Bu Blogda Ara

24 Şubat 2016 Çarşamba

Viran Olan Gönlümü Sevindirdim



 Söyle bana kaçtır senin yaşın
Baş üstünde oynar gözün kaşın
Sağa sola döner o başın
Aşk ile sevmenin vardır bedeli
Viran olan gönlümü sevindirdim
Nazlı yârin peşine düştün düşeli

Yüreğin yanar alevden bir kor
Sen aşkı sevip yaşayana sor
Az çileyi çekersen iyiye yor
Aşk ile sevmenin vardır bedeli
Viran olan gönlümü sevindirdim
Nazlı yârin peşine düştün düşeli


Viran yerde durmaz aşk iyi bilmeli
Girdiğin bu yolda doğru olmalı gitmeli
Önündeki yüksek dağları aşıp geçmeli
Aşk ile sevmenin vardır bedeli
Viran olan gönlümü sevindirdim
Nazlı yârin peşine düştün düşeli

Sanma dünya senin etrafında döner
Yaşayan bu beden ecel ile söner
Merhamet nefreti anında yok eder
Aşk ile sevmenin vardır bedeli
Viran olan gönlümü sevindirdim
Nazlı yârin peşine düştün düşeli

Aşk seher vaktinde gülümser gezer
Aşksız gezmek ölümden beter
Acı çile bir gün olur biter gider
Aşk ile sevmenin vardır bedeli
Viran olan gönlümü sevindirdim
Nazlı yârin peşine düştün düşeli

Aşksız bu gönül her an aç
Aşk bu gönül’e derman ilaç
Gönlündeki aşkı merhameti saç
Aşk ile sevmenin vardır bedeli
Viran olan gönlümü sevindirdim
Nazlı yârin peşine düştün düşeli

Aşk ile seven merhameti sanmayın gizler
Aşk sevdiğini her an özler
Aşk gelince dilde bitmez sözler
Aşk ile sevmenin vardır bedeli
Viran olan gönlümü sevindirdim
Nazlı yârin peşine düştün düşeli

Kul Mehmet’im aşk ile sevilir taze çağında
Aşk gezer nazlı yârin gül bağında
Yâri gördüm sevdim yirmi üç yaşında
Aşk ile sevmenin vardır bedeli
Viran olan gönlümü sevindirdim
Nazlı yârin peşine düştün düşeli
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-





23 Şubat 2016 Salı

Ara Leyla’nı Yalnızlık Uçuruma Çeker


Leyla’yı arayan o gözlerimiz yok artık
Leyla yerine biz hasreti gönül’e sardık
Yolların başında ortasında yalnız kaldık
Ara Leyla’nı yalnızlık uçuruma çeker

Divane gezme aşkla gezen yazıktır cana
Bak il il hasretle geziyorsun yana yana
Derdini sen anlat sana can olacak cana
Ara Leyla’nı yalnızlık uçuruma çeker

Leyla’n yanında olmayınca sabah hiç olmaz
Serap seni bak aldatır kimse seni sormaz
Aşk la sevdiğini aramayan adam olmaz
Ara Leyla’nı yalnızlık uçuruma çeker

Sevk etme sen kendini derinden o kedere
Yaşadığını sabırla yor sen bu kadere
Aramazsan Leyla’yı söyle sana kim vere
Ara Leyla’nı yalnızlık uçuruma çeker

Kul Mehmet’im sevmeyen gönüller aşka küser
Aşk ile sevmeyen kulun tüm neşesi biter
Gönül aşk ile sevince rahatlar genişler
Ara Leyla’nı yalnızlık uçuruma çeker
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-




Şehidim Mehmetçiğim cennette sevinir


 

Acılar dizilirde sineye
İhanet sığar acep nereye
Leşler dökülürken dereye
Cennete giden Mehmetçiğim
Elinde cennet çiçekleri ile giden Mehmetçiğim
Giderken ekersin vatan denilen her bir yöreye

Ötelerde sizi gül kokan Resul bekler
Sizi görünce gül gülüşüyle gülümser
Kulunu seven Rahman şehitlikle sizi bekler
Cennete gidişinizi anlatamaz sözcükler
Elinde cennet çiçekleri ile giden şehidim
Giderken ekersin vatan denilen her bir yöreye

Sizin cennette gülüşünüz bize yeter
Vatan topraklarında bizler şahadeti bekler
Güneş doğmayınca sabah olmaz açmaz çiçekler
Sizlerin şahadeti ile vatan vatan olur bize gülümser
Elinde cennet çiçekleri ile giden şehit polisim
Giderken ekersin vatan denilen her bir yöreye

Kul Mehmet’im ömür bu dünyada tükenir
Yüce Allah ahrette yeni ömürler yükletir
Sanma kul cennete girmek için bekletilir
Kapı açılır cennet gülleri önüne serilir
Şehidim Mehmetçiğim… Kollarını açmış sevinir
Bizlere gelin gelin diye cennette seslenir
Elinde cennet çiçekleri ile giden vatan evladı
Giderken ekersin vatan denilen her bir yöreye
Mehmet Aluç-Kul Mehmet




22 Şubat 2016 Pazartesi

Gerisini Düşünme



Gel perişan halini hayra yor
Aşk ateşi yakar ateşten kor
Kaybettin ise yolunu bir bilene sor
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme

Gönül’e sabırla Rahmet iner
Eceli gelen bu dünyadan gider
Çile dediğin bir gün gelir biter
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme

Uzatılır sana Yüce Mevla’dan el
Koş gel der yoluma yavaş olsa da gel
Merhameti görünce gözünde akar yaş olur sel
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme

Çileyi derman gelir alnında öper
Bundan sonra her şey olur süper
Ölümden sonra yeni hayat sana güler
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme

Can olan canlar canına can katar
İnsan canı sevmeyen nefretle yatar
Nefis şeytan alır pislikten çamurlara katar
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme

Ölümden sonrada sonsuz hayat vardır
Bu dünyada ne kadar iyilik yaparsan kardır
Gönülde yoksa iman mezar ile ahiret çok dardır
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme

Her karanlığın ardında güneş doğar her seher
Dünyada ölümden sonra var sonsuz bir sefer
İman ile merhametle ol Allah’a ol bir nefer
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme

Nur Kuran ve Nur Resul bize rehber
Karanlık yollarda nurdan bir fener
Arasan da bulunmaz böyle bir cevher
Dert sıkıntı çileli günler gelir geçer
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme

Kul Mehmet’im imanla ol işte sana hüner
Dünya iman ile merhametle döner
Bu canlı beden bir gün olur söner
Rahmanın yolunda yürü gerisini düşünme


Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Nebiye Ulaştır Yolumuzu



Lütfünü esirgemeyen Yüce Allah’ım
Ömrümüz hata günah dolu Rahmanım
Sana döndüm geç oldu yönümü
İmanınla doldur özümü aç gözümüzü
Sana gül kokan nebiye ulaştır yolumuzu

Nefis şeytanla başımı vururken taşa
Nefis şeytan kandırdı dedi olursun paşa
Akıttılar gözümde yaş yatırdılar günah çamuruna
Senin yolun bu dediler işte böyle yaşa
İmanınla doldur özümü aç gözümüzü
Sana gül kokan nebiye ulaştır yolumuzu


Geç ayıktım geldim huzuruna Allah’ım
Dertlerime derman sensin Yüce Rahmanım
Kendim düştüm sen düşürdün diyemem hâşâ
Boş yere inandım başım vurdum taşa
İmanınla doldur özümü aç gözümüzü
Sana gül kokan nebiye ulaştır yolumuzu


Doğarken giymiştik unuttum ben kefen
Bu âlem bize tapulu değil bilemedik edindik mesken
Ölenlerden ders almadık önlerimizden geçip giderken
Bu dünya ya gelirken bize kalacak derken ecel alıp giderken
İmanınla doldur özümü aç gözümüzü
Sana gül kokan nebiye ulaştır yolumuzu

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Var Git Güzel



Akıl mantık ile sevmedin gönülden dışarı çıktın
Gönül evine değer vermedin utanmadan yıktın
Hayret etmiş gibi birde edepsizce durdun baktın
Var git güzel sen yoluna senden bana yar olmaz

Yıkık hatıralar arasında kendi düşlerimle kaldım
Bir güzel seveyim dedim seveyim derken yandım
Severken herkesi kendim gibi dürüst kul sandım
Var git güzel sen yoluna senden bana yar olmaz

Bülbül gibi gül dalına neşeyle ben konarken
Gül yerine zakkum ağacına konup yanarken
Her gün damla damla seninle ben solarken
Var git güzel sen yoluna senden bana yar olmaz

Kul Mehmet’im yazlarım artık oldu kışım
Dertsiz iken bin dertlerle dolu bu başım
Gece gündüz akıyor artık benim gözyaşım
Var git güzel sen yoluna senden bana yar olmaz
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-



Sözlerim



Yıllarca düşünmenin içinde yürüdüm durdum lakin bir adım yürüyerek düşüncelerime ulaşmak için adım atmayı unutmuşum hiç haberim olmadı.

Karar verdim düşündüğümü yapmaya, bir avuç karar vermeyi küçük gördüm, karar vermenin rüzgârında bir sağa bir sola savruldum durdum, yapmanın ve hayata geçirmenin yolunu kaybettim.

Bilmek için yüreğim yanarken, okuyup öğrenmek için elime bir kitap alıp okumadım, bilememenin karanlığında kendimi çokbilmiş sandım, lakin aydınlatan yolların ışığında yürüyemedim, karanlık çukurlara düşe kalka, bütün bedenimi parçaladım.

Hayatı, yaşayarak nefes alarak yürümek, sonunda ölerek gitmek sandım, oysa arkada izler bırakarak yürümek gerektiğini, son anda öğrendim. Çünkü yürüdüğüm yollarda hep izleri takip ettim yürüdüm.

Yaşarken ölüme yürüdüğümüzü unutur, aklımıza gelirken korkarız, oysa geride bıraktıklarımızın bize gittiğimiz mekânda, faydası olup olmadığını düşünmeyerek biriktiririz, ölüm anını ve sonrasındaki hayatı güzelleştiren faydalı güzellikler peşinde gitmez, ondan sonra edepsizce korkarız.

Aynı kısır döngü içinde aynı mekân içinde yaşarken, yeni fikirlere dünyaya açılmadan, her şeyi bildiğimizi sanırken, bilemediğimizin karanlığında bir ömür boyu nefessiz kalır yaşadığımızı sanırız.

Bilmediğini bilmeyenler, cahilliğin kâbusunda yatıp kalkarken, kâbusu bilmek sanarak tir tir titrerken, bilmenin kendilerini titreteceğinden silkeleyeceğinden korkarak, hala bilememenin adını çok biliyorum koyarak hala o yanlış yolda yürümeyi erdem sayar.

Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Cansız Bedenimle Kaldım Gurbet İlinde



Duymadın aşkım anlattım ben ellere
Eller anlamadı aşkım anlattım ben güllere
Aşk ile açtı güller çektim gittim gurbet illere
Cansız bedenimle kaldım gurbet ilinde yollarda

Gurbet ilde anlattım aşkımı toprağa
Toprak kabul etmedi attı beni uzağa
Uzak illerde düştüm hasret ile tuzağa
Cansız bedenimle kaldım gurbet ilinde yollarda

Döndüm aşk ile nazlı yârin iline yönümü
Aşk ile bulamadım yâri mutlu edemedim ömrümü
Yıllardır arardım mutlulukla kaybettiğim dünümü
Cansız bedenimle kaldım gurbet ilinde yollarda

Kul Mehmet’im aşk ile sevmeyeni seversen gülmezsin
Aşk ile sevmezse o gönül sen sev artık sende ölmezsin
Ölmezsin dersinde aşk ile sevilmezsen mutlu gün görmezsin
Cansız bedenimle kaldım gurbet ilinde yollarda
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-


21 Şubat 2016 Pazar

Atışma (Monolog Atışma)



Haydi, söze başlayalım biz evvela
Def olsun gitsin başımızdaki bela
Birbirimize tahammül etmek mesele
Bundan sonrası birlik içinde sefadır (Kul Mehmet)

Muhabbet ile başladık söze (Nöbetçi Şair)
Nazar değmesin cümle cana göze
Oturalım yan yana diz dize
Bundan sonrası birlik içinde devrandır

Muhabbete doyum olmaz
Merhametli olan hiç solmaz
Yalan söze kimse kanmaz
Bundan sonrası birlik içinde dermandır

Her gönül cennetten bir bağdır
Sanma yolları kapatan dağlardır
Cana can olan cümle canlardır
Bundan sonrası birlik içinde aladır

Herkes muradına ersin derim
Cümle dertlere Allah kerim
Karanlık günler yarın el ele bitecek derim
Bundan sonrası birlik içinde duadır

Birlik beraberlik kardeşliğimiz her derde şifadır
Muhabbetle şimdi yaşadığımız mevsimlerden bahardır
Merhamet gönlümüze Yüze Rahmandan nişandır
Bundan sonrası birlik içinde canlarımıza candır

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Monolog: Bir oyunda, kişilerden birinin kendi kendine yaptığı konuşma.








20 Şubat 2016 Cumartesi

Yükselmez Vatan Ufkunda Nefretten Temelsiz Dağ



 Yıkılır mı iman varsa milletimin vatanın gönlünde bağ
İman çelikten zırh, şehadet şerbeti geçer, yıkılmaz bu dağ
Osmanlı torunuyuz cihana nam salmışız açmışız gönüllerde çağ
Zalim yıkılır bu imanla yakındır keskinle imanını
Yükselmez vatan ufkunda nefretten temelsiz dağ

Rabbim celildir elbet imanın göğsünde delil
Zalim bu imanla zaten olacak elbet zelil
İman ile olursan ey kullar zafer için zaten Yüce Allah kefil
Zalim yıkılır bu imanla yakındır keskinle imanını
Yükselmez vatan ufkunda nefretten temelsiz dağ

İman nasip olmaz her kula kıymetini bilin ey beşer
Göğsündeki iman zalimin zulmünü bir anda deşer
Mehmetçik şehit olurken cennete düşer
Zalim denilen soysuz cehenneme düşer pişer
Zalim yıkılır bu imanla yakındır keskinle imanını
Yükselmez vatan ufkunda nefretten temelsiz dağ


İmanla yönümüz dönüktür nurdan Kâbe’ye
Zalim şeytan ile ayakta uyur bak gör esneye esneye
Biz doğduk imanımızla yürüyoruz zalimi yıkmak için öteye
Zalim karşısında görür bizi kaçar titreye titreye
Zalim yıkılır bu imanla yakındır keskinle imanını
Yükselmez vatan ufkunda nefretten temelsiz dağ

Üç beş onursuz zalim baş başa oturdular
Nefretle vatanı yıkmaya el ele başladılar
Çanakkale de yenilgiyi hazım edemediler
Şimdi yeniden yıkmak için nefretle diş bilediler
Zalim yıkılır bu imanla yakındır keskinle imanını
Yükselmez vatan ufkunda nefretten temelsiz dağ


Kul Mehmet’im imanla yürüyelim adımlarımız olsa da revan
Üç adımda imanla yıkılır zalim el ele hemen biter devran
Nefret ile yüklenmişse yürüyerek gelmez işte o kervan
İmanla ol imanla yürü gör bak nasıl kaçıyor zalim eyle seyran
Zalim yıkılır bu imanla yakındır keskinle imanını
Yükselmez vatan ufkunda nefretten temelsiz dağ

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-


Yıldızlara Beni Anlatırken Yıldızlarda Seni Görmek



   Seninle beraber olmanın güzelliği nedir bilir misin ay bakışlım? Gülüşün İle gülmek, gülüşünde kendimi görmek, aşkın deryasında kelebek misali uçarak seni gülümserken seyretmek. Seninle aşk’a dair heceleri harcamak, aşk dolu sözlerin merkezinde gözlerindeki aşkın ışıltısında kaybolmak ve biz olmak.

   Seninle yağmurun altında, sırılsıklam aşkımız gibi yağmurun rahmetinde sırılsıklam olmak, şemsiyesiz el ele dolaşmak, kulaklarıma okuduğun aşk şiirlerini usulca yağmurun sesine karıştırarak dinlemek, akşam olunca yıldızlara beni anlatırken yıldızlarda seni görmek, birer birer gönlüme düşerek gönlümü aydınlatman ay bakışlım.

   Kirpiklerinde aşkın salıncağına binerek sallanmak istiyorum ve sen bana gülüyorsun o tatlı gülüşünle, al beni göğsünde salla, gözlerine bakarak o kirpiklerine bir salıncak kurayım, aşk deryasında sallanarak uyuyayım. Seninle türkülerin notaları arasında dolaşmak, türkülerle Anadolu’ya insan gönlüne ulaşmak istiyorum gezmek istiyorum dediğimde, hiç itiraz etmeden tutuyorsun ellerimde, yüreğimizde Anadolu’nun toprak merhamet kardeşlik vefa kokusunu aşkımıza karıştırarak il il dolaşıyoruz seninle ay bakışlım.

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

19 Şubat 2016 Cuma

Yok Olmasın Göğsündeki İman




Kalk yatan uyuyan adam kalk
İmanınla yürü korkma yürü
Demirden sağlam imanınla hareket et
Sonsuzluğa götüren ölüme yürü
Ölüm sonsuzluğa
Sonsuz cennete adım atmaktır
Yok, olmasın göğsündeki iman
Baştan sona doğru yürü korkma
İmanı iste sen imanla sana koşan işte biz
İmanla dirilen biz bizle inşa edilen dünya
Sende niyet bizde azim var
Gönülde yaralara merhemsin
Sanmasınlar seni biçaresin sen nefessin
Kimse biz gibi gönülleri bilen sarraf değil
Melunlar yoksundur insanlıktan onlar af lazım değil
İmanla Rahman önünde biz eğiliriz
Zalim gelirse nefreti ile ezer geçer gideriz
Zalim karşısında konuşma insanlık yok ona söz lazım değil
Vur tokadı yüreğine soluksuz bırak o insan değil
Her can körpe bir candır vahşete layık değil
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-






Cennet çiçekleri ellerinde, cennete meleklerin ellerinden tutarak cennete giden, Şehitlerimiz.



Bir feryat ki yüreklerde Sema’ya şehit olanlarla meleklerin ellerinde cennete uğurlanırken, bu nefreti kaybedenlerin nefretlerini kusarak bitişinin feryadıdır. Katliam ile beslenen insanlıktan çıkmış lanet bakışlı canavar ruhlu insanların yok oluşunun feryadıdır bu. Kalleşlik onlar için meziyet iken vatan için ölmek bizim için şeref ve cennet bahçesinde gezintiye çıkmaktır.




Yangın ile yüreklerinde, birlik ve kardeşliğimizi hazım edemeyen vahşetin temsilcilerinin son çırpınışı ve cehennemde yanmaya koşmalarıdır. Barbarlıkları ile hayvanların bile yanlarında kaçtığı, yüreğimizi yakan, cennet çiçekleri ellerinde cennete meleklerin ellerinden tutarak cennete gidenler, gözleriniz arkada kalmasın binlerce vatan evlatları sizin peşinizde terörü lanetleyerek, yıkılmadan yolunuzda devam ediyor.
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

18 Şubat 2016 Perşembe

En İyisi Rahmeti Aramak



Yola çıkarken Rahmet ararım
Rahmet aramazsan nefsimle yatarım
Nefsimle olunca hayatımı birbirine katarım
En iyisi Rahmeti aramak gerisini unutmak

Nefis ile şeytan etrafımı sararken
Rahmet gelip onları uçuruma atarken
Sadece Rahmeti alıp onunla yatarken
En iyisi Rahmeti aramak gerisini unutmak

Aldım metreyi nefsi şeytanın boyunu ölçtüm
Boylarının ölçüsünü alırken onlara küstüm
Rahmeti alıp diyar illere göçtüm
En iyisi Rahmeti aramak gerisini unutmak

Nefis ile şeytanın tokadı çok yaman
Aş diye anında yedirir saman
Kimdir onlarla bu âlemde mutlu olan
En iyisi Rahmeti aramak gerisini unutmak

Nefis şeytan eline düşmeye gör vermez aman
Onlarla uğraşmaktan geriye hiç kalmaz zaman
Rahmeti istersin dua ile sana kavuşur o an
En iyisi Rahmeti aramak gerisini unutmak

Kul Mehmet’im doldur kâseni Rahmet çeşmesinden
Helal kazan alın terinle sen ye helalinden
Rahmanı ve Rahmetini her daim an şükürle içinden
En iyisi Rahmeti aramak gerisini unutmak


Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Yolu Şaşıran Benim



Uzanırken maziye elim
Hafif olsa da az kelim
Lal olmasaydı bu dilim
Hatalarıma sözlerimle çelme takardım
Sap gibi ortada kalmazdım boşuna taşlar üstünde yatmazdım

Aslına bakarsanız mazinin yok suçu
Suçun hepsi bende yolu şaşıran benim
Ters yöne girdim yanlışa yöneldim
Sap gibi ortada kalmazdım boşuna taşlar üstünde yatmazdım

Ata binerken yanlışlıkla eşeğe binmişim
Menzile varmadan yarı yolda inmişim
Her şeyi biliyorum derken eşeklik etmişim
Sap gibi ortada kalmazdım boşuna taşlar üstünde yatmazdım

Dereyi görmeden paçayı sıvadım
Akıntıya kapılıp sürüklendim adım adım
Acemi iken tüm yolları biliyorum sandım
Sap gibi ortada kalmazdım boşuna taşlar üstünde yatmazdım

Maziye iki çift laf söylemek isterdim
Senin yok hiçbir suçun diye gülümserdim
Yoldaş olduğu için teşekkürler ederdim
Sap gibi ortada kalmazdım boşuna taşlar üstünde yatmazdım

Hayatı etmedim takip sessizce ipini çektim
İpin ucunda ben varmışım hiç akıl etmedim
Hayat yavaş yürü derken ben şaha kalktım
Sap gibi ortada kalmazdım boşuna taşlar üstünde yatmazdım

Su diye pınardan su içmedim ürettim içtim
Libasları beğenmedim kendim ürettim giydim
Ne ürettiğim su suydu nede ürettiğim libaslar libastı
Kendi elimle yaraladığım gönlümün ıstırabı ile kaldım
Sap gibi ortada kalmazdım boşuna taşlar üstünde yatmazdım

Sancımın ilacını almadım çaresiz kaldım
Yolda ne buldumsa bakmadan koynumda sakladım
Zehirli yılanları saklamışsım neden böyle yaptığımı anlamadım
Sap gibi ortada kalmazdım boşuna taşlar üstünde yatmazdım

Cahili adam sandım yanında yattım
Bir sözüne beş sözü bende içine kattım
Nefsim için yarınlarımı cahil adama sattım
Sap gibi ortada kalmazdım boşuna taşlar üstünde yatmazdım

Dev hayatı cüce sanarak meydan okumazdım
Yol yakın diye şaşırıp uzun yola koşmazdım
Hayat hafife alıp onu yıkmaya çalışmazdım
Sap gibi ortada kalmazdım boşuna taşlar üstünde yatmazdım

İlk defa değil başımı taşlara vuruşum
Hesapsız hesabımla bin defa beş kuruşsuz kalışım
Akılsız hesapla bu ilk değil bininci yanlışa koşuşum
Sap gibi ortada kalmazdım boşuna taşlar üstünde yatmazdım

E elden ne gelir sabırdan başka
Derdi veren Rahmanın şifası bambaşka
Hatanı bil otur yerinde koşma çamura bata çıka
Sap gibi ortada kalmazdım boşuna taşlar üstünde yatmazdım

 Kul Mehmet’im hatalarım oldu bir tecrübe
İnsan dediğin okumak anlamak için değil alfabe
Her yanlışa koştuğunda yiyor insan bin bir darbe
Sap gibi ortada kalmazdım boşuna taşlar üstünde yatmazdım

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç