Bu Blogda Ara

14 Kasım 2015 Cumartesi

Hiddet ve Şiddet...



Bu nasıl nereden çıkar şiddet
Şiddeti bilen görmez neden
Başına gelmeyince görmez
Başına gelince ister medet

Hani bizde olunca suçlu çoktu
Onlarda olunca bir tane oldu
Ağzı olan konuşur bizde
Neden birlik var onlarda

Yıkılmak karşıda bilinmez
Başına yıkılınca bilinir
Görülmeyen acı görülür
Çok ses kesilir tek ses olur

Ders almak gerekir bence
Karşıda seyretmek olmaz bizce
Yüreklerimiz ağlar yıllarca
Söz dinlemez söz dinler böyle

Keşke olmasaydı yanmasaydı yürekler
Yakıp yıkan ilk başta ezilseydi başı
Yürek değmeseydi lanet taşa
Şimdi birlik olda gerçeği gör yaşa

Kimse görmesin kendini dev aynasında
Sormalı kendine ben kimim yaşamında
Işığa karanlık ışık tutanlar unutmayın
Karanlık ışık sizi kör eder yalan sanmayın

Harami gibi mağarada yaşayanlar
Haramilere destek verenler gülenler
Verenler vermeyince korku ile kendine gelenler
Ağlatanla bir olanlar ağlar bilemediniz

Kul Mehmet bitsin artık şiddet
Şiddet olmasın istenmesin medet
Karşımızdakine ne bu celal hiddet
Hiddetle olan başına gelir şiddet
Mehmet Aluç-Kul Mehmet



Yüce Allah'ım


Bir avuç dua ile kapındayım Allah'ım
Kalbim de damarımdasın bilirim Allah'ım
Her adımımda nefesimde yanımdasın Allah'ım
Ne zaman düşsek sıkıntıya yanımızdasın Allah'ım

Yolum çıkar bazen uçuruma bırakmazsın Allah'ım
Günah deryasına düşsem tövben ile af edersin Allah'ım
Yalnız kaldım desem hâşâ yalan söylerim Allah'ım
Ne zaman düşsek sıkıntıya yanımızdasın Allah'ım

Yüzüm çevirsem nefsime uyup yönüne çevirirsin Allah'ım
Şeytana uyup yoldan çıksam ayağım kaydırır döndürürsün Allah'ım
Sevap işlemek için yol çıkarırsın karşıma yüceler Yücesi Allah'ım
Ne zaman düşsek sıkıntıya yanımızdasın Allah'ım

Düşerim karanlığa Nur Kur'an yetişir imdadıma Allah'ım
Acıdın kullarına Âlemlere Rahmet peygamberi gönderdin Allah'ım
Seni övmekten anlatmaktan kâinat gibi acizim Allah'ım
Ne zaman düşsek sıkıntıya yanımızdasın Allah'ım

Şimdi düştük sanki biraz gaflete Allah'ım
Nur peygamberin ashabı gibi koşamadık mazlum yanına Allah'ım
Gece gündüz İslam için ter dökemedik af et bizi Allah'ım
Ne zaman düşsek sıkıntıya yanımızdasın Allah'ım

Ellerimizle mazlum gözyaşı silenlerden eyle Allah'ım
Dünyaya değil ahirete çalışanlardan eyle Allah'ım
Kazancını kasalarda saklayan değil,
İnfak olarak verenlerden eyle Allah'ım
Ne zaman düşsek sıkıntıya yanımızdasın Allah'ım

Kul Mehmet derki feraset ver  bize Allah'ım
Mazlum garip yanına koşanlardan eyle bizi Allah'ım
Çaresizlik seninle aşılır bize güç kuvvet ver Allah'ım
Ne zaman düşsek sıkıntıya yanımızdasın Allah'ım

Mehmet Aluç

Âlemlere Rahmetsin Nurdan Muhammed (S.A.V.)...



Ahir zamanda kaldık göremedik seni
Gülüşün gül kokun hala esiyor âlemde
Nur bakışın sünnetin buluşturur bizi
Sen Âlemlere Rahmetsin Nurdan Muhammed

Nasırlaşmış umutsuza umutsun sen
Yolda kalmışa mutluluksun sen
Cahil kalmışa iman sunan sensin
Sen Âlemlere Rahmetsin Nurdan Muhammed

Usanmaz tüm yürekleri dinlersin
Çare olmak için gece gündüz dinlemezsin
Ümmetim ümmetim diye nurdan gözyaşı dökersin
Sen Âlemlere Rahmetsin Nurdan Ahmed

Solmayan nurdan bir gülsün sen gönüllere
Sensiz hayat olmaz sensiz yaşayan ömürlere
Koşarak gelirsin gülerek seni candan sevenlere
Sen Âlemlere Rahmetsin Nurdan Ahmed

Seninle başlar nurlu secdeye vardı
Senden önce cahillik ile zulüm vardı
Gelişinle nurdan rahmetler yağdı
Sen Âlemlere Rahmetsin Nurdan Muhammed

Merhametine her zaman muhtacız
Şefaatinle cennette biz kucaklaşacağız
Sen olmazsan biz bu âlemde ne olacağız
Sen Âlemlere Rahmetsin Nurdan Muhammed

Seni gönderdi Rahman şükürler olsun acıdı kuluna
Âlemleri isminle yarattı çıkardı kul yoluna
Hayran olduk gülüşüne merhametine bakışına
Sen Âlemlere Rahmetsin Nurdan Muhammed
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-






Hala Yüreğim Yanık





























Ben gönlünde düştüm düşeli
Yine sensin gönlümün güzeli
Sen hala beni üzdün üzeli
Gönlüm vaaz geçmiyor
Hala yüreğim yanık
Soğutmak istesem de
Sana karşı soğumuyor
Kaç mevsim geçti üstünde
Yüreğime hala kar yağmıyor
Hala seninle bahar ayında
Gözlerine dalmış
Seni hala seviyor
Dudaklarının izi tadı
Hala dudaklarımda
Teninin sıcaklığı
Hala tenimde
Senden bir kırıntı
Kalmadı sansan da
Hala sen varsın
Ayrılık rüzgârını
Estirdiğini bilsem de
Esen bahar rüzgârı sanki
Sen kokan
Esen kasırga seni
Yüreğimde söküp atamadı
Ben gönlünde düştüm düşeli
Yine sensin gönlümün güzeli
Sen hala beni üzdün üzeli
Gönlüm vaaz geçmiyor
Hala yüreğim yanık
Mehmet Aluç-Kul Mehmet

13 Kasım 2015 Cuma

Bir Asi Delikanlı...



gönül içine sığamadı bir sevgi
aradı tüm limanları sığınmak için
gökyüzü karanlık gönüller simsiyah
korktu sığındı bir karanlığa oldu kapkara
yoldan geçerken bir asi delikanlı
takıldı ayağı yerdeki taşa uzandı yere
karanlıkta saklı duran kapkaranlık sevgi
simsiyah haliyle girdi gönlüne yanlışlıkla
ne kadar uğraşsa da bembeyaz olamadı
girdiği o kapkara gönüldende çıkamadı
gülümsemek isterken gülümseyemedi
dalganın sert kayaya vuruşu gibi
dalganın o sessiz çığlığı gibi serseri oldu
yanlış gönle girmişti sanki elden ne gelir ki
gülümsemeye zorlanırken sıktı kendini
kıpkırmızı oldu sarardı soldu
en sonunda nefessiz kaldı sanki can verdi
asi delikanlı günlerdir huzursuzdu bir garipti
aradı sebebini bulamadı suratını ekşitti
şimdi asiliği ile özgür kaldı sandı
iki karanlık bir gönülde olmazdı sevgi anlamıştı
emanet bir yerde durmak zordu
bakışı umudu söndü şimdi olan oldu
son nefeste gülümsemeden öldü sanki bu sevgi
asi olan sanki alışmıştı az buçuk sevgi gölgesine
şimdi yoktu gönlünde neden bilmez huzursuzdu
giderken sevgiden kalan bir damla gözyaşı
yüreğinin köşesine sımsıcak damlamıştı
yok, ediyordu sevgisizliği parça parça
bir parça huzur duydu derinden bir oh çekti
bu ne güzellik Allah'ım dedi yaşadığım neydi
meğer ben ne asi bir kulmuşum
 yaşadığım tam trajedi imiş
huzur var iken huzursuz yaşamışım
anladı döndü gönlüne attı içinde sevgisizliği eskisini
dönek sevgisizlik yuvarlandı düştü karanlık dehlize
nezaket tebessümsüzlük başına dert almış yalnız kalmıştı
bağırsa da sesi duyan olmazdı 
karanlık dehlize döküldü bir ton moloz altında kaldı
asi delikanlı son bir hamle ile döndü
son bir hamle ile sevgiye yaptı suni teneffüs
ani bir sıçramayla şevk ile kalktı musallada sevgi
sihirli sevgi şarkısı hala kalbinde atıyordu
gülüyordu kahkahasız neşeyle gülücükle
alnında damla damla gülüşü akıyordu
yıkandı bu gülüşle asinin gönlü gülümsüyordu
musallada kucağına aldı asi olmayan artık o delikanlı
hayatın sonsuz ufuklarına yürüdüler iç içe gülümsemeyle
gezdiler tüm sokakları o gülümsemeyle
dağıttılar bolca sevgi gülücük
aldılar onlarda bolca öpücük
Mehmet Aluç-Kul Mehmet

12 Kasım 2015 Perşembe

Bendeki az buçuk delilik olmasaydı...







Aşk ile sevmek için ah bendeki az buçuk delilik olmasaydı nasıl, aşk vadisinde gözlerine bakarak yürür, yanına nasıl sokulurdum? Aşk bazen de az delilik olsa gerek, yoksa büyük bir cesaretle nasıl ilk görüşte âşık olduğuna inandığına yaklaşarak "seni seviyorum" diyebilir insan? Belki yiyeceğin aksi bir tokat, kötü gönül kırıcı bir sözle insanın dünyası yıkılacak iken, büyük bir cesaretle gözlerinin içine bakarak çekinmeden "seni seviyorum" diyebilir? Şu anda bu gülümseyen satırlarım yerine, acı dolu hüzün dolu satırları yazıyor olabilirdim!

İnsan bazen söylemeye korktuğu kelimeleri heceleri söylemeli, yoksa bir ömür boyu söylemediğine pişman yaşamak zorunda kalıyor. İlk bakışta bir tanem seni nasıl sevdim, nasıl kanım sana ısındı ve sen ilk sözümden sonra sana "seni seviyorum" dedikten sonra, öylesine güzel gülümsedin ki tüm dünyam gülümsedi, ben ömrü hayatımda hiç böylesine güzel gülüş görmedim ve ömrü hayatımda böylesine gönlüm sevinmedi, o gönlüm bir şahin gibi kanatlandı beni gökyüzüne çıkardı bir anda, bir anda geri yeryüzüne indirdi... Ah gözlerin aşk ile buluşunca ne kadar güzel bakıyor, ben kayboluyorum içinde resmen, heyecanla inip çıkan sinende açan gülleri sen görmüyorsun, ben gördüm o papatyaları gelincikleri laleleri sümbül renk renk açan o gülleri... Hepsinde sen kokuyordun gülüşlerin kokuyordu ah gözlerin aşk ile ne güzel ışıltılı bakıyor, ah ne kadar güzel gülüyordun gül tanem nur tanem!

Şimdiye kadar tadını alamadığım tüm tatları bir evet ile yani bende " seni seviyorum" deyişinle tattım ve hala tatmaya devam ediyorum... Artık hecelerim sensin, şiirlerim sensin, bakışlarım gülüşlerim sensin nur tanem... Hayatın avuçlarımda yalnızlığa doğru uçarken karşıma bir anda kader seni çıkardı, ah kader elleri öpülesi kader, sana nasıl teşekkür ederim bilmiyorum ama karşıma çıkardığın bu güzel gülüşlü sevgiliye ömür boyu, kendimden çok bakacağıma inanabilirsin... Onu sevmeye korumaya başım üstünde taşıyacağıma inanabilirsin, seni mahcup etmeyeceğim. Kaderimi yazan Yüce Rabbim, sana da binlerce kez şükürler olsun alnıma gönlüme yazdığın için, senin iznin yardımınla hep gönlümde seninle beraber taşıyacağım...

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-


Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

Mana Âlemi Manevi Hayat Budur


Ebedi olan değil dünya
Yalancıdır bu dünya
Ahirettir ebedi olan dünya
İman olmalı iç dünya
Mana âlemi manevi hayat budur
Yaşadığın hayat olmaz yalancı dünya

İman ile gez dünyayı fersah fersah
Fıtrat bunu gerektirir olursun ferah
Gafil gezme gaflete dalma demezsin eyvah
Her şeye kadirdir yüceler Yücesi Allah
Mana âlemi manevi hayat budur
Yaşadığın hayat olmaz yalancı dünya

Fütüvvet imandandır bunu iyi bil
 Senden nefret edenleri af et olsun tatlı dil
Tövbe kapısından dur günahların sil
Haramdan uzak dur olsa da altınlar çil çil
Mana âlemi manevi hayat budur
Yaşadığın hayat olmaz yalancı dünya

Ölüm iman edene gülümser
İmanı olmayan ölüm ne eder
Sanma ölümden sonra hayat biter
Ölüm yeniden sonsuz yaşama doğru gider
Mana âlemi manevi hayat budur
Yaşadığın hayat olmaz yalancı dünya

Kul Mehmet'im der ki bilmeli halden
Koku almalı açan her gülden
Ölüm gelirse kula aniden
İman ile gitmeli ahirete imanı gönlünde
Mana âlemi manevi hayat budur
Yaşadığın hayat olmaz yalancı dünya
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Fütüvvet: Cömertlik-Kendi nefsinde başkasının üzerine bir meziyet, üstünlük görmemek. Hatalarını itiraf edenleri affetmek, hiç kimseye şahsî düşmanlık beslememek. Ahlâk güzelliği. 



Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç