Bu Blogda Ara

11 Aralık 2015 Cuma

Boşuna Mı Ümitle Bekliyorum



Bekledim bütün gece gündüzüm hiç olmadı
Sevdayla geldim gönlün beni sen hiç anlamdın
Döndün yolunu bensizliğin yoluna gittin
Arkanda gelen sevdam yolundan alamadı

Gelmedin bekledim gelirsin diye zamanla
Sönmedi hiç yürekte ateşim ağlamamla
Ömrün geçti yolunda yoluna bakmakla
Arkanda gelen sevdam yolundan alamadı

Gitmene arıyorum sebep bulamıyorum
Sensiz bir an bu âleme ben sığamıyorum
Yollarda beklemeye ben dayanamıyorum
Arkanda gelen sevdam yolundan alamadı

Arıyorum seni bulmak için yürüyorum
Kul Mehmet'im ararken hala sürünüyorum
Gelirsin diye boşuna mı ümitle bekliyorum
Arkanda gelen sevdam yolundan alamadı


Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Ateşler Saracak Seni Ey Zalim.



Terki diyar ettin insanlığı ey zalim
Nefreti sığdırdın ömrüne ey zalim
Keşmekeşliği yaşadın yanacaksın ey zalim
Şafağın cehennemde doğacak ey zalim

Dünya şafağında hezimeti yaşayacaksınız
Nefretinle boğulacaksın ey zalim
Sallanacaksın cehennem ateşinde neşeyle
Şafağın cehennemde doğacak ey zalim

Gözlerinde sözlerinde ateş fışkırıyor
Ateşe doyacaksın ey zalim
Zulüm kokan nefesine

Ateşler saracak seni ey zalim

Ateşin Üst Üstüne Zenginleşerek Bekliyor....



Sen gidersen adın kalmaz
Seni kimse rahmetle anmaz
Ne şerefsiz bu diye
Mezarına toprak atılmaz
Müslüman kanı döken sen ey zalim
Mazlumu ezen ey zalim
Zalime ses çıkarmayan
 Sen Müslüman sanılan
Her adımında yanılan

Hatırlanır nefretle gezdiğin günler
Masum insanları ezdiğin sözler
Utanmadan kan döktüğün
Yüzüne tükürüldüğü günler
Mazlumu ezersin yanına kalmaz
Sanma ecel seni yakalamaz
Yakalar sonsuz ateşe atar
Derin yanarken cayır cayır
 Kokusu cehennemi sarar
Zalime ses çıkarmayan
 Sen Müslüman sanılan
Her adımında yanılan

Bu nedir yeter artık
Önüne gelen yakar geçer
İnsanları kanı akar oluk oluk
Bu kadar şerefsizlik yeter
İnsan doğarken anadan doğar
Bunlar doğarken neden doğmuş
Nefret içinde boka batmış
Yok, mu sonsuz azap yoluna gönderen
Yok, mu artık yeter diyecek olan
Zalime ses çıkarmayan
 Sen Müslüman sanılan
Her adımında yanılan
Zenginlik çamurunda boğulan
Bakma mazlum gibi şeytan gibi kovulan
Yakında sonsuz azap bekliyor
Hazırlan zenginliğin yok olacak
Ateşin üst üstüne zenginleşerek bekliyor

Mehmet Aluç-Kul Mehmet

Ağlama Gözlerim.



Eser bağrıma hasret rüzgârı bak her seher
Bir gün gelir elbet bu hasretlikte yar biter
Mutlu günler yârin nur koynunda yat hep geçer
Mutluluk için sabır et yanınızda gezer
Ağlama gözlerim her gecenin sabahı var

Yalnız başına kaldın sanma kaldın zindanda
Kavuşunca dertlerin yok olur bak bir anda
Nazlı yar sana o an gülerek koştuğunda
Sarılıp koklaşınca hasret yok olduğunda
Ağlama gözlerim her gecenin sabahı var


Gurbet sanma hayatın yolunda sana engel
Nazlı yârin sanki der yeter artık dön de gel
Vuslat ensenden tutar anında atar çengel
Nazlı yârin vuslatla gelir biter tüm engel
Ağlama gözlerim her gecenin sabahı var

Hasrete bakınca sen vuslat çıkmaz kınında
İyi bak görürsün sen mutluluk yar yanında
Uzak olsan da yârin kokusu o canında
Ufukta yâr el sallar oraya baktığında
Ağlama gözlerim her gecenin sabahı var

Vuslat için sen her gün duyarsın bir heyecan
İstersin vaktin geçsin yar ile her gün zaman
İçtiğin kahvede tat var yârden fincan fincan
Akşam olur bir süre ayrı ayrı yatacan
Ağlama gözlerim her gecenin sabahı var

Kul Mehmet'im hasretin yüreğine yapıştı
Gurbet elde hasretin seni dertle kapıştı
Nazlı yâr hasretinde sen gibi hep ağlaştı
Sabır et vuslat size biraz daha yaklaştı
Ağlama gözlerim her gecenin sabahı var

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-






Yoksa Gülümsemeleri De Sen Mi Çaldın?



Çocukluğumuz beraber geçti, beraber oynar gezerdik, senin düşlerin hayallerin olurdu, benim hiç olmazdı şimdi aklıma geldi, sanki çok yaramazdın hep yüzlerimi tırmalardın, acaba o zaman o anda sen düşlerimin hayallerimin saçlarını mı yoluyordun da korkudan yanıma hiç yaklaşmıyordu? Mümkün mü acaba susma bir cevap ver desem, çok uzaklarda kim bilir neredesin hangi şehirlerdesin. Acaba yine diyorum beni ağlatırdın sen ondan mı ben hala ağlıyorum? Duysan belki deli saçmalığı diyerek belki bana güleceksin ama sanki bana kalırsa sanırsam öyle!

Beni çocukluğum da ağlatırken yüreğim sızlardı, şimdide sızılar parmak uçlarımda sızlayarak çıkıyor, gülme duymuş gibi saçmalıkta değil neden olmasın? Sen hiç ağlamazdın hep gülerdin herkes şirretliğinden kaçardı, acaba şimdi ne haldesin şu an öğrenmeyi çok ama çok istiyorum, inan deseler bin kilometre ilerde yaşıyor koşarak nefes nefese kalsam şimdi koşarak yanına gelirim. Yaşadığımı dejuva sanma... Açık pencerede rüzgâr eserken bunlar aklıma geldi, yok sende şimdi beynin soğukta kalmış dediğini duyuyorum sanki!

Bak sana tasalarım dertlerim çocukluğumdan beri peşimde bir  gün gülemedim sen gibi, yoksa gülümsemeleri de sen mi çaldın? Öyleyse bu yılgılar neden şu an beynimde dans ediyor, yalan olsaydı inanmazdım aklımın bu oyunlarına hem ben hem de bu gönlüm! Seni kıskandığımı söyleme sakın şirretliğinin nesini kıskanayım ben? Acaba mı? Yok, canım olmaz böyle bir şey! Başka bir olasılık gelmiyor ki aklıma.

Bunlar yabana atılacak düşünceler  değil inan bana, yoksa neden aklıma geldi, neden buna hem aklım hem de gönlüm inansın?Bilirsin  ben hiç kuşkucu değildim şu ana kadar,ütülü gezer kafaları hiç ütülemezdim yani.Neyse bir gün nasip olur buluşursak sana soracağım, buluşamazsak ben senden önce ölürsem, bu not defterimi sana bırakıyorum oku ve gerçek mi değil mi gel mezarımın başında bana söyle ben duyarım anlarım o zaman.

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Vefa.

Vefa Vatandır.


Vefayla çıkılır yola her defa
İçinde olsa da az bin bir cefa
İçinde bulunur bin bir ton deva
Terk edilince kul sürmez ki sefa
Helak ayetleri gibi yakarsın
Seni terk edeni çaresizlikle

Gönül'e sensin zırhtan çelik kale
Seninle yaşanır hep güle güle
Dayanırsın çile denen her küle
Terk etmezsin ki sen hiç bile bile
Zalim alır götürür seni çöle
Helak ayetleri gibi yakarsın
Seni terk edeni çaresizlikle

Terk edenin gönlü mezar taşları
Hiç dik durmaz ki o yıkık başları
Gözünde hep akar o gözyaşları
Yanında olmaz ki hiç yoldaşları
Zalim alır götürür seni çöle
Helak ayetleri gibi yakarsın
Seni terk edeni çaresizlikle

Yıkılır tek tek gönül kaleleri
Hiç olmaz yarına ait düşleri
Yakışmaz yüzüne o gülüşleri
Ölüm kokar soğuktur tüm sözleri
Yamuk bakar o şaşıdır gözleri
Zalim alır götürür seni çöle
Helak ayetleri gibi yakarsın
Seni terk edeni çaresizlikle

Kul Mehmet'im vefa dersen o candır
Gönlün içinde yıkılmaz vatandır
Terk edenleri sanma sen insandır
Karanlık yolda tek başına kalandır
Pişmanlığın hançeriyle yanandır
Zalim alır götürür seni çöle
Helak ayetleri gibi yakarsın
Seni terk edeni çaresizlikle

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

10 Aralık 2015 Perşembe

Toplumun Nur Annesi Kadınlarımız.

Kadına Şiddet insanlık dışıdır.


Gönlü güzel kadınlarımız toplumun nur annesi
Kıymetiniz bilinmez bazen ah o nicesi
Karanlığa gömülür onların hep gecesi
Elleri öpülesi nur gönüllü ailenin annesi
Sizler gönüllerin varlığın bulunmaz bir abidesi
Size el kaldıranın kırılsın tutmasın elleri

Ağlama eğme sen sakın ola başını
Daha yeni evlenmiş soramam ki daha yaşını
Eğmezsin bilirim üzseler de hilal kaşını
Annelikle örmüşsün ömrünün kumaşını
Dayanamam ne olur kes artık ağlayışını
Size reva görülen hak değil rezilliğin daniskası
Size el kaldıranın kırılsın tutmasın elleri

Ruhunuzda var kutsal annelik tutkusu
Cennet dersen ayaklarınızın altında dokusu
Sizi ne diye bilmem çıkartırlar yokuşu
Yaşasınlar ömür boyu cehennem korkusu
Karabasanlar sarsın haram olsun uykusu
Size el kaldıranın kırılsın tutmasın elleri

Elleri kalkanlar bir gün olur nefreti ile meçhul
Bakarsan görünsün meymenetsizdir sözleri dangıl dungul
Elinde her zaman bulunur nefretle okunmuş çakıl
Ey insan olmayan insan az etrafına bakın
Kadın nurdur annedir eştir toplumun temelidir az ayık
Size el kaldıranın kırılsın tutmasın elleri

Can bulursun annede can olursun adam gibi durursun
Az adam oldun diye ne bu fiyaka kadınsız insan mı olursun
Çık bakalım hayat yoluna kadınsız yol mu bulursun
Beş dakika sonra o yolda karanlıkta kaybolursun
Abad ol abadı taşı yüreğinde işte şimdi adam insan olursun
Size el kaldıranın kırılsın tutmasın elleri kadınlarımız nurlarımız

Ey kadına el kaldıran sen kendini yitirirsin
Nur kadın senin nefretinle kadınlığını yitirmez bitirmez bilir misin?
Tufan gibi gelsen ancak kendini yıkarsın insanlık kolay ele geçmez
Kul Mehmet'im ne söylesen de bilmeyen kul yine bilmez
Size el kaldıranın kırılsın tutmasın elleri

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-


Abad: Şen

Rahat Dur Rusya Sen Sakın Kaşınma.



Rusya boş yere sen zırvalama
Derya değilsin ki anla sen amma
Çökersin uğraşma bak sen zamanla
Rahat dur boşuna sen kaşınma

Arkandakiler kaçar bak bir anda
Tüm enerjin biter kalmaz o canda
Dumanı tütmez sanayi bacanda
Rahat dur Rusya sen sakın kaşınma

Mehmet Aluç

Ah Rusya işin gücün hep palavra.




Ah Rusya işim gücün hep palavra
Kesersin görmezsin bak sen kadavra
Oldun işte sen değersiz paçavra
Ah Rusya işin gücün hep palavra

Havada gezersin sen hep düşersin
Pişmiş kelle gibi neden gülersin
Sen bu gidişle elbet bitersin
Ah Rusya işin gücün dalavere

Ambargo korsun sen bak yıkılırsın
Arkanda her olmaz o yavşak basın
Pekâlâ, kendin istedin sen kaşın
Ah Rusya gücün harcama boş yere

Gazı kesersen biz tezek yakarız
Karşına geçer batmana acırız
Birden Osmanlı tokadı atarız
Ah Rusya işin gücün dalavere

Gel sana Türk milleti akıl vere
Göğsünü aç gez sende gere gere
Tuş olup düşmezsin sen hiç mindere
Ah Rusya Allah size akıl vere

Kul Mehmet'im anlamaz bu hergele
Bu işin sonu inşallah rast gele
Bu nefret hemen bitmeli acele
Ah Rusya Allah akılda göndere
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Söyle anlamaz söylemesen yazık olacak.







Kur'an değil mi bu kâinatın cihangiri
Çoğu zaten sevmez o günah dolu beygiri
Nefis şeytan verir ona her an bir bildiri
Koşar cehenneme yapar hemen harakiri
Söyle anlamaz söylemesen yazık olacak

Allah bir olduğunu bilir söylemez o bir
Elinde yüzünde akan zaten kap kara kir
Arasan bulamazsın düşüncesinde fikir
Hiç bir zaman olmadı olamaz mütefekkir
 Düşüncesizdir verir hemen peşin o fikir
Söyle anlamaz söylemesen yazık olacak

Şeytanın soluğu ile koşup o gürlerken
Ömrü adım adım biter bilmezken yürürken
Bu dünyada göçeceğini hiç hiç bilmezken
Niçin böyle yaptığını bize söylemezken
Düşüp düşüp yollarda çukura tökezlerken
Söyle anlamaz söylemesen yazık olacak

Merhametten olmaz bulunmaz onun hiç evi
Nefis şeytan onun zaten vazgeçilmez evi
Çölde yaşayan değil o sanmayın bedevi
Bırakın ona siz insan adam kul demeyi
Ezilmiş dünya denilen yaşarken bu evi
Söyle anlamaz söylemesen yazık olacak

Kul Mehmet'im ne söylesen çözülmez esrarı
Parçalanmış bilmez ki o hiç parçalanmayı
Elinde gezer o nefretindir anahtarı
Kapat kapısını desen vermez hiç kararı
Hala düşünür baş aşağı nefret simsarı
Söyle anlamaz söylemesen yazık olacak
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Bu Nasıl Bir Yok Oluş ?


Avare düşlerin içinde gezen yolcu
Dur bak bir etrafına nereye gidiyorsun
Kimsin
Günahkârlık kokan yolların içinde
Düştüğün çukurları görsene
Hangi zalim yolunu çevirdi
Seni bu yola gönderdi
Dur ve düşün
Az silkelen
Bak her adımda ölüyorsun ve diriliyorsun
Sancılarının eşliğinde
Nasıl bu sancıya dayanır bu beden
Cennet kokan sokaklar karşıda
Ne gezersin bu yollarda
Aç sana az gözünü
Dağılmışlığından kurtul
Dirilişle var ol yeniden
Bak bakalım yaşadığım dediğin
Bu hayat yaşıyor mu?
Az hisset ne olur
Şükür kapısına uğramadan
İsyan kokan ısırgan otları ile yakan
Yıkık kapıların önünde
Acılarınla daha hala ne beklersin
Bu nasıl bir yok oluş
Var olmak var iken seni yandıran
Paslı duvarların acısı'damı
Yüreğine işlemiyor
Parçalamıyor bedenini
Batarken her an yerin dibine
Yeniden çıkarken feryatla
Bitmeyecek mi bu sancıların
Son vermeyecek misin hala
Bak sana cennet kokan sokaklar elini uzatmış
Gör artık
Koskocaman karanlığı yırt
Kâinatı aydınlatan nura koş
Sevgiye koş
Mühürlemesinler izin verme gönlünü
Dön yüzünü sevgiye
Hatta bir adım at yeter
Yığınla biriktirdiğin sancılarından kurtul
Doğrul belin günahlarının ağırlığında
Ölç biç öfkenin desibelini
Hançerinin uzunluğunu
Akan kanların ne kadar aktığını
Ne olur çok zor değil
Nedir seni döndürtmeyen
Uzat elini ya da kırp gözlerini sevgiye
O ulaşır sana
Kendi günahlarının kefaretini veremezsin tek başına
İçinde yanan nefret mumlarını söndür
Kangren olmuş yaralarına derman için gel
Sönmesin umudunun gözlerindeki feri
Gel az gerisin geri zor değil
Kolayda değil
Ama sen adım atmazsan
İstemezsen
Bu olmaz
Çığlıklar kulaklarına feryatla
Çirkinlik kokan sözleri fısıldamasın
Haydi, dön gel gerisin geri
Sevgi limanına
Sahiline
Ovasına
Yaylasına

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç