Bu Blogda Ara

15 Ocak 2015 Perşembe

Söyleyin Ey Erenler




Söyleyin Ey Erenler


Söyleyin ey erenler ey hak halden bilenler
Ne kaldı bu gönülden başka candan sevenler
Merhametle gönüle pınar olan damlayan
Batsın da kurusun mu gönüller ey erenler

Bağında gonca gonca güllerini açtıran
Çimeninde candan tüm sevenleri gezdiren
Etrafında gülenler bülbülleri çağıran
Batsın da kurusun mu gönüller ey erenler

Gönül Mimarı Rahman rotası doğru çizmiş
Gönülden sevenleri içinde o gezdirmiş
Halden anlamayanlar kapı dışarı etmiş
Batsın da kurusun mu gönüller ey erenler

Çırasız kandilleri o yakan ışık olan
Sarayları kurduran neşeyle eve dolan
Kış ayını baharlar eyleyen hiç solmayan
Batsın da kurusun mu gönüller ey erenler

Kul Mehmet’im gönlümde aşk karanlıklar doğmaz
Kin denilen o haset aşk dolu gönlü boğmaz
Gönülde aşk olmazsa gonca güllerde açmaz
Batsın da kurusun mu gönüller ey erenler
Mehmet Aluç

__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

Gönüldür sevginin kapısı

Gönüldür sevginin kapısı

Gönüldür sevginin kapısı
Aşkla sever sevgilisidir canısı
Merhametle kurulu yapısı
Aşkla bakar her daim bakışı

Aşktır gönlün tatlısı
Hiç olmaz aşkla yanlışı
Tüm dünyada aşkın canlısı
Gönüldür sevginin kapısı

Aşk değildir gönüle yük
Kendini hiç sanmaz büyük
Hiç bulaşmaz belaya
Gönüldür sevginin kapısı

Birlik beraberliğe zemindir
Aşk ile olunca emindir
Ömrü hayatı kuvvetlendirir
Gönüldür sevginin kapısı

Yar yanında açar gönül bağım
Neşeyle yanında geçer çağım
Seninle kocasın bu yaşım
Gönüldür sevginin kapısı

Kul Mehmet’im budur yazım
Yâre geçer benim nazım
Yâre ulaşmak için duadır Rahmana niyazım
Gönüldür sevginin kapısı
Mehmet Aluç

__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

14 Ocak 2015 Çarşamba

Arkanda Nasıl Koşayım


Gidişinle ömürden ayırdın ben kurudum
Hazan mevsimi yaşıyorum sabah akşam
Efkâr demini içiyorum yudum yudum
Ayaklarım kırıldı gidişinle arkanda nasıl koşayım

Yüreğimde kaldın sızınla yakıyorsun
Bakışında kaldım hasretimle ağlıyorsun
Kederi miras bıraktın çekip gidiyorsun
Ayaklarım kırıldı gidişinle arkanda nasıl koşayım

Gidişinle dizleri kırılan bendim sen değil
Başkasının değil Rahman önünde eğil
Arıyorum sönmüş mazinin tozlarında bizi
Ayaklarım kırıldı gidişinle arkanda nasıl koşayım

Kul Mehmet’im iki damla gözyaşım ’da sen aktın
Bu onulmaz hasreti sen peşime taktın
Tükenmiş sevdan ile beni sen yaktın
Ayaklarım kırıldı gidişinle arkanda nasıl koşayım

Mehmet Aluç

Gül Kokan Resule Dil Uzatmayın (Şiir)

Gül Kokan Resule Dil Uzatmayın

Kurumuş fikirleriniz boşa çırpınmayın
Ümmetin edebine çamur sıçratmayın
Gül Kokan Resule dil uzatmayın
İmanımızla edebimizle sesiniz keseriz

Baykuşları etrafa edepsizce salmayın
Müslümanlar sahipsiz sanmayın
İmanın edebin edebiyle sessiz kalırız sanmayın
İmanımızla edebimizle sesiniz keseriz
Mehmet Aluç

Not:Cumhuriyet gazetesini Kınıyorum,Peygambere dil uzatan-Şerefsizlerin- karikatürü yayınlayarak,edepsizlik yaparak, küf kokan salyasını akıttığı için için.

__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

Gül Kokan Peygambere Dil Uzatmayın

Gül Kokan Peygambere Dil Uzatmayın

Gül Kokan Peygambere Dil UzatmayınGül Kokan Peygambere Dil Uzatmayın

Kokmuş küf tutmuş beyninizle fikrinizle, kudurmuş adımlarınızla koşarken paçalarınızda dökülen pisliklerle ortayı bulandırmayın, Gül Kokan Peygambere dil uzatmayın, imanımızla edebimizle temizinden dilinizi soluksuz bırakır yerine değil başka bir yerinize sokarız.

Dalkavuklar şeytanın avukatları olan sizler gayenize ulaşamayacaksınız, insanları sokağa dökerek “İslami fobi” var diyerek bağıramayacaksınız.
Allah şahit olsun ki Ümmetin Gül Kokan peygamberine yaptığınız bu alçaklığı unutmayacağız. Yaptıklarınızda yanınıza kalmayacak…

Siz kendiniz kaşındınız ve hala kaşınmaya başlıyorsun Cumhuriyet gazetesi, şeytanın uşakları olan sizler emelinize ulaşamayacaksınız, soluksuz bir dert ile inşallah soluksuz kalacaksınız…

Kapımıza gelin olaylar çıkarın çağrınıza uymayacağız…

Sizler aklınızda ölümü geçirirsiniz biz Müslümanlar diriltmeyi yaşatmayı düşünürüz…

Sabrımızı da zorlamayın gelir bir Osmanlı Tokat’ı ile sizleri yere sereriz…
Gözümüzde iki damla yaş yüreğimize aksa da, istediğiniz gerçekleşmeyecek edebimizi bozmadan size gereken dersi veririz bundan da emin olun.

Mehmet Aluç

__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

Rahmanla Ol





Açılan yaraların iyileşir Rahmanla
Muhabbetin gönülde tutsun candan elini
Sönmez iman ateşin yol olsun heyecanla
Rahmanla ol dizilir önünde zalim o an


Dilimi hep düğümler nefsim ile şeytan
Rahmanı anınca da dilim çözülür o an
Secdem öper nur ağzı ile alnımı her an
Rahmanla ol dizilir önünde zalim o an

Batar tüm kötülükler kul olursa Rahmanla
Duyarsın çağrısını beş vakit heyecanla
Rahman yolunda farkı sen yürüyerek anla
Rahmanla ol dizilir önünde zalim o an

Mezarcı kazar Rahman kulun alnına yazar
İmanla değişir yol kul kendi yolun kazar
Zalimler iyiliği bilmez hep eder nazar
Rahmanla ol dizilir önünde zalim o an

Ey zalim şeytan sende kalsın imanım bende
İmanımla yıkarım seni ölürsün sende
Gelip gider mevsimler yok olursun gülende
Rahmanla ol dizilir önünde zalim o an

Güzelliğe kötülük şişini sen sokarsın
Utanmadan birde sen uzaklarda bakarsın
Rahman azabı ile gelince ne yaparsın
Rahmanla ol dizilir önünde zalim o an

Kul Mehmet’im der sönmez sanma fitne ateşi               
Doğacak o imanın gürleyen sesli sesi
Zalim canı elini yakar para kesesi
Rahmanla ol dizilir önünde zalim o an

Mehmet Aluç

Kulu Ağlarsa Koşar Rahman Kula Anında


Rüzgâr sildi aniden mazinin hesabını
Ne bakışların kaldı ne has bahçemde gülüm
Rahat ol sende artık yap kendi hesabını
Ayrılık yolu artık bana değil ki ölüm

Hayatım nasıl öder ayrılık diyetini
Belki hayat bildi senin kirli niyetini
Yıktın zaten hayaller dolu gülen gemimi
Ayrılık yolu artık bana değil ki ölüm

Düğümlenir sanma yar sensiz artık bu hayat
Ufukta doğan güneş bana artık gül hayat
Niyetinmiş yar bildim artık kokmuş küf bayat
Ayrılık yolu artık bana değil ki ölüm

Çilenle ölen ben bak yürürüm mutluluğa
Sende koşuyorsun bak solmuş son soluğa
Vefasızlığı sende almışsın sağ koluna
Ayrılık yolu artık bana değil ki ölüm

Kabul eder mi Rahman artık dileklerini
Beraber çalmıştık biz Rahmanın aşk kapsını
Gördü benim gibi bak tüm çirkefliklerini
Ayrılık yolu artık bana değil ki ölüm

Kul Mehmet’im vuslatım bekler gül kapısında
Rahman bilir doğrusun koymaz eli koynunda
Kulu ağlarsa koşar Rahman kula anında
Ayrılık yolu artık bana değil ki ölüm

Mehmet Aluç

13 Ocak 2015 Salı

Gel Sende Gel İmana

          





Rahman ister ki kulu günahtan uzak olsun
Kaçma Rahman yolunda, şeytanla sen yol alma
Ömrün hayatın inan güzelliklerle dolsun
Şeytanla kalırsan da sen Ahirette solma

Şeytan der kula sessiz imandan sen ol uzak
Böyle der sana her an kurar olunmaz tuzak
Aman ha duyma onu olma imandan uzak
Ömrün giderken sona gel sende gel imana

Şeytan damardan girer ömrü hayatın yakar
Yakar yıkar kıçına en son tekmeyi atar
Ondan sonra arkanda gülerek kaçar bakar
Ömrün giderken sona gel sende gel imana

Kul Mehmet’im kendini söyle ne sanıyorsun
İmanı Rahman sermiş önüne arıyorsun
Rahman bana gel der sen neden hep kaçıyorsun
Ömrün giderken sona gel sende gel imana
Mehmet Aluç


Rahman Sonsuz Yücedir


Dünyada biz yaşarız cümlemiz bu faniden
Ölüm gelir insana bilinmez ki aniden
Gerçeği görünce sen deme gerçek sahiden
Seçtiğinle nasipte ne çıkarsa çekersin
                                           
Mezardan sonrasında unutma vardır hesap
Yaptığına güvenme sende olmaz ki nisap
Ölümle göreceğin inan değil ki serap
Seçtiğinle nasipte ne çıkarsa yaşarsın

İmanın sen beş vakit duyarsın nur çağrısı
İmansız sen çekersin dermansız can sancısı
İmanla yaşadığın hayatın en doğrusu
Seçtiğinle nasipte ne çıkarsa çekersin

Kul Mehmet’im sende duy Rahmanın çağrısını
Sonrasında sen çekme onulmaz sancısını
Rahman sonsuz yücedir bilir en doğrusunu
Seçtiğinle nasipte ne çıkarsa çekersin

Mehmet Aluç

12 Ocak 2015 Pazartesi

Yürüdüler Rahman’a buldular cana deva



Mecnun isen leyla'nın aşkı ile sende yan
Aşkla olursan her şey sevdiğine bak ayan
Dayan mecnunum dayan Leylan seninle her an
Leylan bakıyor sana o bakar olur ayan
Leylada senin gibi yanar yüzü ak her an
Size bu aşkı veren bildiğiniz gibi hak
Mecnun o leylasını kendinde gördü o an
Onun hayali bana yeter dedi her zaman
Aşkının nur yolunda kesilse de takati
Olmaz gönüller hiçbir zaman bakışlar katı
Leylan gönlünde neden gönlünü dağlıyorsun
Mecnun her an seninle neden sen ağlıyorsun
Bak can mecnun yanında hep seninle o gezer
Sanma ki leyla başka gönülde seni üzer
Leyla der ki eridi mecnun’suz içim yağım
Adımların o gönül sesinde can kulağım
Bak gönlüne karşında bakarak duruyorum
Beni gör görmezsen yar sanma ben yaşıyorum
Leyla der seninleyim ben senle yaşıyorum
Mecnun için yok oldu bir anda tümden zaman
Gönül seyran eyledi yok oldu zaten mekân
Kavuşamaz dediler kavuştu bilmediler
Aşkın tüm özlemiyle mecnuna hasret leyla
Merhametle doldu an o gönlü sen gel anla
Mecnunla Leylaya bu yapılan mıdır reva
Yürüdüler Rahman’a buldular cana deva
Mehmet Aluç


Ey Gönlüm



Ey Gönlüm

Ey gönlüm yine yanıldın çokbilmiş
Aşk Rahman'a ulaşmak için yol imiş
Nazlı yâri alıp Rahmana ulaşmak sevmek içinmiş
Sen sevmeyi aldın ulaşmayı unuttun ey ezilmiş

Bazen yel gibi savruldun yıktın geçtin
Bazen ateş oldun âlemi gönülleri yaktın
Rahmana giden yol aşkın yolunu unuttun
Sen aşkı gönüle girmek için yıkmak bildin
Aşk kavgadan uzak Rahmana merhametle giden yol imiş

Derman için mazlumların ahını aldın
Derman az kahır içinde onu unuttun
Hasret içinde yandıkça isyana yöneldin
Nazlı yar ile aşk hasretin içinde onu unuttun
Mehmet Aluç

__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

Yâr Aldı



Yâr AldıYâr Aldı


Ey gönlüm aşka hasret ömrüm
Deşme yaramı yara mı yar aldı
Sevincime hasret ömrüm ağlama
Mutluluk deryasını yar gönlümde kopardı

Istırap içinde kıvranma gönlüm
Dermanı yar ömrümde aldı
Gözlerimde akan yaşlar yakmayın yüreğimi
Ateşinizi söndürecek suyu yar aldı

Ey hayallerim karanlıkta kaldınız diye üzülmeyin
Hayallerim yârin gözünde kaldı
Cefa içinde yürüyen ayaklarım batmayın çamura
Sizdeki derman yârin dizlerinde kaldı

Kul Mehmet’im aşkın değerini aşkın deryasına dalan bilir
Hak aşkı ile seven bu dünyayı yalan bilir
Bu âlem de kavuşmasa da sabır ile yürür Rahmanın merhametini görür
Ahirette sevdiğine mutlulukla kavuşur hep beraber yürür
Mehmet Aluç

__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

11 Ocak 2015 Pazar

Derdin Dermanı İman



Derdin Dermanı İman

Gönlüm önüne serdim senin neşeyle hazır
Viran eyleme gönlüm ömür dünyada nedir
Çevir yönünü bana doğru olsun yar nazır
Ömür neşeyle yaşa derdin dermanı iman

Duanla semada saf saf iner tüm melekler
İnsanlık için olsun gönülde tüm dilekler
Mazlumlar için yıksın zalimi tüm bilekler
Ömür neşeyle yaşa derdin dermanı iman

Bu dünyada insanlar birbirine küsmesin
Gönlünde sevgi yoksa söyleyin Kul neylesin
Sevgi yoksa gönülde sonumuz kötü kesin
Ömür neşeyle yaşa derdin dermanı iman

Ömür belirli imanla yaşayan diller belirli
Ayrılık rüzgârını taşır imansız belirli
Ömür sonunda çukur inan ağır bedelli
Ömür neşeyle yaşa derdin dermanı iman

Kul Mehmet’im hani bu dünya benim diyenler
Gözyaşının değerin bilmeyen o gidenler
İman nuru var iken imansız o ölenler
Ömür neşeyle yaşa derdin dermanı iman
Mehmet Aluç

__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

Yok, Mu Işık Olan

Yok, Mu Işık Olan

Yok, Mu Işık Olan

Ağlayan sokakların kimdir halini soran
Kar yağıyor yüreklere kar ile boran
Arsız bakar edepsizce yollarda duran
Karanlık bürümüş sokakları yok mu ışık olan

Var mıdır sokakların tapusu her köşesinde zalim
Kalemler sözler mi buz tutmuş yamandır halim
Bulunmaz mı bu dertlerin aman ilacı sağ salim
Karanlık bürümüş sokakları yok mu ışık olan

Kul Mehmet’im yaralar sarılmaz söz ile
Yitirdim ararım gönülleri yüreğimde köz ile
Hak katında kabul olsun dilekler duam ile
Karanlık bürümüş sokakları yok mu ışık olan
Mehmet Aluç

__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

Mutlu Bir Günü Mutlulukla Yaşamadık



Âlemlere geldik âlemlere ne için geldik
Neler aradık aradığımızı aramadık
Geldik unuttuk ne için geldik viran eyledik
Bu nedenle mutlu bir günü mutlulukla yaşamadık

Âlemi boşuna mı seyran eyledik
Merhameti söktük kalbimizde ihaneti ekledik
Manayla anlamı bulamadık isyana doğru bildik
Bu nedenle mutlu bir günü mutlulukla yaşamadık

Huzurla bilmem nasıl gafil olduk
Cahillerden uzaklaştık doğruyu bulamadık solduk
Biz rahmana ait bir kulduk şeytanın yolunda yol aldık
Bu nedenle mutlu bir günü mutlulukla yaşamadık

İmanı söz içine katmadık besmeleyle yatıp kalkmadık
Gönlümüzdeki merhametin kapısını hiç aralamadık
Nefis şeytanı kucakladık sonunda aptal gibi avlandık
Bu nedenle mutlu bir günü mutlulukla yaşamadık

Rahman dedi kulum dertlere merhem ol
Sanki kul anladı merheme zehir kat sol
Mazlumun yanında sen her zaman ol
Sanki kul anladı mazlumun önüne engelden ol yol
Bunu bilemedik mutlu bir günü mutlulukla yaşamadık

Kul Mehmet’im tevhidi sökme dilinden
Merhameti sakın sökme gönül elinden
Mazlumla zalimi ayır karıştırma dünya gününden
Resul değil midir yol açan peşinden gidenler cennet ehlinden
 Bunu çözemedik mutlu bir günü mutlulukla yaşamadık

Mehmet Aluç

Konsam Gönül Dağına



Konsam Gönül Dağına

Ah bir gülsen yüzüme
Bülbül olsan bağında
Tenin değse tenime
Olsam gönül dağında

Sensiz rezil bu sefil
Oldum sensiz ben gafil
Aşkıma ol sen dâhil
Konsam gönül dağına

Açık koyma arayı
Sen gönlümün sarayı
Anlına sürme karayı
Olsam gönül bağında

Kul Mehmet dağları aş
Yârine olsan sen baş
Eline alma sakın taş
Dolsam gönül bağına
Mehmet Aluç

Merhametle Muhabbet İkizdir



Merhametle Muhabbet İkizdir

Yar kendi güzelliğinden geçme
Ömür bir gün biter kin nefretle ezme
Nefret bir anda sezilir hayatın çilesinden bir an bezme
Nesin kimsin bir an düşün taşın kendin olmadan gezme
Merhametle muhabbet ikizdir bir birinden ayırma

Cümle sözlerin ahvali nedir bir düşün
Tüm güzelliğiyle yaratılmış canına olma düşkün
Önüne gelirse mutlulukla gizlenmiş o güzel hüzün
Nefsini at bir kenara olma sakın ona düşkün
Merhametle muhabbet ikizdir bir birinden ayırma

Nefisle kinle olursan yoktur sana sözüm
Aşk ile yandı gönül aşk deryasında yanar közüm
Her çaresizliğin elbet vardır bir çözüm
Ahdine vefa göster haydi benim iki gözüm
Merhametle muhabbet ikizdir bir birinden ayırma

Buzdan sözler çıkar dilinde yakar dudağını
Aşktan öte manalar yüklü ötelere çevir yanağını
Giderken güzelliğin yolunda hızla at adımlarla bacağını
Atma gönlünü değersiz anların geçici hicran batağına
Merhametle muhabbet ikizdir bir birinden ayırma



Kul Mehmet’im ruh gidince değeri olmaz bedenin
Yakıp yıkmaya koşarsın söyle nedir nedenin
Toprağa düşünce beden sukuta hasret kalmasın bedenin
Yok değeri naaş ’ın yapılan iyiliklerle değer kazanır naaş ‘ın
Merhametle muhabbet ikizdir bir birinden ayırma
Mehmet Aluç

__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

10 Ocak 2015 Cumartesi

Gönlüm Coşar Gider

Gönlüm Coşar Gider

Gönlümde benim yok ki karam
Hüzünden olmaz ki hiç keder
Gönlümde vardır bir yara
Yâre bu gönlüm koşar gider

Yârim bana olmaz ki yük
Gönlün onsuz boynu bükük
Çilem bu dağdan ’damı büyük
Yâre bu gönlüm coşar gider

Aşk gönül için umman mıdır
Yarsız bu hayat bir zindan mıdır
Gönlüme aşk yârin fermanı mıdır
Yâre bu gönlüm neşeyle gider

Yârin bakışı ilham olur her aşığa
Yârin derdi sorulur mu hiç maşuğa
Karanlık olsa da yol aşk olur yola ışık
Yâre bu gönlüm neşeyle coşkuyla gider

Aşk beslenir her dem yârin gülüşüyle
Aşksız yolda hangi yol yol olur
Kimin yürüyüşüyle
Yâre bu gönlüm coşkuyla gider


Aşığın gönlünde biter mi umutlar
Yârin bakışı gökyüzünde açan bulutlar
Yârin bir adımıyla gönül bayramı kutlar
Yâre bu gönlüm coşkuyla emekleyerek gider

Yârin gülüşüyle beslenir benim gönlüm âlemim
Yazarım o yâre işte elimde gönül kalemim
Yârin yokluğuyla gönlümde başlar elemim
Yâre bu gönlüm coşkuyla neşeyle gider


Kul Mehmet’im yarsız geçmez geceler
Yârin ismini gönlüm gece gündüz heceler
Ona giden yolda önüme çıkar bilmeceler
Yâre bu gönlüm neşeyle koşar gider
Mehmet Aluç

__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

Dünyalara Değer



Yârin koynunda yatmayınca geçer mi geceler
Şiir yazmak için yoksa ilham ne yapsın heceler
Başta saç çıkmıyorsa ne yapsın söyleyin keller
İlham geldi işte şiir yazmaya başladı kalemler

Gönlün derdi okşanmakmış, meğer
Yârin bir gülümsemesi dünyalara değer
Yar gelmeyince gönül başın öne eğer
İlham geldi işte şiir yazmaya başladı kalemler

Dizi dizi yazılıyor ilham gelince şiirler
Okuyucu okuyunca verimi acep değer
Gönül yarsız tavan yapar sinirler
İlham geldi işte şiir yazmaya başladı kalemler

Aşk yolunda neşeyle yürür bu beden
Yar sevdasına uzun yola çıkınca başka aranmaz neden
Aşksız bu beden ölmüştü, sanki önceden
İlham geldi işte şiir yazmaya başladı kalemler

Yârim bak kalemim hep seni yazıyor
Anla sen olmayınca bu gönlüm ağlıyor
Bak görüyorsun sen gelince bu gönlüm coşuyor
İlham geldi işte şiir yazmaya başladı kalemler

Bak gör aşk ile kalemin gücünü
Gülümseyerek bana göster yüzünü
Naz etme yeter yapalım artık düğünü
İlham geldi işte şiir yazmaya başladı kalemler

Gir koynuma gönül atsın bağını
Alayım çalayım sana gönül sazını
Gülümseyerek geçirsin gençliğimiz çağını
İlham geldi işte şiir yazmaya başladı kalemler

Kul Mehmet’im yar olunca açılır kollar
Meyvesiz ağaçta ne yapsın kuruyan dallar
Yârin ağzında dökülen sözler cennetten damlar
İlham geldi işte şiir yazmaya başladı kalemler
Mehmet Aluç


9 Ocak 2015 Cuma

Yakacaksan Kendini Bir Kadının Gönlünde Yak

Yakacaksan Kendini Bir Kadının Gönlünde Yak


Yakacaksan Kendini Bir Kadının Gönlünde Yak


Kendini yakacaksan bir kadının gönlünde aşk ile yak gonca güller gibi saçıl kokunla kadınına son nefesine kadar huzurla neşeyle kokladığı gül ol. Deme sakın erkeğin erkek kadının gönlünde açan gül olmaz neden olmasın kadın tüm gönlü ile severken erkeğine ömrünü gonca güller gibi koku saçarak feda etmiyor mu?

Gül olmayı istemiyorsan sarmaşık gülü ol sar onu ona sahip çıkan saran koruyan… Gücünle. Onun sana sunduğu mutlu bir aile olmanın sıcaklığında düşlerine düş ol, ağlatan sakın olma kaybedersin.

Sen ona düşlerinin renginde bir düş gibi hayat sunarsan o sana fazlasıyla mutluluğu yaşatacaktır.

Sonu gelmeyen soluksuz bir hayat sunarsan soluksuz kalırsın.

Tebessüm edersen kadının seni tebessümlerin deryasında neşeyle taşır elinden tutar ve hep sana gülümser.

Ona yokluğunun sahillerinden gezdirir isen çeker gider sen tek başına yokluğun sahilinde kalırsın, kahır olmayı yaşarsın, yüzüne bakan olmaz.
Her zaman yakacaksan kendini bir kadının gönlünde yak Aşk’ın deryasında mutlulukla yürü, korkma seni senin gibi yarı yolda bırakmaz.

Kadın ayrılık çanlarını senin gibi çalmaya hevesli değildir, ona gereken değeri verirsen hep gülümser, gamzelerinde güller açar, kokusuna bayılırsın çünkü gamzesinde cennet çiçekleri açar, o gamzesinin kapısını gülücüklerle açtırır isen her an gülümser.

Yaralanmış bakış, hayat adımlar hiçbir zaman mutluluk getirmez acı, hüsran gözyaşı getirir.

Her zaman yakacaksan kendini bir kadının gözlerinde ışıl ışıl parıldayarak kendini yak(yalnız bu yakma bildiğimiz yakma şekli değildir biline yanlış anlaşılmaya ona göre) nasıl yakacaksın peki derseniz, gülümse kadının sana gülümsersin kocam an ateşten alevler gibi büyüsün evi sarsın hatta şehri ülkeyi sarsın bu gülüşmeler, sevgiler…

Mehmet Aluç

ladies_of_baby Bunu beğendi.
__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

Zaman Vuslata El Sallamadı



Zaman Vuslata El Sallamadı

Kapıları yüzüme tek tek vururken
Hasret rüzgârı kapımı sensiz çalarken
Limanda kalktı gemi son defa sensiz giderken
Zaman vuslata el sallamadı ben hasrete koşarken

Oysa ben hayran kaldım gönlünün yapısına
Sen beni bıraktın gönlünün dış kapısına
Giydirdin bana ayrılığın kefeni sefasına
Zaman vuslata el sallamadı ben hasrete koşarken

Bir an durdum şöyle durup dururken
Hangi hatayı yaptım diye düşünürken
Bir şey bulamadım hasreti sırtıma yüklerken
Zaman vuslata el sallamadı ben hasrete koşarken


Kul Mehmet’im sana son defa el sallarken
Gözlerimde kanlı yaşlar damla damla akarken
Sen arkamda son defa gülümseyerek bakmazken
Zaman vuslata el sallamadı ben hasrete koşarken
Mehmet Aluç

__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

Bu Gurbette



Bu Gurbette
Sazım çaldı gurbet elde seni andım
Gözlerimde yaş aktı hasrete kandım
Kapı çalınca koştum sen geldin sandım
Sürgün hayatı yaşıyorum bu gurbette

Gelirsin diye gözlerim tozlu yolda kaldı
Mazinin dikeni acıtarak yüreğime derdi saldı
Bana bakarken sözlerin sanki baldı
Sürgün hayatı yaşıyorum bu gurbette

Yaram derin ağlamam duyarsın diye
Deme sakın gurbete gittin ne diye
Seherde gülüşün esen rüzgârla bana hediye
Sürgün hayatı yaşıyorum bu gurbette

Kul Mehmet’im yollar uzak gelemedim
Adını anarım gurbette sana gelen yolu bilemedim
Sileyim dedim yüreğimde
Bu geçim derdiyle hasretliği silemedim
Sürgün hayatı yaşıyorum bu gurbette
Mehmet Aluç

__________________
Mümin tövbe ile merhamet ister Rabbin'de affı için
Selam ve dua ile...

Yayınlarım

Bugünü Elinden Alına Adam Geleceği İçin Ne Yapabilir?

  Bugünü Elinden Alına Adam, Geleceği İçin Ne Yapabilir? Cevaplarınızı bekliyorum. Mehmet Aluç