiz kalır yaşadığımızı sanırız.

Bilmediğini bilmeyenler, cahilliğin kâbusunda yatıp kalkarken, kâbusu bilmek sanarak tir tir titrerken, bilmenin kendilerini titreteceğinden silkeleyeceğinden korkarak, hala bilememenin adını çok biliyorum koyarak hala o yanlış yolda yürümeyi erdem sayar.

Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Cansız Bedenimle Kaldım Gurbet İlinde



Duymadın aşkım anlattım ben ellere
Eller anlamadı aşkım anlattım ben güllere
Aşk ile açtı güller çektim gittim gurbet illere
Cansız bedenimle kaldım gurbet ilinde yollarda

Gurbet ilde anlattım aşkımı toprağa
Toprak kabul etmedi attı beni uzağa
Uzak illerde düştüm hasret ile tuzağa
Cansız bedenimle kaldım gurbet ilinde yollarda

Döndüm aşk ile nazlı yârin iline yönümü
Aşk ile bulamadım yâri mutlu edemedim ömrümü
Yıllardır arardım mutlulukla kaybettiğim dünümü
Cansız bedenimle kaldım gurbet ilinde yollarda

Kul Mehmet’im aşk ile sevmeyeni seversen gülmezsin
Aşk ile sevmezse o gönül sen sev artık sende ölmezsin
Ölmezsin dersinde aşk ile sevilmezsen mutlu gün görmezsin
Cansız bedenimle kaldım gurbet ilinde yollarda
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-


Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç