Bu Blogda Ara

30 Kasım 2015 Pazartesi

İman Gönül'e Yazılır...


İman gönül'e yazılır satır satır ayetle okunur anlaşılır
Mümin herkesi sever gönülden büyük gayretle iman eder
Ondaki imanın şevkidir bu bak kal hayretle eyle takdir
Her işi düzgün ayetle düşünür hassasiyetle nur yüzünde görülür
Helal kazanır her zaman helal yer afiyetle olmaz onda celal
İman böyledir kul için cennet yanında bulunur sünnet
İman ile gez sende olmasın cinnet kimseye eyleme minnet
Rahmanı bil ona et minnet senin için yaratıldı bu cennet
Âlemleri yarattı Zülcelâl yolunda kula var istiklal ile istikbal
İmanlı kulda olmaz izmihlal yanında olmaz melal ile celal
İşte nur Kâbe'nin üstünde çıkmış ezan okuyor o nurlu Bilal
Bayrak üstündeki hilal şehit kanıyla nurlandırdı Zülcelâl
Vatan imanla olur vatan imansız olmaz vatan tanı sen odur atan
İman ile olanda olmaz ihlal pınarda akan değil mi iman gibi zülâl
Mümin yanında gezmez çakal gönlünde merhamet var çok al
İman gönül'e olur eşkâl iman sabittir onda var anlayış yani intikal
İslam'a girmek ya da girmemek nefis şeytanla ölmek
Zül celale teslim olmak ya da olmamak cehenneme düşmek
Nur Kur'an sünnet yolunda gitmek ya da gitmemek yok olup gitmek
Seç beğen yaşa imanla ol gönüllere paşa cennet içinde yaşa
Seç beğen yaşa imansız cehenneme koşa koşa cehennem içinde yaşa
Bak gör eyle temaşa sende yaşa paşa paşa çıkarma kargaşa
Bak görme etme temaşa yaşama paşa paşa koş ateşten ateşe et münakaşa
Her gelene de deme ağa paşa sende ol ağa paşa imanla yaşa

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Varalım İmanla Gül Kokan Resule


Tövbe bedende siler günahla kiri
Mümin imanla gezer dünyada hep diri
Nur Muhammed güllerin en güzeli
Müminler Allah'ın kulu en özeli

Varalım imanla gül kokan Resule
Varalım gönülde imanla varalım
Dünyada mazlumların gönlüne sarılalım
Zalimleri yerin dibine imanımızla tıkalım

Ölmek için gelmedik mi biz dünyaya
Nedir bu gönüldeki fiyakalı alım çalım
Gönülde imanla mezara varalım
Oradan da gül kokan nur Resule varalım

Varalım imanla gül kokan Resule
Varalım gönülde imanla varalım
Dünyada mazlumların gönlüne sarılalım
Zalimleri yerin dibine imanımızla tıkalım

İmansız yaşadığımız hep bunalım
İmanla Allah'a kul Resule ümmet olalım
Cümle gönülleri imanla saralım
İmanla cennete varalım

Varalım imanla gül kokan Resule
Varalım gönülde imanla varalım
Dünyada mazlumların gönlüne sarılalım
Zalimleri yerin dibine imanımızla tıkalım

Kul Mehmet'im haydi gül Resule koşalım
Nur Kura'nla buluşalım gönüllerde coşalım
Âlemi merhametle biz buluşturalım
Zalimi dersen cehenneme savuşturalım

Varalım imanla gül kokan Resule
Varalım gönülde imanla varalım
Dünyada mazlumların gönlüne sarılalım
Zalimleri yerin dibine imanımızla tıkalım

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-


İşte en güzel söz bu...


Varalım İman Dergâhına...



Ey nefsim imansız yaşanmaz ağlarsın derin derin
İmansız menzile varılmaz yerin olmaz inan serin
İmansız Allah'a kul olunmaz  bu değil senin kaderin
İmansız gül Resulün şefaatine ulaşılmaz
İmansız haram helal anlaşılmaz
İmanla cehennem ateşi hemen söner
Şeytan sana sırtını döner
Varalım iman dergâhına
Haydi, Allah'ın aşkına

İmansız yaşanır dünyada  aptal gibi
Şeytan dersen çirkefin rezilin biri
Alır cehenneme attırır diri diri
İmanla ol sen ol sen kal hep diri
Bakarsın âleme aptal aptal
Anlamazsın hiç bir şey
Haydi, ayıksana nefsim hey
Ömür gelir biter her şey
İmanla cehennem ateşi  söner
Şeytan sana sırtını döner
Varalım iman dergâhına
Haydi, Allah'ın aşkına

İmanla şeytan seni yıkamaz
Arkanda tuzaklar kurmaz
İmansız Allah'a kul olunmaz
İmansız cennete yollar çıkmaz
İmanla olan kul zalimden korkmaz
İmansız cennet kapısı kula açılmaz
Yüce Rahman nur Resul yüzüne bakmaz
Şeytan lain  ile yatılmaz
İmanla cehennem ateşi söner
Şeytan sana sırtını döner
Varalım iman dergâhına
Haydi, Allah'ın aşkına

Kul Mehmet'im imanla olsun irfanın
İmanla bu dünyaya bağlanın
Nur Kur'an Sünnete varalım akın akın
Fikrimiz İslam'la olsun akla yatkın
Ölüm gelir kula ansızın
İmanla ömür olsun apaydın
Şeytan dersen pek azgın
Yalan olan her şey dünyanın
İyilikle iman merhamet Ahirete ait
Kul ise bunları almaya müsait
İman olsun gönülde vesait
İmanla cehennem ateşi söner
Şeytan sana sırtını döner
Varalım iman dergâhına
Haydi, Allah'ın aşkına

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Tövbe İle Göster Günlerini...








ömrüm geçiyor günahla
gecem gündüzüm dolu ahla
var secdeye biraz ol Rahmanla
mezar dolmasın eyvah la
var tövbe kapısına
sil ruhundaki kiri
bu kapıya varamaz
her güzel kul diri
var kır üzerinde gafleti zincirini
yık nefis ile şeytanı her birini
tövbe ile göster günlerini
kaldır tövbe ile  
gönlündeki günah perdelerini

Kabul et hak dinini
Nur Kur'an nur Peygamberle
geçir gününü
Rahmana çevir yönünü
olursun alemin zengini
merhametle doldur gönlünü
tövbe ile donat ömrünü
var kır üzerinde gafleti zincirini
yık nefis ile şeytanı her birini
tövbe ile göster günlerini
kaldır tövbe ile  
gönlündeki günah perdelerini


iman gönül duvarını sağlam tutar
nefis şeytan  yıkmaya uğraşır seni yutar
iman Rahman kapısında tutar
iman ile tövbe ile ruhuna çek bir astar
nefis şeytana okkalı ver bir ihtar
yoksa ömrün sonuna kadar bedende çıkmaz
günah çamurunda yatar kalkar batar
var kır üzerinde gafleti zincirini
yık nefis ile şeytanı her birini
tövbe ile göster günlerini
kaldır tövbe ile  
gönlündeki günah perdelerini
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-




Sarıldık şimdi biz ya Resulullah


 





Dünya denilen geçici kafeste
Kurtulamadık biz Ya Resulullah
Kardeşlikle gönülde bir seferde
Sarılamadık biz ya Resulullah

Gönül cennet kapısı bilemedik
İçine de bizler hiç giremedik
Bir mutlu gün gönülden göremedik
Kardeşlikle gönülde bir seferde
Sarılamadık biz ya Resulullah

Sarılmadık biz Nurdan Nur Kura'na
Bakmadık gözde akan kanlı yaşa
Sünnetini almadık bizler başa
Kardeşlikle gönülde bir seferde
Sarılamadık biz ya Resulullah

Boşa çektik nefis için cefalar
Boş dünya için sürüldü sefalar
Ahirette sefa biz bilemedik
Kardeşlikle gönülde bir seferde
Sarılamadık biz ya Resulullah

Derdimiz dünyada  para pul mevki
Nefrete bıraktık her türlü sevki
Almadık Kur'an da bizlerde şevki
Kardeşlikle gönülde bir seferde
Sarılamadık biz ya Resulullah

Sırtımızda ah olsa yırtık bir çul
Onunla yapılsa tüm bu iyilik
Mezarda geçer iyilikle o pul
İnsana değil Allah'a ol sen kul
Kardeşlikle gönülde bir seferde
Sarılamadık biz ya Resulullah

Beşerin fos geçersiz kanunları
Faiz lobisinin fos kuralları
İnsanlığın yaramaz zararları
Sardı âlemi bizde göremedik
Kardeşlikle gönülde bir seferde
Sarılamadık biz ya Resulullah

Nefis nefretle bu gönlün içinde
Kibir eli  girmiş gönlün elinde
Dedikodu neşeyle dilimizde
Kardeşlikle gönülde bir seferde
Sarılamadık biz ya Resulullah

Kur'an mesajını gönül almazken
Kardeşliğe elimiz uzanmazken
İnsanlık nedir hiç de bilinmezken
Kardeşlikle gönülde bir seferde
Sarılamadık biz ya Resulullah

Müminler der merhametle gönülde
Zarar değmesin bu dünyada cana
Hepimiz Nur Kur'an Sünnetten yana
Koşarız imanla cennet mekâna
Kardeşlikle şimdi biz bir seferde
Sarıldık şimdi biz ya Resulullah


Nur Kur'an ile senin o nuruna
Kavuşmaktır bizim tüm emelimiz
Cennette olsun tüm gönüllerimiz
İmanı gönül içine ekeriz
Kardeşlikle şimdi biz bir seferde
Sarıldık şimdi biz ya Resulullah

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Yoldaki terazi adımları Ölçer hassastır...



Alıp veremediğimiz nedir
Hayatla insanlarla
Düşlerle
Niyetlerle
 Adımlarla
Bize diken gibi batan mıdır?
Kör adımlarla hissiz yarınlara yürürken
Neden doğru adımları
Bizim yanlış adımlarımızın
Yoluna çevirmek için baskı yaparız
Zorlarız
Kolunu koparırcasına çekeriz
Peki, bizim düşüncemizin
Değeri var mı onda hayır
Onun fikrinin
Değeri var mı bizde hayır
Öyle ise neden bu zorbalık
Herkes gitsin kendi yoluna
Yoldaki terazi adımları
Ölçer hassastır
Yanlışlığını doğruluğunu
Bir kaç adım sonra
Nedir bu duyarsızlık
Kimden yana olduğunu söyler
Tarafta tutmaz öyle
Yoktur onda fırıldak gözler
Şak diye yüzüne karşı söyler
Boyun ölçüsünü milimine ölçer
Aldığın nefesi
Niyetini
Sığınma kendi korkun arkasına
Bu kadarda saldırgan olma
Hücren olmasın
Zindanları kurma gönlünde
Güvercinleri yaralama bırak uçsunlar
Kırma kanatlarını yazıktır
Özgürlüğün etrafına
Neden telden çit çekersin
San kim bu hakkı verdi
Sırıtma
Yaptığın resmen
Zorbalık
Seni fikrin senin
Benim fikrim benim
Nedir bu baskı
Az sonra yoldaki terazi ölçecek
Nedir bu korkun
Yanlış çıkarsa et kabul
Nerende anlarsın
Solursun böyle
Etrafı aldı pis koku
Hem korkma yoldaki terazi ile
Zamanın hassas kolları da ölçüyor
Telaşa gerek yok
Relaks
Sakin ol
Allah var telaş yok

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Kutlu Olsun Seferin



Kutlu olsun seferin düne takılmadan yürüyen
Fikirsizlikler kafesinde kurtuldun uçuyorsun  yarına
Korktuğun başına gelmeden sen ey gülümseyen
Savaşlar yaşlar bitsin diye yoldasın ne mutlu sana

Sahte bakışlar gülüşleri yok etmeye çıktın yola
Sana dar geldi bu dünya adımlar sen özelsin
Tahriklerle mazlumun yok edilen hakkı için yürüyensin
Savaşlar yaşlar bitsin diye yoldasın ne mutlu sana

Vıcık vıcık gasp edilen hayatların feryadı yıkarken dağları
Mazlumun bir lokma aşı vefasızların midesinde anlamaz vebali
Bilirim gönlündeki iman ecdadının imanı yıkar dağları bayırları
Savaşlar yaşlar bitsin diye yoldasın ne mutlu sana

Cahillerin cüretini yıkmak insanların külfeti almalı insan dersin
Bakar mısın âleme kaç kişi seni dinler yinede çıkarsın yola sen
Bilmeli herkes dostu düşmanı açık olmalı dersin niyetler sen
Savaşlar yaşlar bitsin diye yoldasın ne mutlu sana

Beşer olan zalim kendi kor kanunu yıkılacağını bilmez
Zorbalıkla kabul edilen gönül'e çok büyük gelir sığmaz
Zorba zalim önünü görmez kördür kasasını görür gülmez
Savaşlar yaşlar bitsin diye yoldasın ne mutlu sana

Kul Mehmet'im bende geliyorum seninle yalnız değilsin
İki kişi az olsa da hiç yoktan iyidir herkes niyetimizi bilsin
Cüreti olan cahil sağlam imanlı gönlümüzdeki cevheri görsün
Savaşlar yaşlar bitsin diye yoldayız  ne mutlu bize

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

29 Kasım 2015 Pazar

Gönlümü Boşluğa Mezarının Başına Diktim...

Ah vicdansız, sen sensizliği yaşamadan beni sensiz bıraktın gittin, bilmem bensizliğe nasıl alıştın! Zamanı giderken durdurdun da gittin sanki mevsimleri aldın sakladın gittin, bari giderken onları götürmeseydin, seninle dolu olan zamanı yaşar, mevsimlerde kokunu alır az bu gönlümü avuturdum ah zalim!

Gitme dedim yalvardım, kal dedim gittin, şimdi gel demeye tekrar seni aramaya varmıyor ayaklarım, viran bir odanın içinde sensiz viraneliği yaşıyorum. Yüreğinde bir damla hiç vicdanda yoktu insafta yoktu, insan kendisini bu kadar çok seveni, nasıl terk ederde gider, aklım almıyor, bunu bana anlatacak bir tercüman bile bulamıyorum...

Mezarının başında sadece gözyaşı döküyorum, neden benden önce gittin, sanma isyan ediyorum, elbet doğduk ölmek için ama neden önce sen terk ettin beni, sensiz bıraktın laftan anlamayan gönlüme bunu anlatmaya çalışıyorum ama anlatamıyorum... Boşluğa düşerken gönlüm sensiz feryat figan içinde, sensizlikle baş etmek için gece gündüz mezarın başında toprağa sinen kokunu koklayarak kendimi avutuyorum sevgili...

Son defa sensiz atan kalbime suni teneffüs yaparken acısından kurtulmak için ne yapsam boş biliyorum, serseri bir deli gibi sensizliği yaşıyorum, yanına beni götürecek o Azrail meleğini bekliyorum, üzülme sevgili bende geleceğim, kavuşacağız yine yan yana göz göze olacağız eskisi gibi...

Gönlümü boşluğa mezarının başına diktim, sen her baktığında göresin seni nasıl özlediğini bilesin diye bakınca göresin diye mezarının yanında bırakıyorum sevgili...

Çıksam sensizliği haykırsam yüce dağ başında
Dağlar parçalanır yıkılır şehirler korkuyorum
Yüreğimde saklıyorum sensizliği yüreğim parçalansa da
Yansa da yüreğim sevginle yanıyor sen kokuyor

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

Buruk Bakar Yetim



Gönlün etrafı çevirmiş derin kapkara mezarlık
Feryada koşan nedir bu sendeki acımasızlık
Hiç mi kalmadı gönülde merhamet eden insanlık
Buruk bakar yetim sahipsiz kalan eş biten umut              

Titremiyor yürek niyetler almış uçuruma koşuyor
Zalim vicdansızın ekmeğine yağ sürmeye koşuyor
Yıkılır yürekler yanar canlar nasıl nefretle coşuyor
Buruk bakar yetim sahipsiz kalan eş biten umut

Maziyi silen silik yarınsız karanlıkla nasıl mutlu olur
Vatanın her taşında feryat yürek yakar bu nasıl insanlık
Böylesine nefret kin bir gönülde nasıl bir yazgı olur
Buruk bakar yetim sahipsiz kalan eş biten umut

Kul Mehmet'im bu acıyı var mı açıklayan bir tercüman
Etrafı nefretle nasıl kaplar kara kapkara bir duman
Nasıl kırıldı böyle gönüller nefret eline düştü halimiz yaman
Buruk bakar yetim sahipsiz kalan eş biten umut

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

28 Kasım 2015 Cumartesi

Ölmek İçin Yaşayan İnsan



Ölmek için yaşayan insan neyin peşindesin
Ölüm senin göbek adın peşinde adım adım
Kaçsan kurtulamazsın koşarsın izinde
Yaşadığın âlem onun içinde çıkış kapısı ötesinde
Neyin peşindesin kuşandın ölümü sana o hep yakın

Acizsin fakirsin ölüme var mı çare bulan kaçan
Gezersin kurt meydanında aç gözü ile yol alan
Def etsin kurdu incitme insanı çölü yaşatan
Aman dileyene aman ver kalırsın amansız
Neyin peşindesin kuşandın ölümü sana o hep yakın

Yerin altı muamma değil yaptığını çektiğin yer
Gönlünde varsa güzellik ölmeden ortaya ser
Yoksa gönülde güzellik nefretin seni boğar ey beşer
Bil vahşi ile yahşiyi karıştırma aman herkes ölüme gider
Neyin peşindesin kuşandın ölümü sana o hep yakın

Kul Mehmet'im sen sakın aslan olup kükreme
Yoksa mezarda bekler kükrediğin aslan deneme
Yaşarken dev aynasında görme sakın kendini
Mezarda seni boğan dev bekler unutma sakın
Neyin peşindesin kuşandın ölümü sana o hep yakın
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-


Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç