Bu Blogda Ara

7 Ekim 2015 Çarşamba

Bülbüller Öter.



Açan gülde koku olmazsa bülbül öter mi?
Açmazsa gönülde gonca gül ömür biter mi?
Aşk ile sevilmez ise sözlerde yeter mi?
Aşkla açan çiçek başında bülbüller öter

Âşığa nazlı sevdiğinin gülüşü yeter
Âşık olmayana dünya cehennemden beter
Âşık olmayanda acep hangi yoldan gider
Aşkla açan çiçek başında bülbüller öter

Aşk ile sevenler bilir aşkta yoktur hata
Bin derdin içine cennetten güzellik kata
Âşık ister gece gündüz yâri ile yata
Aşkla açan çiçek başında bülbüller öter

Aşk ile bağladım bende bu garip başımı
Aşk ile akıttım tatlı akan gözyaşımı
Aşk ile çaldım ben dertli bu gönül sazımı
Aşkla açan çiçek başında bülbüller öter

Aşk ile seven gönüller birbirini çeker
Aşkla seven gönüller cümle âlemi gezer
Âşık olan gönül bahçesine güller eker
Aşkla açan çiçek başında bülbüller öter

Aşığın düşerde ateş gönül ocağına
Âşık ister sevdiği otursun kucağına
Olmaz olasıca ayrılık düşer bağrına
Aşkla açan çiçek başında bülbüller öter

Aşk ile sevmeyenler diyar illere gitsin
Aşk ile sevenler şöyle bir rahata ersin
Aşk ile sevelim cümle gönüller gülsün
Aşkla açan çiçek başında bülbüller öter

Âşık sevdiği uzakta olsa candan sever
Sevdiği için diyar gurbet iller gezer
Hasret ile yandıkça sanma canından bezer
Aşkla açan çiçek başında bülbüller öter

Kul Mehmet’im söyle sen biz aşksız ne edelim
Aşkın çağladığı yere mi çekip gidelim
Aşk diyarı bulunmazsa aşksız mı ölelim
Aşkla açan çiçek başında bülbüller öter
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-



Sanmayın...


Mecnun gibi aşk’ın nöbetini tutarım
Leyla’m gelir diye yollarına bakarım
Çöllerde Leyla’m hayali ile yatarım
Sanmayın Leyla gelmeyince bu aşk biter

Biz aşk için cümle zahmetin gönlünü okuduk
Zahmet bizi gördü zahmet olduğunu unuttu
Türlü meşakkat ile aşk içinde biz kaybolduk
Sanmayın Leyla gelmeyince bu aşk biter

Aşk ile sevenin kalmaz artık bu canı
Can aşk ile yoğrulur akmaz artık kanı
Aşk ile gezeni bak gör gözlerinden tanı
Sanmayın Leyla gelmeyince bu aşk biter

Sanılır ki âşık olan delidir serap görür
Âşık olmayan delidir viran olur ıstırapla ölür
Âşık olan yıllarca uyumaz yâri uyutur aşkı büyür
Sanmayın Leyla gelmeyince bu aşk biter

Aşk gönüllere ilaç yüce Rahmandan ihsan
Aşk için ne çileler çekti binlerce insan
Zahmetler çilelere göğüs gerdi insan her zaman
Sanmayın Leyla gelmeyince bu aşk biter

Vuslat aşk’a zehir denildi kavuşulmadı hiçbir zaman
Ahiret yurduna gönderildi vuslat her zaman
Aşk yolunda zahmet olmaz mutluluğa varılır her an
Sanmayın Leyla gelmeyince bu aşk biter

Aşkı bilmez ne anlar aşktan misafir sanmaz onu
Misafire gönlünü vermez sanır yolun sonu
Aşk sonsuz mutluluğa varılan yolun ana istasyonu
Sanmayın Leyla gelmeyince bu aşk biter

Aşk gönül ile çelikten kale olur bekler yolu
Aşktan başka yoktur sevene çıkış yolu
Sanmayın Leyla gelmeyince bu aşk biter
Sanmayın Leyla gelmeyince bu aşk biter

Kul Mehmet’im aşk anlatılmaz yaşanır
Aşk ise gönüllere veren Rahman’dır yolu hak’dır
Bu aşk ile cümle kapılır önünde durmaz açılır
Aşk’ın önüne hiçbir zaman çekilmez sınır
Sanmayın Leyla gelmeyince bu aşk biter
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-







Ben Daha Ne Söyleyeyim.



Yürekler katı söyleyin merhameti kim sattı
Gece gündüz duyarsızlıkla kimler yattı
Bir damla mutluluğu reva görmediniz
Söyleyin size daha ne söyleyeyim

Gözümden akan yaşı silen yok
Sizin ise her gün karnınız tok
Yarınlarınız sımsıcak gülümser
Benim yarınım karanlık kaldı mı iyimser
Söyleyin size daha ne söyleyeyim

Kanar yüreğim saracak doktoru var mı?
Söyleyin bu çektiğim bana reva mı?
Bir merhaba sözcüğü size çok mu zor
Anne baba sevgisi yakar yüreğimi kor
Söyleyin size daha ne söyleyeyim

Hayat denilen hayatta sınıfta kaldım
Kışın soğuklarda kaldırımlarda yattım
Bir gülümsersiniz diye suratınıza baktım
Suratınızdaki nefreti görünce hemen kaçtım
Söyleyin size daha ne söyleyeyim

Gözlerim kapanır uyku ile
Uyuyamam yatacak yerim yok bile
Korkarım donarak ölmekten mezarım olmaz diye
Mezarım olsa da Fatiha okuyan olmaz bile
Söyleyin size daha ne söyleyeyim

Sokak çocuğu olmayı ben mi istedim
Günah işlemedim tokat yemeyi ben mi seçtim
Beni sımsıcak biraz sevin dedim
Yüzüme bakmadınız viran sokaklara attınız
Söyleyin size daha ne söyleyeyim

Kul Mehmet’im elif kardeşimden ilhamla yazdın
Yazdın da yüreğin parçalandı sende çok kızdın
Kızsan da değişen yok sende sınıfta kaldın
Söyleyin kendime ben daha ne söyleyeyim
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-
Not: Elif Karabulut kardeşimin- Kırık Mercek-

Şiirinden ilham alarak yazılmıştır.

6 Ekim 2015 Salı

Şimdi Söyledim Diye Birde Kızarsın


Ameller yok kopmuş gidiyor bedenler
Namaz niyaz karanlık gölgeler içinde
Dinden haberin yok din ne söyler bilmezsin
Müslüman’ım dersin gezersin
Müslümanlık öyle değildir yanlış yolda gidersin
Şimdi söyledim diye birde kızarsın
Herkes kendi eliyle oynar bahtı karayı
Sonrasında ağlar kaderden der utanmaz

Farkına varmayı unutmuş nefis şeytan peşinde
Varlık gününde ağa paşa yaklaşmaz kimse yanına
Karanlık koridorlar açar gönüllere ışık olmaz yarına
Kapatır tüm güzelliğin kapılarını utanmaz edepsiz
Bir anda kalır karanlıkta figan feryat ile yok mu ışık der
Dara düşer koşar Rahman’a derman aramak için
Kapattın bütün kapıları kapı ne ararsın derman ne ararsın

Umursamazlığınla zalim rolünü oynarsın
Helalden değil haramdan çarpar çırparsın
Hakkın olmayanı alır gönülleri parçalarsın
Şehrin kavşaklarında harami gibi beklersin
Soluksuz kalınca soluk için Rahman’a koşarsın
Alacak soluk mu bıraktın soluk ararsın utanmaz

Kış gününde baharı yaşarsın evinde
İnsanlara da kışı yaşatırsın yaz gününde
Yenik düşmemek için kurnazlıkla iş görürsün
Ayağın taşa takılır yenik düşersin feryat edersin
Kalkmak için Rahmana koşarsın utanmaz
Kalkması için kimin elinden tuttun rezil
Ondan sonra kalkmak için el ararsın edepsiz

Doğru söz söyleyene muhalefet eder yalanlarsın
İşine gelince doğru söylüyor diye yanına koşarsın
Kul Mehmet’im der ki sen kendini kandırırsın
Güzel hatıraları beğenmez yakar yok edersin
Sonra hatıraların güzelliğinden söz edersin
Yalnız başına kalınca yalnızlığı kadere söylersin
Dansöz gibi kıvraklığın elbet son bulacak
Cehennem ateşinde yanarken kor alev
Kıvranmaya yerin dahi olmayacak

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

4 Ekim 2015 Pazar

Gölgesinde Çukurlar Zamanın




Gölgesinde çukurlar zamanın
Yürürken hayallerimin senin peşinde
Her adımda içine düşerim
O çukurlar ki alevden kor
Yakar bedenimi
Bir avuç su al gel de koş
Söndür yanan bedenimi
Bırakma beni çukurlarda yanarken
Gecenin karanlık gözlerinde
Yalnızlığımla bırakma
Hükmü kalmayan yarınlar gibi
Hükümsüz bırakma beni
Sözlerimi umutlarına
Son düğüm ile bağlarken
Gözlerini umutlarıma eklerken
Koş gel kurtar beni düştüğüm çukurlardan
Gülsün ebedi gözlerin bana
Koş gel bana
Gönlündeki boş odada ağırla beni
Gölgesinde çukurlar zamanın
Yürürken hayallerimin senin peşinde
Her adımda içine düşerim
O çukurlar ki alevden kor
Yakar bedenimi
Bir avuç su al gel de koş
Söndür yanan bedenimi

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Ebu Cehil Hala Yaşıyor


Ebu cehil hala yaşıyor
Bakın ülkelere şehirlere
Fikri olmayan fikirsizliği ile
Kendi çıkarını düşünen
Kasasını dolduran
İçine sığmayınca yenisini alanların
Gözlerine bakın
Hala Ebu cehil yaşıyor

Benim benim diyen
Her şey benim olsun diyen
Tüm hayatın lüksü bana
Istırabı çilesi diğer insanların olsun diyen
Gözlerdeki manasız
Anlamsız bakışlara bakın
Hala Ebu cehil yaşıyor

Kendi çıkarı için şehirleri bombalayan
İnsanlık için bir değer üretmeyen
Sadece kendi çıkarı için
İnsanları katl eden ülkelere bakın
Ebu Cehil hala yaşıyor

Vahşete bakarken
Edepsizce gülen
İnsanlıktan bir değeri olmayan
İnsanlıktan üzerinde bir şey taşımayan
Kendi düzeni için yakıp yıkan
Gözlere bakın
Ebu Cehil hala yaşıyor

Gurur ile guru duyan
Yıktığı ile şeref duyan
Nefreti ile kin kusan
Cehenneme odunluk olanlara bakın
Ebu Cehil hala yaşıyor

Kanayan yaraya tuz basan
Nefret kini ile yaşayan
Elinde kanlı bombası ile koşan
İnsanlığı hiçe sayarak
Sıpalarla önde koşanlara bakın
Ebu Cehil hala yaşıyor

Kul Mehmet’im Gül Kokan Resul
Ebu Cehil’i rezil rüsva etti
Düzenini tarumar etti
Başına geçirdi bitirdi
Hala onu takip edenler bitmedi
Cehenneme odun lazım
Cennete de mümin lazım
Kısacası
Hak batıl savaşı bitmedi
Ebu Cehil ve yandaşları
Bu dünya size yetmedi
Ateş sizi sarınca
Dünyada size yeter
Ahirette size yeter
Korkmayın feryadınız duyulmaz orada
Rahat rahat azabınızı çekin
Rahat olun size orada karışan yok
Ama götürdüğünüz odunlarla
Aleviniz bol olur
Bunu da bilin

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Sen Ne Bilirsin?



Arkandan bakarken son defa sana
Hasretin isi sinecek üstüme
Dünyanın suyu ile yıkasam gitmeyecek
Bedenim sen gitmeden önce beni terk edip gidecek
Feryat ederken sözlerim
Sakat kalırken hecelerim
Gönül kapımdan çıkı giderken sen
Ritmi bozuk yollarda ben sürüneceğim

 O gülüşün var ya beni mesut eden
Pınarda akan suyun berraklığına denk
Şimdi çırılçıplak sensizim
Üşüyorum
İçimi ısıtan gülüşün yok ya
Zaman bana sensizliği yaşatırken
Kırıldı gönül kapım
Sicim sicim yalnızlık
Beni sarıyor sıkıyor
Nefes alamıyorum boğuluyorum

Ömrüm hayatım
Gözyaşları gibi damla damla
Birer birer hasret kokusu ile
Sonbahar yaprakları gibi yollara dökülüyor
Sana yazılan gençliğimle beraber
Sen bunlardan habersiz
Bir hayalet gibi çekip gittin
Ne bilirsin
Hain pusuda bekler gibi
Yüreğime hasretin
Hançerini saplayan sen
Ne bilirsin hasret istasyonunda
Gelmeyecek olanı treni beklemenin sancısını
Hasretin feryadı ile çığlık çığlık
Bağıran sokaklarda sağır olmanın azabını
Ne bilirsin
Savrularak
Savurarak
Bir tekme ile hayatıma tekme vuran
Yıllardır boşlukta yuvarlanarak
Bedeni paramparça olmasını
Sen ne bilirsin
Ben bilirim ve yaşıyorum
Ezgisi bozuk yollarda
Karanlığın ağzında
Mağaraların burcunda
Kırık ayak parmaklarımın ucunda
 Hala hasreti yaşıyorum

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

İman İle Aşktan Gerisi Dersen Boştur



Çare nedir diye soran canan
Derdimize çare iman ile aşktır
Gönüle tesiri dersen çok hoştur
İman ile aşktan gerisi dersen boştur

Muradın olsun dersen canan
İman ile aşka beraber koşalım
İlahi hak dergâhına beraber varalım
İman ile aşktan gerisi dersen boştur

Kuldur şeytanla kendini öven
Daha sonra pişmanlıkla dizini döven
Hak yol var iken batıl yola dönen
İman ile aşktan gerisi dersen boştur

Haydi, yürüyelim hakka
Sırrını sen göğsünde sakla
Çıkarın için atma sen takla
İman ile aşktan gerisi dersen boştur

Şeytan yönüne sen bakma
Aman ha sakın gönülleri yakma
Ağlayan varsa yanına var kaçma
İman ile aşktan gerisi dersen boştur

İman hayatın dengesi
Gönüllerin nurdan bir tanesi
İmansız olur mu hayatın neşesi
İman ile aşktan gerisi dersen boştur

Olmalı vicdanın sesi
Helal olmalı ekmek teknesi
İmandır gönlün nurdan zerresi
İman ile aşktan gerisi dersen boştur

Hayatın sonu değil mi ölmek
İmanı gönülde taşıyarak gitmek
Önemli olan öldükten sonra gülmek
İman ile aşktan gerisi dersen boştur

Dünyaya gelen kullar nerede
Dünya benimdir diyenler mezarda
Ölüm dersen yakınlarda
İman ile aşktan gerisi dersen boştur

Göç edip gidersin elveda demeden dünyadan
İman ile giden ne hoş yatar mezardan
İman yoksa azap başlar azar azardan
İman ile aşktan gerisi dersen boştur

Geride kalanların yaşlar dolar gözüne
Dönersin artık sen kendi özüne
Dünya malı kalır dünyada gitse de gücüne
İman ile aşktan gerisi dersen boştur

Azrail’dir her an kapıda duran
Vakti gelince alıp dünyadan ayıran
O taze canlar bir anda solduran
İman ile aşktan gerisi dersen boştur


Her yaptığının vardır bedeli
İman merhametle gülümsemeli
Vakti gelen mezara koşuyor bilmeli
İman ile aşktan gerisi dersen boştur

Kul Mehmet’im kibirle kulluk yapılmaz
Nefret ile yola hiç çıkılmaz
Merhametsizle dostluk kurulmaz
İman ile aşktan gerisi dersen boştur

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

3 Ekim 2015 Cumartesi

Gönül pınarım da damlayan sözlerim…


Gözlerdeki tek gerçek iman ile parıldaması'dır, iman yoksa gözde şeytan ve takipçilerinin ışığı vardır, aman dikkat gönül gözünüzle bakış açınızı gerçekleri görme değerleriniz kör edebilir!

Net konuşması,net görüşünü belli etmeyen insandan uzak durun,her an sırtınızdan vurabilir!

Kalbinde ki sevgiyi saklayanlar, sevginin kıymetini bilmeyenlerdir ve öylesine acayiptir ki birde utanmadan karşısında sevgi bekler!

Ressamın çizemediği kalbimizdeki mutluluktur ve birde sensin sevgili hayat arkadaşım, seni ve mutluluğu ancak ben senin kalbine çizer ve okurum…

Kalbimdeki aşk sözcüklerini heceleri sana sakladım sevgilim, aynı sen kokan aynı senin gibi gülen sözcükler ve heceler, senden başkasına söyleyemem çünkü onlar sana ait sözler ve hecelerdir…

Seni beni veya bizi olduğu gibi kabul etmeyen düşüncelerimizi sorgulayan, yargılayan'dan kaçmalı, tatlı dil ile sohbet ederek aramızdaki yanlışları düzelterek muhabbet edeceğimiz insanların yanına yaklaşmalı…

Aşk ışığı ile sevgiye hasret kalmış karanlıkta gezen gönül’e ışık, susayan gönül’e akan pınardır, sevgisiz kalmış gönül’e sevgi limanı, mutluluğa hasret kalmışa mutluluk limanıdır.

Aşk çıplak üşüyen gönül’e sevgi elbisesini giydiren bir dosttur, gülümsemedir…
Aşk cesarettir, her kalp gönül onu taşıyamaz, onu sorgulayarak ürkütür ve kaçırır ve yok eder!

Benlik davası ile kendisinden bir şey vermeyen gönül veya kalp, aşkı bitiren bir virüs ve mikroptur…

Aşk mutluluğu kaybetmiş insana, göklerdeki yıldız ve ay gibidir, takip ettiğinde ona yol gösterir, yolunu bulmana yardımcı olur, feraha ve mutluluğa ulaştırır…

İnsan bir bilmecedir, aşk ise o bilmeceyi çözen eli ile dokunan ve kalemi ile çözendir…

Aşk hece hece mutluluğu sevgiyi yaşattıran bir gönül kitabıdır sözlüğüdür, iyi okumak ve anlamak gerek, hece ve sözlüğündeki cümleleri değiştirince müdahale edince anlamı kalmayandır…

Kibir ve nefret denizinde yüzen, aşkı aramasın, aşk o denizin içine girmez ve sahillerinde gezmez!

Aşk kulağına mutluluk ve neşe sözcükleri fısıldayan, hayat yolunda ona dost olan bir arkadaştır…

Son durak ölüm olduğunu bilenler, aşkı dünyada tam istediği gibi yaşayamasa da gönlündeki merhamet ile ahrette yaşayacağını ve tadına varacağını bilir…

Kimisi aşk’a sahip çıkar gülümser, kimisi aşkı esir etmeye çalışır, esir edemez boşuna uğraşır, mutsuzlukla ömrünü heba eder gider…

Mehmet Aluç-Kul Mehmet-




Hak Yolunda Giden




Aşksız gönül yanar mı?
Yarsiz aşk ateşi söner mi?
Yar olmayınca aşık güler mi?
Hak yoluna giden Müslüman
Hak yolundan döner mi?

Vuslatla hasretin savaşı biter
Aşık sevdiğine kavuşunca güler
Yeter ayrılık vuslat ile ol ayrılık biter
İki gönül bir olunca hayat devam eder
Hak yolunda giden Müslüman
Beş vakit namaz ile gülümser

Gördün mü hiç çile çekmeyeni
İmtihan olup ta imtihanı geçmeyeni
Nefis şeytan ile gördün mü güleni
Gör sabırla çile çekip güleni
Hak yolunda giden Müslüman
Merhameti ile cümle gönüllerde yaşar

Dünya malı peşinde koşma sana kar etmez
Dünya arzusuna koşanın çilesi bitmez
Merhametle gönülleri seven yok olup gitmez
Beş vakit namazda mutluluk hiç bitmez
Hak yolunda giden Müslüman
İmanı ile mezara doğru gülümser

Unutma insan ölüm gelir bir gün amma
Yaptığın zulümler yanına kalır sen sanma
İman yolunda merhametle yürü sakın yanma
Nefis şeytana fikirsizlerin fikrine de kanma
Nur Kur’an nur Sünneti gönlüne almadan yol çıkma
Hak yolunda giden Müslüman
Çelikten iman ile seni kimse yolundan döndüremez
Sen dönmek istersen de yönün ateşe
Dünyanın suyu gelse cehennem ateşini söndüremez



Kul Mehmet’im imanlı olan yolda şaşmaz
Nur Kur’an Nur Sünnet ile olan yolda kalmaz
Tövbe kapısına koşanın günahı boyunu aşmaz
iman Salih amel ile olan cehennemde yanmaz
Hak yolunda giden Müslüman
Cennet sana yetmez
Ahrette gül Resule komşu olmanın
Zevki neşesi nuru bitmez
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-


Eyle Bizi Yüce Rabbim.


Nur Kur’an Nur Resul aşkını
İman ile merhametin ışığını
Gözde akan yaşın tövbe aşkını
Sen bizlere ver yüce Rabbim

Duamızı peygamber duasına
Ömrümüzü Peygamber ömrüne
Ahrette gülüşümüzü dâhil et
Nur Kur’an nur peygamber
Gülüşüyle süsle Yüce Rabbim

Rabbim bizi bize bırakırsan düşeriz
Seninle olunca hep yükseliriz
Bizi seninle olanlardan eyle birleşiriz
Ahrette cümlemiz beraber gülüşürüz
Dünya ahretimizi kalbimizi,
İmanla süsle Rabbim

Ümidine her zaman sarılanlardan
Merhametinle gönüllere koşanlardan
Gözünde yaş akıtarak ağlayanlara koşanlardan
Yetim malını canı ile koruyanlardan
Eyle bizi yüce Rabbim

Kâinat seni her an konuşurken
Seni dil ve gönülden ananlardan
Kalpler seni her an anarken
Her an seni kalbinde taşıyanlardan eyle
Ey yüce Rabbim


Hayat olsa da gece gündüz
Yolumuz olmasa da bazen dümdüz
Yollarımız sana olmasın dönüşsüz
Seninle olan kalmaz düşsüz
Gece gündüz seninle olanlardan eyle
Ey yüce Rabbim

Senden uzakta adımlarımız çürük
Hayatımız senden uzakta yıkık dökük
Sırtımızda tonlarca günah yük
Sen bizleri senden uzakta kalanlardan eyleme
Başı gönlü kalbi dimdik
Secde ile sana teslimiyete geldik
Diyenlerden eyle
Ey yüce Rabbim

Hayatta verirken birkaç nefes mola
Senin rızan için çıkar mümin kul yola
Cümle âlem müminler seninle ola
Cümle nurdan Kur’an,
Nur Resul sünneti gönlümüze dola
Seninle merhametle olmayanlar sola
Dünya ve ahretimiz hayırlı ola
Sen yardımcımız ol
Ey yüce Rabbim

Güneş doğmak için sabahı bekler
Akşam doğmak için geceyi bekler
Müminler nurunla olmak için,
Gündüz geceler
Beş vakitte kıyamda bekler
Cümle nurunla arınır
Merhametinle huzurunda barınır
Huzurunda arınan barınan kullardan
Eyle bizi yüce Rabbim
Mehmet Aluç-Kul Mehmet-

Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç