Bu Blogda Ara

1 Temmuz 2015 Çarşamba

Bir Haziran Akşamında




Yine yoksun bir haziran akşamında
İçeride üşüyen yine ben yokluğunda
İçeride yine yalnız ağlayan yine ben
Haziran akşamında yanımda olmayan yine sen
Yüreğimde tufanlar kopuyor
Yine yoksun kollarımda
Yine sensiz karanlık akşamlardayım
İçeride yine yalnız ağlayan yine ben
Haziran akşamında yanımda olmayan yine sen
Koparıyor beni sensizlik
Kor alevler senden, yakıyor sessizlik
Mevsimlerde geçse
Ömürde bitse
Hazan yağmurlarda yağsa
Yüreğimde bitmeyen yine sen
İçeride yine yalnız ağlayan yine ben
 Haziran akşamında yanımda olmayan yine sen
Kırık dökük anıların arasındayım
Viran olmuş düşlerin kucağındayım
Yine sensiz karanlık gecelerin karanlığındayım
Sana varmayan sokakların bulunmayan çıkmazındayım
Uyutmuyor yine sensizliğin sancısı
İçeride yine yalnız ağlayan yine ben
 Haziran akşamında yanımda olmayan yine sen
Gel kurtar beni
Sana varmayan sokakların bulunmaz çıkmazında
Uyut beni dizlerinde
Bitsin sancılarım
Sil gözyaşlarımı ellerinle
Öp dudağımdan sessizce
İçeride seninle gülen ben olayım
Bir haziran akşamında yanımda yine sen ol
Mehmet Aluç (Kul Mehmet)

Doğu Türkistan'da Vardır Zulüm



Doğu Türkistan'da vardır zulüm
Zulüm ile kol kola vardır ölüm
Müslüman değil mi insan
Müslüman duasıyla geçer zaman
Müslüman zulme olmaz razı
Hani nerede Müslüman insan

Olanı görmez mi insan iman gözüyle
Sözler çıkmaz mı dilde kuran sözüyle
Gözler bakar mı böyle karanlık gözüyle
Zulüm bastırır olan var gücüyle
Müslüman zulme olmaz razı
Hani nerede Müslüman insan

Hani nerede Müslüman'ın duruşu
Kör olmuş görmez zalim vuruşu
Kalmadı dünyada rahat ile huşu
Huşu der isen Kuran'ın kuşu
Kalmadı müminde hazır ol duruşu
Müslüman zulme olmaz razı
Hani nerede Müslüman insan

Yok, mu kanayan yarayı saracak
Müslüman kardeşim diye saracak
İman gözü ile yok mu bakacak
Yok, mu ağlayan masum canı saracak
Yoksa herkes trene bakan gibi mi bakacak
Yoksa yanan gönülleri merhem ile mi saracak
Müslüman zulme olmaz razı
Hani nerede Müslüman insan


Zulüm almış başını giderken
Kullar zalim peşinde yürürken
Zulüm böylesine rağbet görürken
Müslüman da tam şimdi uyurken
Müdahale etmek derken erken
Müslüman zulme olmaz razı
Hani nerede Müslüman insan

Müslüman kanı akar her yerde
Çare yok mu bu amansız derde
Çare Kuran'da Müslüman da
Evlerde gönüllerde kapalı perde
Herkes rahatında düşmez derde
Müslüman zulme olmaz razı
Hani nerede Müslüman insan



Kul Mehmet'im hepimizin başı yerde
Müslüman sürünür mü yerde
Müslüman'ın bilmem aklı nerde
Herkes sanki yaşar ıssız yerde
Müslüman'ın olmaz yüzü yerde
Müslüman zulme olmaz razı
Hani nerede Müslüman insan


Mehmet Aluç (Kul Mehmet)

Nedir Bu Zulüm Doğu Türkistan'da



Nedir bu zulüm doğu Türkistan'da
Zalimler girmiş gönül bağına bostanına
Gören duyan yardım eden yok mu Allah aşkına
Nedir bu zulüm doğu Türkistan'da ey Müslümanlar

Rabbim Müslümanlara öyle güç ver ki
Yok, olsun zulüm ile zalim güçleri
Kendi korkularında boğulsun zalim niceleri
Nedir bu zulüm doğu Türkistan'da ey Müslümanlar

Yarabbi Rahmetinle zalime azabını indir
Yardımınla Müslüman güçlensin zalim inlesin
Her Müslüman göz yaşında bin zalim ölsün
Nedir bu zulüm doğu Türkistan'da ey Müslümanlar

Rabbim iman ver bizlere biz sana inanlara
İmanımızla zalim erisin yok olsun zalim etmez beş para
Zalim açar yüreğimizde derin yara
Nedir bu zulüm doğu Türkistan'da ey Müslümanlar

Haydi, Müslüman durmak zamanı değil
Ufuklar imanla nura bürünsün gaflet anı değil
Haydi, secde ile Rahman önünde eğil
İmanla zalimin kara perdesi yırtılsın gerçek görünsün artık
Nedir bu zulüm doğu Türkistan'da ey Müslümanlar

Dünyanın her yerinde Müslüman'adır zulüm
Gönül ufuklarımız kapatıldı ayık artık yaşadığın ölüm
Kuran sünnet ile ancak yok olur bu zulüm
Nedir bu zulüm doğu Türkistan'da ey Müslümanlar

Kuran sünnet ile erisin gafletin
Yıkılsın cümle insanın nefreti bitsin
Açılsın cehaletin kara perdesi nurla dolsun âlem
Nedir bu zulüm doğu Türkistan'da ey Müslümanlar

Rabbim Müslümanlar için müjdeler gönder,
zafer için semada meleklerinle
Hidayet gönder âlem hidayet nurunla dolsun
Nedir bu zulüm doğu Türkistan'da ey Müslümanlar

Yok, mudur kardeşine tebessüm gönderen
Yok, mudur kardeşinin selamını alan
Yok, mudur hatır soran zulmü gören
Nedir bu zulüm doğu Türkistan'da ey Müslümanlar

Yok, mu zulüm görenler için koşacak imanlı gönlü sağlam
İslam ile gönlü ömrü iman ile örülmüş sağlam insan
Zulüm altında kardeşine koşacak edecek iki kelam can
Nedir bu zulüm doğu Türkistan'da ey Müslümanlar

Kul Mehmet'im bizde göremeyiz zulmü madde gözü var iken
Yaşamayız Kuran Sünnet iman özüyle yanlış yolda giderken
İlim irfan yerine zalim yanında parası kokusu sözü ile olurken
Daha bu zulümde bitmez ama kesin olun insanlık biter gider
Mehmet Aluç (Kul Mehmet)


Yine Ben Sevdim Yine Ben Kaybettim



Döndüm ağladım baktım ağladım
Arkandan sen giderken yüreğimi parçaladım
Sevdim sonunda terk edip gittin
 Demek ki ben boşuna ağladım
Yine ben sevdim yine ben kaybettim

Çektiğim çileler boşuna gitti
Gecemi gündüzüme kattığım
Yolunu günlerce aç susuz beklediğim
Gözyaşı döktüğüm geceler heba oldu gitti
Yine ben sevdim yine ben kaybettim

Gecem gündüzüm karardı boşuna
Ağrımayan başın ağrıdı ne uğruna
Ağarmayan saçım ağardı kim uğruna
Gözyaşı döktüğüm geceler heba oldu gitti
Yine ben sevdim yine ben kaybettim

Gidenin tutulmayacağını
Sevmeyeni sevilmeyeceğini
Gülümsemeyene gülümsenilmediğini
Saçlarım ağardıktan
Gözlerimde yaşlar bittikten
Gecem gündüzüm bittikten sonra öğrendim
Yine ben sevdim yine ben kaybettim

Kul Mehmet'im bırak rahat olmayan uykuları
Bırak vefasız gönüllerin vefasız aşklarını
Başka baharların peşinde koş yaşa yeni aşkları
Sen seni seveni sevme seni sevmeyeni
O zaman ben sevdim ben kaybettim demezsin

Mehmet Aluç (Kul Mehmet)




30 Haziran 2015 Salı

Sözlerim


Çoraklaşmış bir gönül, ancak Kuran ile Sünnet ile yeşerir.

Yönünü kaybetmiş bir ömrü sürdüren kulun yönünü, ancak Kuran ve sünnet yeniden doğru yola yön verir, başka yön zaten yönünü kaybettirmiştir.

Göğsünde yeşeren dert sıkıntı ve fikirsizliğine, ancak Kuran ve sünnet merhem olur, ya alır sürtersin ya da çekmeye devam edersin


Düğmesi ve yuvası sökülen ömrü, ancak Kuran ve sünnet ile yeniden yuva açılarak düğme dikilir önü kapatılabilinir.

Hasret prangası ile yanlış fikirlerin altında mahkûm kalan fikirler, ancak Kuran ve Sünnet'in Vuslat fikri ile özgürlüğe kavuşur.

Zihninde, zihinsizlerin fikri geziyorsa hiç hayal kurma, yok olmaya mahkûmdur ve gerçekleşmesi de imkânsızdır. Ne zaman Kuran ve sünnet fikri ile olursan tüm hayallerin gerçekleşir.

Peşinde yol bulmak için gittiğin iz, ayağı kendisine ait olmayanın ise hiç peşinden gitme, kaybolmaya mahkûmsun... Ayakları ve adımları fikirleri kendisine ait bir ayağın izleri ise takip et kaybolmazsın hiç.

Mehmet Aluç

Al Hançeri Vur Öldür Beni




Tam seni seviyor derken
Gülümseyen gözlerine bakarken
Sana gülümser iken
Sana kırık ellerim uzanırken
 Üzgün kalbim seninle gülümserken
Ölmüş hayatım seninle hayat bulurken
Sevmiyorum dersen eğer
Beni sensiz bırakma
Al hançeri vur öldür beni

Söyle o zaman
Ben kimi sen yerine seveceğim
Ben kimin yerine öleceğim
Ben kime canım sevdiğim diyeceğim
Ölmüş hayatım seninle hayat bulurken
Sevmiyorum dersen eğer
Beni sensiz bırakma
Al hançeri vur öldür beni

Sensiz gideceğim yer mi var
Senden başka saracağım gönül mü var
Sensiz nefes alacağım hayat mı var
Sensiz gözüm açacağım dünya mı var
Ölmüş hayatım seninle hayat bulurken
Sevmiyorum dersen eğer
Beni sensiz bırakma
Al hançeri vur öldür beni

Dünyada bir sevenim olmazsa
Dünyada bana canım diyenim yoksa
Gülümseyen gözleri ile hayatım diyenim yoksa
Gülmeyen bahtımı güldürenim yoksa eğer
Ölmüş hayatım seninle hayat bulurken
Sevmiyorum dersen eğer
Beni sensiz bırakma
Al hançeri vur öldür beni


Mehmet Aluç (Kul Mehmet)

Kuranla her şey çözülür



Oku Kur'an'ı satır satır
Nefsi şeytanı içine batır
Dünyada bil gönül hatır
Ya da mezarını darlaştır kul

Tövbe ile günah dökülür
İmanla gönül ölçülür
Kuran'la her şey çözülür
Ya da mezarını darlaştır kul

Kuran'la mümin düşünür
Onunla her zaman övünür
Şeytanla gezen dövünür
Ya da mezarını darlaştır kul


Kuran'dan ayrılan bölünür
Nefis şeytan hemen görünür
Kuran'sız hayat zulümle sürülür
Ya da mezarını darlaştır kul

Kuran ile hayat iyi yaşanır
Kuran'sız ömür sanma taşınır
Kuransız kul cehennem odun taşınır
Ya da mezarını darlaştır kul

Kul Mehmet'im Kuran'la imanı imzala
Kuran ile ömrünü sen hizala
Ömrün Kuran ile olur muhafaza
Yoksa nefis şeytan seni taşır
Cehenneme dörtnala

Mehmet Aluç (Kul Mehmet)

Gelişinle Âleme Nur Yağdı Ramazan


Geceye nur yağdırırsın nur Ramazan
Oruç tutar müminler şenlenir
Tutmaya gücü yetmeyen hastalar hüzünlenir
Ne güzel yakıştın âleme Ramazan

Seninle boyandı cümle evler gönüller
Çiçekler açıldı gönüler de demet demet
Merhamet ile gönüller açılır sanki cennet
Gelişinle âleme nur yağdı Ramazan

Gönüllerin arası uzaktı gelişinle yakın oldu
Derindi yoksulun derdi gelişinle merhem oldu
Sadakalar ameller çoğaldı nur nur yağdı gönüllere
Gelişinle âleme nur yağdı Ramazan

Viran bağlar gelişinle yeşerdi güller açtı
Aramızda dağlar vardı bir anda yok oldu kaçtı
Halim nedir diye sorulmayanlar, soruldu gelişinle
Gelişinle âleme nur yağdı Ramazan

Kul Mehmet'im hayranım ben ramazan'a
Hayranım Ramazanda oruç tutan cümle kullara
Yoksulun karnını doyuran kullara hayranım o canlara
Gelişinle âleme nur yağdı Ramazan

Mehmet Aluç (Kul Mehmet)

Yüce Rahmanın Merhameti İle Dolar Mı Acep



Solduran kederin izleri, seni takip ederse
Seni şimdi üzen ıstırabın, yarın güldüren dermanın, kapın çalarsa
Perişan kederli halin, şimdi dermansız bırakır,  yarın terk ederse
Bu sevinçli yüreğine, Yüce Rahmanın merhameti ile dolar mı acep
Yoksa bu haline derman olan Rahman'da, sen değil midir dersin

Ümitsizlik batağına düşme sakın, aklını fikrini batakta bırakma sakın
Bil, her zaman Yüce Rahman her an her yerde, sana senden yakın
Çığlığın çığlığında kaybolma, çığlığa ses ol, çare çığlığa çare olmaz mı bakın
Dipsiz bir kuyuda değilsin ki, Rahman'ın deryasındasın, ol az yakın
Yoksa bu haline derman olan Rahman'da, sen değil midir dersin

Sızlayan yarana derman gönderen, derman içinde mutluluk veren
Sen ağlasan da, kapında mutluluğu bekleten, seni Rahman değil mi gören
Hasretin okyanusunda yüzerken, soluksuz kaldığında, soluk veren
Soluk verdikten sonra, can yakan susmana, korkuna, dil veren,
Yüce Rahman değil mi, selamete erdiren
Yoksa bu haline derman olan Rahman'da, sen değil midir dersin

Kirpiğin ucunda, bir damla yaş akarken, yere düşmeden duanı kabul eden
Kurudu gönül bahçem, demeden gönlünde, gül bahçelerini açtıran yeşerten
Hayallerim, yapraklar gibi soldu demeden, hayallerini sana ulaştıran gönderen
Âlemlerin Rabbi, Yüceler Yücesi Rahman değil mi?
Rahmandır bilmez misin, sen değil midir dersin, edepsizliğinle günah çamuruna düşersin

Kul Mehmet'im, dert içinde yalnız kaldım deme, Rahman her an seninle
Yıkıldım deme, dimdik ayaktasın işte, selamet değil mi şimdi seninle
Sızılarım solumda esir etmişti, şimdi gülümser unutursun, bir gülüşünle
Lal ederken dilini ıstırabın, şimdi şakırsın bülbül gibi derdin bitişiyle
Yüce Rahman değil mi, selamete erdiren ey cahil, unutursun
Yoksa bu haline derman olan Rahman'da, sen değil midir dersin
Mehmet Aluç (Kul Mehmet)




29 Haziran 2015 Pazartesi

Hoş geldin Ya Nur Şehri Ramazan



Doğru yolda buluşalım
Muhabbet ile konuşalım
Merhametli dillerle selamlaşalım
Hoş geldin Ya Nur Şehri Ramazan

İman ile konuşalım
Küsenleri barıştıralım
Eğer üzgün olan var ise güldürelim
Hoş geldin Ya Nur Şehri Ramazan

Kur'an sünnet vadisinde buluşalım
Merhametle üzgün gönülleri saralım
Kanatlansın gönüller yetimlerin yanına varalım
Hoş geldin Ya Nur Şehri Ramazan

Ayrılık kazanına düşene koşalım
Vuslat ile ayrılık mevsiminde alalım
Seven gönülleri birbirine kavuşturalım
Hoş geldin Ya Nur Şehri Ramazan

Boşluğa açılan kapıları kapatalım
Yanılmalar eksenini imanla açalım
Nur Kuran Sünneti âleme yayalım
Hoş geldin Ya Nur Şehri Ramazan

Aheste aheste yol alalım yarına
Güzellikleri atalım gönül denilen fırına
Yoksul doysun bir lokma eksik zarar değil canına
Hoş geldin Ya Nur Şehri Ramazan

Gönlümüze inmesin nefretten perdeler
Mümin imanı ile olmaz ki derbeder
Lanet şeytan cehennemi nefreti zerk eyler
Hoş geldin Ya Nur Şehri Ramazan

Sahurda davul vurulmadan önce
Gönül kapılarımız ziyaret için çalınsın
Muhabbetin neşesiyle gönüller sarılsın
Hoş geldin Ya Nur Şehri Ramazan

Haydi, kalk sahur vakti geldi ne uyursun
Ramazanda oruç tut sevabı ötelere uçursun
Şeytan imanınla yanıma yaklaşma diye yerde savrulsun
Hoş geldin Ya Nur Şehri Ramazan


Dünya hayatı üç günlük biliyorsun
Merhametle her daim geziyorsun
Kuran merhamet ile kardeşim gönülleri seviyorsun
Hoş geldin Ya Nur Şehri Ramazan

Kul Mehmet'im herkes bir fakiri doyursun
Nefret ile hayat yaşanmaz ettiğini bulursun
Yüce Rahman'ın merhameti var gönülde hamd olsun
Hoş geldin Ya Nur Şehri Ramazan

Mehmet Aluç (Kul Mehmet)

Bir demet şiirden mutluluk verdim sizlere

                 

Şiirden bir demet gül verdim, Alan alır koklar, almayan bakar kalır
Sevgiden bir demet verdim, Alan alır gönlüne yerleştirir almayan sevgisiz kalır
Kul Mehmet'im gülümsedim gönlümden ben size, Sizde gülümseyin herkese hep beraber gülelim âleme gönüllere...

Akşamın seherinde esen rüzgârın poyrazında çıktım yola, gönlümü herkese açtım gülümseyerek, sizde gönül kapılarınızı herkese açın, merhametle birbirimizi kucaklayalım...

Nehirlere sevgiden sözler fısıldadım sizler için, duyduğunuzda sevgi sözcüklerimi, sizlerde herkesin kulağına fısıldayın, sevgi ile dolsun gönüller âlem...

Ağlayan gözler gönüller için çıktım yollara, gönül mendilim ile silmek için, derdinize bir parça mutluluk katmak için, sizde ağlayanların gözyaşlarını merhametli gönül mendiliniz ile silin, ağlayan kalmasın âlemde...
Mehmet Aluç (Kul Mehmet)

__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbi'nde affı için
Selam ve dua ile...


Rahman Olsun Gönlünde

Rahman olsun gönlünde
Yokluk geldiğinde, var kapısına
Yok, olur yokluk, varlıkla dolar âlem
Kapılar, yüzüne dünyada kapandığında
Bir bir
Var Rahmanın kapısına, açılır tüm kapılar yüzüne
Yüzüne kapı kaptanlar, sefil olur bir anda
Sokaklar gönüller, yansın diyenlere
Gönlünde Rahman ile var, söndür ateşi
Gündüzün serinliğinde, eserse poyrazdan rüzgâr
Rahmani gönlünü,  rüzgârın önüne ver
Essin gönlündeki Rahmani merhamet, âleme
Sızım sızım acılarla bırakırlarsa
Gönlünde ki Rahmani merhametle aç semaya elin, dua ile
Dermanlar yıldız yıldız dökülür, âleme
Keremi sonsuz Lütfü İhsanı merhameti... Sonsuz, Rahman her şeye kadir
Mehmet Aluç (Kul Mehmet)

Söndürün Onları Hayallerim


Uçun hayallerim uçun, Sema'ya yok olmayın
Düşmeyin boşluğa, düşen düşüncelerim gibi
Yıkılmayın düşüncelerim gibi, kalın semada
Karanlığa açılan kapıları kapatın, her açıldığında
Ateşe düşerken zaman, söndürün onları hayallerim

Ben düşüncesizlik ufkunda, kör ve sağır yalnız
Pişmanlıkla kendimi döver iken, kan avuçlarımda
Düşüncesizliğim oysun gözlerimi, karışmayın
Sızlayan gülüşlerim benimle kalsın, yaklaşmayın
Ateşe düşerken zaman, söndürün onları hayallerim

Bırakın fikrime sahip çıkamadım, sana da çıkamadım yar
Bırakın karanlık gölgeler dolaşsın ruhumda, yağsın kar
Benden uzaklaşınca yar, boğuluyorum git gide ayaz gecelerde
Senden öncesi sonrası var mı, üstüme düşer iken tavan
Ateşe düşerken zaman, söndürün onları hayallerim

Ayaz güneşlerin ayazı ile yansın yüreğim, vazgeçin benden
Uzanamadı kırık ellerim ayaklarım, uzanamadım sana dünden
Ağlasın benimle sema, rüzgârlar sağanak sağanak, ben ölürken
Sensizliğim hasreti, kuşların kanadında üstüne konsun, karışmayın
Ateşe düşerken zaman, söndürün onları hayallerim
Mehmet Aluç (Kul Mehmet)




28 Haziran 2015 Pazar

Kuru Bir Öksürük Gibi



Kuru bir öksürük gibi yapıştı bakışların göğsüme
Taze açan çiğdem dalları gibi yeşerdin gönlümde
Melal hayatım değişti sen mahallemize geldiğinde
Kuru bir öksürük gibi göğsüme yapışmana hayranım

Yüreğime inen sessiz bir yumruk gibi kendime getirdin
Ansızın kaplayan sancı gibi saplanan sevincimi büyüttün
Kıvrandıran bedendeki çığırtkan feryatlarımı susturttun
Kuru bir öksürük gibi göğsüme yapışmana hayranım

Gül bakışınla bir anda nasılda çizildi kaderimizin yolu
Islak vadilerde gülüşün parlar gönlüme budur aşkın yolu
Boşa çırpınmışım çığırtkan kuşları gibi sensin merhametin kolu
Kuru bir öksürük gibi göğsüme yapışmana hayranım

Uzak bir masalın karanlığında düşlerim artık özgür gelişinle
Kapısına zincir vurulmuş hislerim seninle özgür gülüşünle
Fi tarihinde kapısın kapattığım gönül kapım açıldı güzel bakışınla
Kuru bir öksürük gibi göğsüme yapışmana hayranım

Boşuna kahırlanıp yıkılmışım gayem seni beklemek olmalıydı
Kelebekler gibi savrulmak yerine sana koşmak olmalıydı
Sancılı arabesk şarkıların içine düşeceğime hayaline düşmek olmalıydı
Kuru bir öksürük gibi göğsüme yapışmana hayranım

Bir yol kıvrımı gibi ayrılık yollarına bakmak boşuna gözlerini aramalıydım
Yanık kokan özlem kokan dağların kokusu yerine kokunu ciğerlerime çekmeliydim
Yanık yaralarıma basan ayaklarını beklemeliydim kanayan yaram yerine
Kuru bir öksürük gibi göğsüme yapışmana hayranım

Gönül pencerem de üç mavi çiçek açtı üç beyaz kuş kondu
Biri benim, için biri senin için birisi yarınımız için
Gözyaşlarımla sularım çiçekleri ellerimle beslerim kuşları gelişin için
Kuru bir öksürük gibi göğsüme yapışmana hayranım
Mehmet Aluç



Kendi Fikrini Fikirsizin Aklına Köle Et

Kendi Fikrini Fikirsizin Aklına Köle Et

Kul bekler mi hidayeti, hidayet gelince bilir mi kıymetini, bilinmez amma hidayet her kula nasip olmaz, hayat yolunda bekle kul yolun var bir nihayeti, merhamet ile olursan alırsın hidayetin tacını takarsın gönlüne, okursun.

Kur'an ayetlerini hece hece gönüllere gülümseyerek gönülleri gülümseterek...
Hayat ile ölüm arasında mesafe bir adım bile değil bir bakarsın yolun sonundasın, haberin yok, şaşırır kalırsın! Bırak nefretin ile kulun peşini bırakmazsan veremezsin inan son nefesini... İman olmalı kafada gönülde, adımlar olmalı camide namazda, olmamalı barda pavyonda...

Kur'an ile haktan merhamet alan merhamet dağıtır, şeytandan kin nefret alan nefret kin dağıtır bu bellidir bunu aksini söyleyecek bir yiğit var mıdır? Hak ile doldur heybeni yarın için, yalan dolan doldurursan yolda aç kalırsın sen vermeyince, sızlan bakalım ince ince, şeytan nefis sana gülünce...
Rahman sana gönül vermiş, nefret nefis şeytandan uzak dur demiş, sen uzak durmaz isen Rahman sana ne yapsın, iyilik sana ne yapsın, sana koşan kul nefretinle yıkılırsa ne yapsın? Var mı cevabı olan? Gönüllerimize huzur ile dolduran Rahman bizimle her an, görmez isen geçer zaman, sonunda ölüm gelir o an.

Ne ararsın, kendi gönül bağın var iken başka bağlarda? Önce kendi gönül bağında meyveler yetiştir dağıt, sonra izin al gir gönül bağlarına, sonra seyran eyle gönüldeki o güzelim bağları... Çıkarsın dağlara inmezsin merhametle bağlara kul ne yapsın, Rahman ne yapsın sana, hak ettiğini çektirecek elbet sana... Tarihi araştır merhamet ile olanlar gönüllerde yaşıyor, merhametsizler nefretleri ile lânet b.. çukurunda lâneti ile batıyor,yatıyor.

İman ile hayatta nöbet tutmak var iken, nefret kin kapısında köle olmak niye?Ne geçecek eline ?Kuru bir b.. oda işe yaramıyor artık köylerde oda yakılmıyor,doğal gaza geçti herkes! Sen hala uyu uyanığım diye geçin ey salak!

Bak tarihine hepsi ilim irfanla besleniyordu, sen nefret ile beslen nah kazanırsın, gönül güzellikleri ile ecdadın kâinata güzellik saçarak fetih ediyordu, senin benim gibi yatmıyordu yan gelip ağız üstü hem adamda satmıyordu, nefret ile öne arkaya da bakmıyordu.

Sen hala kendi fikrini fikirsizin aklına köle et, sonrada insanları yok et, yok edince sende yok olacaksın, ağlayıp sızlanacaksın, fikirsizler basacak kıçına tekmeyi haydi uçurumdan hop hop aşağı... Güm güm aşağı... Düş kalk aşağı... Çıkmak için yukarı yol yok yok yok... Arama güzellik aşağıda, zaten her yer b...Çabuk düş kurtul, kurtaracak ip arama dün kesmiştin hatırla, ya da hatırlayacak akıl yok sende, düş aşağı yukarıya çıkacak yol yok.

Mehmet Aluç

__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

Bağır ey duyan ama sağır





Kör kuyular sağır
Sağır insan sağır
Sağır iken olur ağır
Ağır iken bağır
Bağır duymaz seni sağır
Sağır sarar etrafını kahır
Kahır ile gülmezsin
İstediğin kadar bağır
Bağır ey duyan ama sağır
Sağırsan herkes olur sağır
Mehmet Aluç

Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç