Bu Blogda Ara

9 Temmuz 2015 Perşembe

İman İle Gezen Kul İmiş



İman var iken âlem de
İmansızlık yolunda gezen şeytanmış
Kuran var iken âlem de
İmansız gezen şeytanla kul imiş

Dünya malı insanın gözünde
İman yok olmuş özünde
Merhamet var imanın içinde
İmansız gezen şeytanla kul imiş

Kul bilmeli helali haramı
Sen bil ey dünyanın adamı
İmansızlığın yoktur devamı
İmansız gezen şeytanla kul imiş

Kuran belirler insan rengini
Ara kul sende bul dengini
Kuran Gül Resul ile olan dünya zengini
İmansız gezen şeytanla kul imiş

Var kul iman ile ol
Şeytan ile olma iman eden ol
Kul Mehmet’im işte sana yol
İman ile gezen kul imiş
Kulda ki imanı gören ölen şeytan imiş
Mehmet Aluç (Kul Mehmet)

Bir Daha



Nedir soran var mı diye çilen
Uygun mudur her gün yüze gülen
Sanma sana da gelmez dertli çile
İşte sana da geldi çile git artık güle güle
Bir daha gülmezsin artık bile bile

Kalmadı mı halden bilen
Kalmadı mı gönülden seven
Ses edince yok mu duyan gören
Halden bilmez sanda gelir halsizlik
İşte sana da geldi halsizlik duyan gören yok
Bir daha sağır kör olmazsın bile bile

Yok, mu yârin yolunu sevgiyle bekleyen
Gözlerinde seller akıtıp yol gözleyen
Mutluluk gülünü yok mu gönlünde yetiştiren
İşte kaldın gurbette yârsiz yol gözle artık
Soldu mutluluk gülleri kal gülsüz
Bir daha vefasız sevgisiz kalmazsın birle bile

Gülmeyi kendine sakın ola saklama
Kul Mehmet’im der ki nefret kin ile sakın yatma
Gözlerinde akan yaşları saklama
Dert var iken derman aramadan kaçma
Gönül sevmek var iken yolda kalma
Mutluluğu sevgiyi sırf kendin koklama

Mehmet Aluç (Kul Mehmet)

Ağlayıp Sızlanmayı Kim Buldu



İlim irfan denizi nasıl kurudu
Hak ve adalet nasıl yok oldu
İyilik ve güzellikler nasıl unutuldu
Ağlayıp sızlanmayı kim buldu
Vefa sevgi anlayış nereye kayboldu

O güzelim öğretmenler nereye gitti
Yeni gelenler sevgiyi saygıyı terk mi etti
Bize terbiye verenler terbiyesi gönlümüzde yer etti
Ağlayıp sızlanmayı kim buldu
Vefa sevgi anlayış nereye kayboldu

Fikrim zikrim benzemese de sana
Senin fikrin zikrin benzemese de bana
Herkesin fikri birinci mevki derim herkese
Herkes bu âlemde yaşaması gerekir can cana
Ağlayıp sızlanmayı kim buldu
Vefa sevgi anlayış nereye kayboldu

Hak ve adalet biterse yönler şaşar
Elli lira zam verip otuz lira alırsan vatandaş nasıl yaşar
Sanmayın bu dünya kazanılan haksız kazanç size kalır
Hesap günü boğazınıza dizilir kalır ateş ile yakar
Ağlayıp sızlamayı kim buldu
Vefa sevgi anlayış nereye kayboldu


Herkes doğarken çıplak doğar
Ölürken tek başına kazandığı iyilikle gider
Kin nefret ile kazandığını götürme alevi seni yakar
Arkanda kalanlar sana nefret ile bakar
Ağlayıp sızlamayı kim buldu
Vefa sevgi anlayış nereye kayboldu

Yatmaya gelmedik bu dünyaya
İlim irfan yolunda yol açmaya geldik buraya
İthal ilim ile yol alınmaz çukura düşülür etrafı sarp kaya
Haydi, ilim irfan ile olalım çıkmalım düzgün karaya
Ağlayıp sızlamayı kim buldu
Vefa sevgi anlayış nereye kayboldu


Kul Mehmet’im iyi dinle Bekir hocam ne der
Teknolojide çağı yakalayıp hatta daha yükselelim
İlim irfan ile gönüllere yerleşelim
Hak adalet için gönüllere hak ve adaleti yerleştirelim der

İyi dinle bu sözleri bu sözler âleme sığmaz gönüllere sığar
Bu güzel sözlerle adım attığın yer batmaz
Bu sözler olmazsa gülümseyen şafaklar doğmaz
Ağlayıp sızlamayı unut gitsin düş ilim irfan peşine
Vefa sevgi anlayış bul selam sevgi ile var Bekir hoca’nın yanına

Mehmet Aluç (Kul Mehmet)

Sadaka Toplar Gibi



İslam âlemine sanki nazar değmiş
Aynı din mensubu çatışma içine girmiş
Bugünü yarını hiç düşünmemiş
Edepsizce çatışma içine girmiş
Kardeşi ile Müslüman

Bilinmez nedir bu çatışmada maksat
Yokluk için koşar sona nasıl bir hayat
Merhamet birlik için var iken fırsat
Edepsizce çatışma içine girmiş
Kardeşi ile Müslüman



Etrafımız sarmış fesat
Tükenmişlik sanki fırsat
Var olmak var iken nedir bu fesat
Edepsizce çatışma içine girmiş
Kardeşi ile Müslüman

Güzellik var iken gönlünde gezer kötü huy
Ne olur güzellik ile gönüllerde sevgi ile ol
Feryat yükselir sen o sesi duy
Edepsizce çatışma içine girmiş
Kardeşi ile Müslüman

Hukuk ve adaleti eksiksiz uygulamış olma
Adaletsiz gül gibi solma
Sen adaletsizliğe yol açma
Edepsizce çatışma içine girmiş
Kardeşi ile Müslüman


Ömür yolu bu kadar kısa iken
Dilde ne gerek var ince diken
Kuran gül Resul gülümsüyor iken
Edepsizce çatışma içine girmiş
Kardeşi ile Müslüman

Kuran gül Resul birlik kapımız
Gönülleri sevmek iman yapımız
Fikirlere tahammül etmek insanlık görevimiz
Edepsizce çatışma içine girmiş
Kardeşi ile Müslüman

Teknik ve teknolojide çağı yakalayalım
Yan gelip yatmayalım
İlim Çin de olsa gidin der gül Resul gidelim
Mutlulukla ileriye doğru koşalım
Edepsizce çatışma içine girmiş
Kardeşi ile Müslüman

Ayrılık dersen kanser türü
Hani nerede İslam kültürü
Vefa sevgi saygı her biri
Kalbimizin sevgi mührü
Edepsizce çatışma içine girmiş
Kardeşi ile Müslüman

Sadaka toplar gibi yardım toplamakla
 Ağlayıp sızlamakla
 İslam âleminin sorunları çözülemez
Gönülleri sevmek var iken
Nefret kin ile yaşanmaz
Edepsizce çatışma içine girmiş
Kardeşi ile Müslüman

Saygı edep önümüzde sıralanırken
Gönüller dünya malı ile karalanırken
Bir anlık mutluluk için gönüller yaralanırken
Edepsizce çatışma içine girmiş
Kardeşi ile Müslüman

Gönül derinden sevin derken
Ömür kısa yol ölüme yakın iken
Gülümsemek gönüllere yakışır iken
Edepsizce çatışma içine girmiş
Kardeşi ile Müslüman

 Ezilmişlik yokluk ve yolsuzluktan
Gönlümüzde sevgi mayası var iken
Kurtulmak var iken gelin kuralım barışı
Bitirelim yokluk yolsuzluk kin nefret yarışı
Edepsizce çatışma içine girmiş
Kardeşi ile Müslüman


Kul Mehmet’im Bekir hocasından ışık almış
Gülümser iken hocası ona doğru yol almış
Sanmayın güzelliğe giderken gönüller yolda kalmış
Mutluluk sevgi gönlümüze dünden yer almış
Olalım dünyada sevgi zengini
Merhametle silelim nefreti kini

Mehmet Aluç

Secde İle Ömrümüz Son Bulsa






Vaktimiz çok kısa
Merhametle yolumuz olsa
Gülümsemeler bize kalsa
Gönüller hiç ağlamasa
Secde ile ömrümüz son bulsa

Zalimlere tokat atan olsa
Nefret kin son bulsa
Fakir fukaranın karnı doysa
Gönüller hiç ağlamasa
Secde ile ömrümüz son bulsa

Gönlümüz zengin olsa
Cennet bizimle beraber olsa
Yetimlerin saçı okşansa
Ölüm bize gülümsese
Secde ile ömrümüz son bulsa

Kazancımız hep helal olsa
Tefecilerin soyu kurusa
Alım gücü ter dökenden yana olsa
Üç kuruş kazanca göz diken olmazsa

Secde ile ömrümüz son bulsa

Kul Mehmet’im dileğin inşallah olur
Gönüller neşe ile mutluluk bulur
Dünya yaşanılan cennet olur
Aç gözlülerin cehenneme odun olma telaşı olmazsa
Secde ile ömrümüz son bulsa
Mehmet Aluç (Kul Mehmet)

8 Temmuz 2015 Çarşamba

Merhamet ile




Gönül dergâhına varmadan önce
Merhametle gönlünü yıka gir öyle
Merhametsiz gözde akan yaş kandır
Gel merhamet ile gönlümü sar

Haydi, merhamet ile düş yola
Hiç bakma nefretle sağa sola
Gidişin kutlu mutlu ola
Gel merhamet ile gönlümü sar

Merhamet ile olmazsak halimiz nice olacak
Nefis şeytan evimize yolumuza dolacak
Kuran iman ile nefis şeytan yok olacak
Gel merhamet ile gönlümü sar

Âlemlere Rahmettir nur Peygamber
Ümmetine Kuran’dan verir haber
Nefis şeytan ile daralır hayat denilen çember
Gel merhamet ile gönlümü sar

Kur’an Sünnet müminin yolu
Merhametle açılır kolu
İman ile kucağı sevgi dolu
Gel merhamet ile gönlümü sar

Mümin önem vermez paraya
Yarım eder fakir fukaraya
Gönülde açmaz hiç yara
Gel merhamet ile gönlümü sar

Müminin yüzü olmaz kara
Derdin varsa gel yaranı sara
Secde’de ise bekle bir ara
Gel merhamet ile gönlümü sar

Sanma yalan ile gönül avunur
Yalanı görünce ötelere savrulur
Kuran sünnet ile gönüller kurulur
Gel merhamet ile gönlümü sar

Kuran sünnet ile ol hayret edersin güzelliğine
Haydi, az gayretle varalım Kuran sünnet dergâhına
Okuyalım hece hece ayetleri nimetlerin şükrüne sevabına
Gel merhamet ile gönlümü sar

 Kuran sünnettir bu dünyada büyük servet
Kul ahiret’te sevabına varacak elbet
Kuran Sünnet ile âleme sağlanır adalet
Gel merhamet ile gönlümü sar

Mümin olan Kur’an Sünnetten vazgeçer mi?
Dünya malı için hiç gönüllere küser mi?
Mümin Kuran Sünnet yolundan başka yol seçer mi?
Gel merhamet ile gönlümü sar

Kuran sünnet dışında insan güler mi?
Nefis şeytan ile bir ömür sürer mi?
Kul Mehmet’im İnsan dünya malı peşinden gider mi?
Gel merhamet ile gönlümü sar

Mehmet Aluç (Kul Mehmet)

Ey Aşk




Gel ey sevgili aşkın tövbesi ile gönlümü yıka
Aşkın gülen gözleri ile elimi yüzümü yıka
Gelmez geceleri getiren ey aşk ömrümü yıka
Seninle gönüller seveceğini arar
Sen değilsin inan şerbetli çilenle zarar
Seven içinde her an kendini arar
Sende seven gönlü merhametli kollarınla sararsın
Ey aşk
Kürek kemiklerimi mutlulukla kıran aşk
Sıtma nöbeti ile yârin gözlerinde beni güldüren aşk
Ve işte dudaklarımı senin isminle her an açıp kapatıyorum
Yollarda hayalimle bana gülen aşk
Eksik olan beni tamamlayan aşk
Sana kimler zincir vuracak
Kim önüne set çekecek ağlatacak
Sen bendesin ben sendeyim
Ne ben sendeyim ne sen bendesin
İkimizde yüce Rahmanın önünde secde eden iki yüreğiz
İkimizde Yüce Rahmandan bir nefesiz
Mehmet Aluç (Kul Mehmet)




Ey Sevgili Ey Dostlar Yüreğe Zincir Vurulur Mu?


Ey sevgili ey dostlar yüreğe zincir vurulur mu? Yürek zincirden anlar mı? Bir sevmeye görsün kalem kaşlıyı, üzüm gözlüyü, sırma saçlıyı, selvi boyluyu… Parçalar kendisini, karşısındakini parçalamaz Dicle nehri gibi durgun sevgilinin gönlüne akmaya çalışır.

Siz onun sessiz feryadını göremezsiniz ancak karşısında gönülden seven aşka gönül kapısını açan sevgilisi duyar hisseder. Aşk denizinde her kulacı bir ummandır, lakin o yavaş atar kulaçlarını, yudum yudum sevgilinin gönlüne akmak için, bal dudağında aşkı damla damla içmek için, ıtır kokan sinesinde aşk kokusunu nefes nefes sinesine çekmek için…

Onu bir meczup gibi görenler anlamaz aşk’tan sevgiden, ne zormuş derler bu aşığın hali, oysa ona aşksız yaşamak zordur çiledir kahırdır bilmezler…
O her sabah nazlı yârin gözlerinde uyanmak, gülümsemek adım atmak ister, ona merhamet ile yürümek aşkın bahçesinde yetiştirdiği yaseminleri sunmak ister bıkmadan usanmadan bir ömür boyu…

Gönlünde de vardır Kuran İle gül kokan nur Resul ile iman onunla hayatına yön verir, bilir aşkı gönlüne yerleştiren yüce Rahman, onun mutluluğu ile secde de şükür gözyaşları döker, eğer aşk olmasaydı böylesine mutluk ve sevgi kapısı nasıl açılacaktı, kim gönle yerleştirecekti korkusunu yaşamaktan uzaklaştıran Yüce Rahman’a hep secde de şükür eder.  Hele birde içine baldan sabrı katmasaydı, nasıl vuslata kadar geçen zamanda nazlı yâri kollarında sarmak için bekleyecekti…

Islak olmayan kaldırımları aşkın gözyaşları ile ıslatırken, görür sevgili karşıda, hayran kalır gönlündeki aşk’a ve yasemin kokan kokusuna, bilir gönlündeki yaseminleri kendisi için yetiştirmiştir, gülümser edep ile… Perde perde gözü, gönlü aşk ile açılır yüreğinde tatlı aşkın huzurunu hisseder, karşısındaki seveni aşkı ile gönlünü titretir yasemin kokuları ile biraz önceki hava ile şimdiki hava değişmiştir, cennetten kokular gelir, kaşı kara, kalem kaşlı, üzüm gözlü nazlı nazlı sallanarak yürüyen genç kızın burnuna…

Bir anda şehri aşk boyamıştır baştan başa iki gönlün vuslatı ile müebbet hapis yemiş gönüllerin kapı sürgüleri paramparça olurken, ey sevgili ey dostlar yüreğe zincir vurulur mu? Yürek zincirden anlar mı? Bir sevmeye görsün kalem kaşlıyı, üzüm gözlüyü, sırma saçlıyı, selvi boyluyu… Parçalar kendisini, karşısındakini parçalamaz Dicle nehri gibi durgun sevgilinin gönlüne akmaya kavuşmaya aynı nehirde karışmaya birleşmeye çalışır.

Gel ey sevgili aşkın tövbesi ile gönlümü yıka
Aşkın gülen gözleri ile elimi yüzümü yıka
Gelmez geceleri getiren ey aşk ömrümü yıka
Seninle gönüller seveceğini arar
Sen değilsin inan şerbetli çilenle zarar
Seven içinde her an kendini arar
Sende seven gönlü merhametli kollarınla sararsın
Ey aşk
Kürek kemiklerimi mutlulukla kıran aşk
Sıtma nöbeti ile yârin gözlerinde beni güldüren aşk
Ve işte dudaklarımı senin isminle her an açıp kapatıyorum
Yollarda hayalimle bana gülen aşk
Eksik olan beni tamamlayan aşk
Sana kimler zincir vuracak
Kim önüne set çekecek ağlatacak
Sen bendesin ben sendeyim
Ne ben sendeyim ne sen bendesin
İkimizde yüce Rahmanın önünde secde eden iki yüreğiz
İkimizde yüce Rahman’dan bir nefesiz
Mehmet Aluç (Kul Mehmet)



Ez Nefsini



 Hiçbir kula yakışmaz zillet
Millet dediğin tek bir ümmet
Kula ver gönlünde demet demet
Haydi, durma ez nefsini

Kulun malı değil ganimet
Kula yapılmaz eziyet
Kula yakışır meziyet
Haydi, durma ez nefsini

Yüce Rahmanın her işinde vardır hikmet
Merhametle gönüllerde eyle ikamet
Sonun bulursun inşallah selamet
Haydi, durma ez nefsini

Gökte yağar kula bol bol Rahmet
Âlemlere Rahmettir nur Ahmet
Kuran iman ile yoluna devam et
Haydi, durma ez nefsini

Gönüldeki yara merhametle geçendir
Ömür sona doğru son sürat gidendir
Mümin merhamet ile gülendir
Haydi, durma ez nefsini

Nefis şeytan kulu aldatır
Yarı yola gelince yolda bırakır
Dünya malı gönlü boşa aldatır
Haydi, durma ez nefsini

Mümin değildir susan
Kulu değil yarı yolda bırakan
Her zaman dertlere arar derman
Haydi, durma ez nefsini

Ey kul sen ölümsüz değilsin
Secdede başın eğilsin
Sen dünyada yalnız değilsin
Haydi, durma ez nefsini

Mümindir en güzel insan
Müminde bulunur vicdan
İmanla bakalım âleme camdan
Haydi, durma ez nefsini

Ecel gelince beden olur ceset
Hiçbir kula yakışmaz nefret
Kuran ile imanı teninde hisset
Haydi, durma ez nefsini


Bırakma gönül vicdanını
İmanla süsle irfanını
Kuran’a yakın eyle dünyanı
Haydi, durma ez nefsini


Kul Mehmet’im sonun bir avuç toprak
Rahman izniyle ağaçta düşer yaprak
Tevhit’tir âlemde dalgalanan bayrak
Haydi, durma ez nefsini

Mehmet Aluç (Kul Mehmet)

Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç